Avrupa Birliği Komisyonu, Mayıs ayında koronavirüsün yarattığı hasarı telafi etmek ve resesyonla mücadele etmek adına 750 milyar Euro’luk yeni bir teşvik paketini gündeme getirmişti. Avrupa ülkelerinde şu ana kadar koronavirüs nedeniyle 180 bine yakın insan hayatını kaybetti.
Toplam vaka sayısı 2 milyon 200 bine dayanırken, en zarar gören ülkelerin başında; Rusya, İspanya, Birleşik Krallık, İtalya ve Almanya yer alıyor.
AB, geçen ayın sonunda yaptığı açıklamada hem tarihin en büyük ekonomik durgunluğuyla baş edebilmek hem de salgından en ağır şekilde etkilenen ülkelere destek olmak adına daha önce görülmemiş büyüklükte teşvik planını duyurdu.
Fakat AB ülkelerinin bu desteklerden faydalanabilmesi için bir süre daha beklemek zorunda kalabileceği söyleniyor.
CEPS düşünce kuruluşunun CEO’su Karel Lannoo, teşvik planının önünde üç önemli engel olduğunu söyledi.
Söz konusu paket kapsamında 500 milyar Euro’luk kısım AB ülkelerine hibe olarak, geri kalanı kredi ihtiyacı için kullanılacaktı. 27 ülkenin gelecek hafta teşvik planının detaylarını netleştirmek için bir araya gelmesi bekleniyor. Uzmanlara göre fonun nasıl dağıtılacağı, nasıl denetleneceği ve ne kadar miktarlarda pay edileceği aşılması zor engeller doğurabilir.
CEPS düşünce kuruluşunun CEO’su Karel Lannoo, bazı ülkelerin yeni borç alma fikrine sıcak bakmadığını söyledi. Avrupa Komisyonu’nun finansal yapısının daha önce hiç bu kadar büyük şekilde kullanılmadığını dile getiren Lannoo, bu adımın atılmasını istemeyen 4 ülke olduğunu belirtti.
Bunlar arasında; Avusturya, Hollanda, Danimarka ve İsveç’i sıralayan Lannoo, ortak AB borcu açısından kabul etme kısmında sorun yaşanabileceğine dikkat çekiyor. İlaveten Finlandiya’nın kredilerin payını artırmak istediğini söyledi.
Bir diğer engelin fonların hesaplanma sorunsalı olduğunu dile getiren Lannoo, en mantıklı olanın işsizlik ve kişi başına düşen gayrisafi yurt içi hasıla miktarına bağlı kalarak yapılan hesaplama olacağını sözlerine ekledi.
Ancak bu verilerin sadece koronavirüs salgını dönemine mi ait olduğu ve hangi ülkenin ne kadar etkilendiğinin netleşemeyeceğine dair kaygılar olabileceğini de belirtti.
Bruegel’in kıdemli üyelerinden Zsolt Darvas, komisyonun eldeki verileri kullanmak isteyeceğini, eğer yeni verileri beklerse para tahsisi yapma kısmında gecikme yaşanabileceğini dile getirdi. AB ülke liderlerinin fonların kullanımını ve denetlemesini izlemek isteyeceklerini söyleyen Darvas, her zaman yanlış kullanım riski olduğuna dikkat çekti.
işlem yapmak için
GCM Yatırım
yanınızda!
Paratic Haber
Paratic Piyasalar
