
Koronavirüste dünya geneli vakalar 6 milyon 267 bini gördü. Hayatını kaybedenlerin sayısı ise 374 bine dayanmak üzere. Aylardır süren salgın sağlığa ve ekonomiye ciddi zararlar verdi.
Ülkemizde ise 31 Mayıs itibarıyla 839 yeni vaka ve 25 yeni ölüm bildirildi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, vaka sayısının öngörülen seviyede geldiğini söylerken, kontrollü sosyal hayat düzenine uymanın önemine yine dikkat çekti.
Bugün Türkiye’de yeni normal hayata geçiş için önemli adımlar atılıyor. Mart ayından bu yana hayatımızı her anlamda kısıtlayan önlemler büyük ölçüde hafifletilecek. Ekonomide kontrollü normalleşmenin başlatılacağı 1 Haziran gününe dolar/TL 6,80 liranın hemen üzerinde başladı.
Cuma günü Türkiye’nin ilk çeyrek büyüme rakamlarının ardından yönünü yukarı çeviren dolar kuru 6,82’ye kadar çıkmıştı. Haftanın ilk gününde 6,81’den hafif aşağı çekildi.
Son kapanışını 6,8240’tan yapan kur, yeni haftanın ilk gününe düşüşle başladı. Mayıs ayında 7,26 lira ile tüm zamanların en yüksek seviyesini kaydetmişti ve düşüşünü tetikleyen temel unsur Türkiye’nin diğer ülkelerle swap görüşmeleri gerçekleştiriyor oluşuydu.
Geçtiğimiz hafta koronavirüs kaynaklı yıkımların kolayca tamir edilebileceğine yönelik beklentiler ve finans piyasalarındaki kısmi toparlanmalar yatırımcıların risk iştahını yükseltmişti. Bu durumda dolara yönelim de nispeten azalınca kur 6,69’lara kadar çekilmişti.
Düşüşünde kalıcılık sağlayamayan kur, bugün TSİ 09:49’da 6,8075 liradan işleme alınıyor. Cuma günkü 6,82’lerden kapanış yapan kurun yönünü yeniden aşağı çevirdiği görülüyor.
GCM Yatırım analistleri, dolar analizinde mevcut seyrin 7,27’lik tepkinin sona erip ermediğini sorgulattığını belirttiler. Kurda önemli seviyenin 6,8235 – 6,8490 lira olduğu söylendi.
Bununla birlikte ABD dolarının hafta genelinde gelişmekte olan ülke paraları karşısında değer kaybettiği vurgulandı. Fakat analizde, dolar karşısındaki kırılganlığı sona ermeyen Türk lirasının bu durumdan yeterince faydalanamadığı vurgulandı.
Aşağıda, gelişmekte olan ülke paralarının ABD doları karşısındaki performansı görülmektedir. Tablodan hareketle Güney Afrika randının değer kazanma yönünden zirvede olduğunu, Türk lirasının ise %0,15’lik bir değer artışı ile yine de güçlü bir performans gösteremediğini söyleyebiliriz.

ABD dolarının diğer paralar karşısında değer kaybetmesine neden olan etkenin Çin’in onayladığı Hong Kong güvenlik yasasının ABD tarafından tepki görmesi, fakat buna rağmen ortamın beklenen seviyede kızışmaması olmuştu.
Işık FX ise dolar analizinde şu yorumlara yer verdi;
Kurun seyri açısından önemli olan ABD gelişmeleri ise oldukça hareketli geçiyor. Halkın tehlikeli salgına rağmen devam eden eylemleri, 25 eyalette sokağa çıkma yasağı getirilmesine neden oldu. Ülkede gittikçe tırmanan vakalar 106 binin üzerinde can aldı.
FED Başkanı Jerome Powell ise oldukça hasar gören ekonominin iyileştirilmesi için mevcut tüm imkanların kullanılacağını Cuma günkü söylevinde bir kez daha vurguladı. Ülkede uzun yılların en kötü ekonomik verileri gelmeye devam ettikçe pandeminin etkileri daha fazla hissediliyor.
Öte yandan haftanın veri akışı bakımından yoğun geçeceği bilinirken, az önce Türkiye Mayıs ayı imalat PMI verileri açıklandı. Endeks, Nisan ayında 33,4’e gerilerken 2008 yılından bu yana en kötü seviyeyi görmüştü. Endeksin Mayıs’ta 40,9’a yükselerek en kötüden toparlanmaya geçti.
Ekonominin en iyi öncü göstergesi PMI endeksi açıklandı Mayıs ayı için.
Endekste 50,0 üstü büyüme, 50,0 altı küçülme anlamına gelir.
Ekonomimiz Mayıs ayında da sert daralma yaşadı ancak daralma Nisan ayına göre hız kesti. pic.twitter.com/v8OZCvGArn— Erkin Şahinöz (@ErkinSahinoz) June 1, 2020
Hem yurt içi hem de yurt dışı piyasaların yoğun gündemle dalgalanacağı bu haftada Türkiye’nin Mayıs enflasyon verileri de izlenecek. Bunun dışında ABD’nin tarım dışı istihdamı ve Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) toplantısından çıkacak faiz kararı merakla bekleniyor.
Koronavirüse ilişkin son gelişmeler de aylardır olduğu gibi piyasaların seyri açısından önem taşımaya devam edecek. Dünya genelindeki vaka ve ölüm sayılarının son durumu alınacak yeni önlemleri ya da normalleşme sürecini etkileyecek.