
Japonya Merkez Bankası’nın Ekim ayı oran değerlendirme kayıtları, birkaç BOJ yönetim kurulu üyesinin kurumun bir sonraki ekonomik krizle başa çıkmak için hükümetle dikkatli bir şekilde çalışması gerektiğini gösterdi.
Kayıtlar ayrıca dokuz üyeli kurulun, uzun süreli parasal genişlemenin kusurlarını tartıştığını, bir üyenin mevcut ultra düşük faiz oranlarının devam etmesi durumunda hayat sigortacılarının poliçe sahiplerine garanti edilen hükümleri yerine getirmek için zorlanabilecekleri konusunda uyarı yaptığını bildirdi.
Müzakereler, artan maliyet ve parasal gevşemenin azalan getirisi göz önüne alındığında BOJ içinde maliye politikasının ekonomiye yönelik risklerle mücadelede daha büyük bir rol oynaması gerekebileceği yönünde büyüyen görüşü vurguladı.Birkaç yönetim kurulu üyesi Ekim ayında maliye politikasının gerekliliğiyle ilgili şu ifadeleri kullandı: “BOJ, risk senaryoları arasında olduğu gibi bir sonraki ekonomik gerilemeye hazırlanmalıdır. Bunu yaparken, sadece para politikası eylemi gerçekleştirmek değil, aynı zamanda hükümetle işbirliğini arttırmak da önemlidir.”
Sonuçta 30-31 Ekim faiz oranı incelemesinde, BOJ politikayı sabit tutmuş ancak yakın gelecekte faiz oranlarını düşürebileceğine dair en güçlü sinyali verdi. Deniz aşırı risklerin kırılgan bir ekonomik toparlanmayı rayından çıkarabileceği endişesinin de üzerini çizmişti.
ABD-Çin ticaret görüşmelerinde yapılan ön ateşkes, BOJ’dan üzerindeki bir miktar baskıyı aldığı için kurum Aralık ayındaki bir sonraki toplantıda da parasal ayarlarını değiştirmedi.Buna göre Japonya Merkez Bankası gösterge faizi değiştirmeyerek eksi yüzde 0.1 seviyesinde sabit bıraktı ve iyimserliğini korudu. Fakat fabrika çıktısı konusunda bir önceki değerlendirmesinden daha kasvetli bir görünüm sundu. Ekim ayındaki görünümünü düşüren BOJ, endüstriyel üretimin doğal afetlerden dolayı gerilediğini belirtti.
Öte yandan hükümet, başka bir durgunluk riskini ortadan kaldırmak için 5 Aralık’ta 122 milyar dolarlık bir mali paket açıkladı. Nihayetinde dokuz üyeli kurul, enflasyonu tetiklemek amacıyla uyaranı arttırmak için yeterli alan görenler ile BOJ’nin ultra kolay politikasının kusurlarıyla daha fazla endişe duyanlar arasında bölünmüş durumda. Ekim raporundaki; “Finansal kurumların sağlamlığı şimdilik sağlanmış olsa da uzun süreli düşük faiz oranlarının kümülatif yan etkileri ihtiyatlı olmayı gerektiriyor” ifadeleri de durumun örneklerinden bir tanesi.