
Uluslararası yönetim danışmanlık firması McKinsey & Company tarafından bu ay yayınlanan bir raporda, Asya devinin büyümeyi artırmak için giderek daha çok kendi tüketicilerine güvendiği bir zamanda dünyanın ekonomik olarak Çin’e daha fazla maruz kaldığı belirtildi.
McKinsey’nin bulguları, Çin’in ABD ile teknoloji ve güvenlik gibi alanlarda çıkmaza girmiş tarife anlaşmazlığı devam ederken geldi ki ekonomistler genellikle Çin ekonomisinin, kısmen ihracata bağımlılığı nedeniyle yüksek tarifelerden dolayı daha büyük darbe alacağını öngörüyorlardı.
Ancak McKinskey raporu, Ocak 2015’ten Aralık 2018’e kadar 16 çeyreğin 11 tanesinde, tüketimin Çin büyümesinin yüzde 60’ından fazlasına katkı sağladığını gösterdi.Bu da Çin ekonomisinin, bir büyüme kaynağı olarak ticarete olan bağımlılığını azalttığı anlamına geliyordu. Aslında çalışma, Çin’in net ticaretinin geçen yılki büyümeye olumsuz bir katkı yaptığüı sonucuna ulaştı. McKinsey’nin Asya’daki başkanı Oliver Tonby de bugün verdiği bir demeçte; “Bence yapmaya çalıştıkları şeylerden biri: Daha sağlam ve daha çeşitlendirilmiş bir ekonomi inşa etmek” dedi.
Çinli tüketicilerin büyümeyi desteklemede artan öneminin, ülkedeki üreticilerin yerli tüketicilere daha fazla ve dünyaya daha az satış yaptığı anlamına geldiğini söyledi. Sonuç olarak da Çin, 2007’de üretiminin yüzde 17’sini ihraç ederken 2017 yılında ise üretiminin sadece yüzde 9’unu ihraç etti. Araştırma Çin’in daha fazla bağımsız ve dünyanın geri kalanına karşı daha az maruz kaldığını vurguladı.
“Çin’in maruz kalmasındaki gerileme, ekonominin gelişmiş ekonomilere kıyasla hala nispeten kapalı olduğu gerçeğini de yansıtıyor” diyen rapor, buna karşın dünyanın geri kalanının Çin’e daha fazla bağımlı hale geldiğini belirtti. Buna göre ülkeler ya Çin’le daha fazla ticaret yapıyor ya da Pekin’den daha fazla yatırım alıyorlar. Danışmanlık firması Çin’e en fazla maruz kalan üç ülke grubunu da şu şekilde belirledi;
- Güney Kore, Singapur, Malezya, Filipinler ve Vietnam gibi Asya ekonomileri. Bu ülkeler küresel tedarik zincirlerinde Çin ile sıkı bir şekilde bağlantılı.
- Çin’e ihracat yapan Avustralya, Şili, Kosta Rika, Gana ve Güney Afrika gibi kaynak bakımından zengin ülkeler.
- Çin’den gelen yatırımlara yüksek oranda maruz kalan Mısır ve Pakistan gibi gelişmekte olan piyasalar.
McKinsey bu noktada, Çin ekonomisine farklı derecelerde maruz kalan sektörlerin ve ülkelerin, Çin ile dünya arasındaki değişen ilişkiden dereceye göre daha az veya daha çok etkilenebileceğinin üzerini çizdi. “Dünyanın geri kalanının Çin’e artan şekilde maruz kalması, Çin’in bir pazar, tedarikçi ve sermaye sağlayıcısı olarak artan önemini yansıtıyor” dedi.