
Koronavirüs salgını, dünya çapındaki vaka sayısını 3 milyonun üzerine çıkarırken pandeminin etkileri de hızla kötüleşiyor. Verilerdeki büyük değişimler tahminleri zorlaştırsa da bilançoların iyimser tablolar vadetmeyeceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Havacılık, turizm gibi sektörler salgından en büyük darbeleri alırken konut piyasalarında da durum iç açıcı değil. Washington merkezli analitik ve danışmanlık şirketi Gallup tarafından yapılan anket de insanların durumları hakkında fikir veriyor.
Koronavirüs pandemisi ve ekonomik serpintisi nedeniyle konut piyasası hakkında daha kötümser olmaları, sonuçlardan bir tanesi.
Yaklaşık 1000 kişilik bir gruba yapılan ankete göre Amerikalıların yüzde 50’si şu anda ev almak için iyi bir zaman olduğunu düşünmüyor.Bu oran, Gallup’un şimdiye dek kaydettiği en düşük oranı temsil etti. Ayrıca yüzde 40’ı gelecek yıl ortalama ev fiyatlarının artacağını düşündüğünü bildirdi ki rakam geçen yıl yüzde 62 idi. Bir yıl önce ev almak için iyi bir zaman olduğunu düşünenlerin sayısı ise yüzde 61 seviyesindeydi.
Önceki en düşük seviye ise Amerikalıların %52’sinin satın almak iyi bir zaman olduğunu düşündüğü 2006’daki konut balonunun ortasında kaydedilmişti. 1970’lerden bu yana Amerikan konut piyasasını takip edip 2003’ten bu yana her yıl anket yapan Gallup’un verileri, salgının tüketici güveni üzerindeki etkilerini bir kez daha gösterdi.
Dünya genelinde tüketici güveni rekor düzeyde gerilerken Gallup, Amerikalıların konut piyasasına ilişkin güvensizliğini şu grafikle gösterdi:
Konutla ilgili büyük karamsarlık koronavirüs pandemisi ortasında çıktı ki ABD halihazırdaki vaka sayısıyla korona listesinde ilk sırada yer alıyor. İşsizliğin rekor seviyelere ulaştığı ülkede zararları hafifletmek için devasa teşvik paketleri açıklanıyor. Fakat bunlar salgının açtığı yaraları sarmaya yeterli olmuyor. Gallup Panel tarafından yayınlanan yeni bir araştırma da durumu doğruluyor.
13-19 Nisan 2020’de yapılan anket; her üç Amerikalıdan birinin koronavirüs dolayısıyla geçici işten çıkarılma, kalıcı iş kaybı, iş saatlerinde azalma ya da gelirde azalma durumu deneyimlediğini gösterdi.Bu olaylara ayrı ayrı bakıldığında ise Amerikalıların %10’u koronavirüsün bir sonucu olarak geçici olarak işten çıkarıldığını ve ilave %2’si de durumun işlerini kalıcı olarak kaybetmelerine yol açtığını söyledi. Diğer taraftan yüzde 26’sı virüs sonucunda gelir kaybı yaşadığını, yüzde 15’i çalışma saatlerinin azaldığını dile getirdi.
Anket aynı zamanda bu etkilerin daha düşük gelir grubundakiler arasında daha belirgin olduğunu ortaya serdi. Pandemiden önce yıllık hane geliri 36.000 dolardan az olan katılımcılar arasında %14’ü geçici olarak işten çıkarıldığını, %4’ü daimi olarak bırakıldığını ve %32’si gelir kaybına uğradığını bildirdi.