
Türkiye koronavirüs salgınında diğer ülkelere kıyasla kayda değer oranda bir başarı örneği gösterdi. Sağlık Bakanlığı’nın uyguladığı doğru stratejiler ve hükümetin yerinde aldığı kararlar sayesinde pandemi yaklaşık iki ay gibi kısa bir zaman içerisinde kontrol altına alındı.
Açıklanan resmi rakamlara göre 4 bin 540 yurttaşımız Kovid-9 nedeniyle hayatını kaybetti. 128 bin insanın iyileştiği salgın hastalıkta her gün bir öncekinden daha az sayıda pozitif vaka ve can kaybı bildiriliyor. Bu doğrultuda Türkiye 1 Haziran itibarıyla artık normalleşme sürecine çok hızlı bir geçiş yaptı.
Yılın birinci çeyreğinde %4,5 büyüme gösteren Türkiye ekonomisinin kısıtlamaların kaldırılması ile birlikte daha pozitif bir performans göstermesi bekleniyor. İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından bugün açıklanan imalat satın alma yöneticileri endeksi (PMI) verileri de bu beklentiyi destekler nitelikte.
İSO imalat PMI Mayıs’ta dipten yükseliş göstererek 40,9 seviyesine ulaştı.
Türkiye imalat PMI Nisan ayında tüm sektörlerde üretimin düşmesi ile 33,4 seviyesinde gerçekleşmişti. Bu değer küresel krizden bu yana görülen en düşük rakam olarak kaydedildi. Ancak Mayıs ayında bir sıçrama göstererek 40,9’a ulaştı.
Her ne kadar bir önceki aya kıyasla belirgin bir yükseliş olsa da koronavirüs salgınının yarattığı olumsuz etkinin devam etmesiyle 50 eşik değerin altında kaldı. Pandeminin talep, üretim ve yeni siparişleri olumsuz etkilemeye devam etmesiyle birlikte 10 alt sektörün hemen hepsinde yavaşlama sürdü.
Ekonomik büyümenin öncü göstergesi olan imalat sanayi performansında en hızlı ve güvenilir referans kabul edilen İSO Türkiye imalat PMI verileri, bazı firmaların Mayıs ayında faaliyetlerini yeniden başlatmasıyla birlikte düşüşlerin sınırlı olduğunu gösterdi.
Mayıs verilerinin büyümedeki yavaşlamada en kötünün geride kaldığının göstergesi olduğunu söyleyen IHS Markit Ekonomi Direktörü Andrew Harker, şu şekilde konuştu:
Açıklanan veriler imalat sektöründe istihdamda iki aydır üst üste düşüş olduğunu gösterdi. Bu dönemde yeni siparişlerdeki yetersizlik, firmaların satın alma faaliyetlerini yavaşlatmasına ve hem girdi hem de nihai ürün stoklarını azaltmasına yol açtı.
Yurt dışından ürün alımında yaşanan sıkıntılar nedeniyle tedarikçilerin teslimat sürelerinde de aksama oldu. Bir başka önemli detay ise Türk lirasının dolar karşısındaki durumu. Liranın zayıf kalması gir maliyetlerinin artmasına sebep oldu.
Sektörel PMI anketi sonuçlarında göre bir önceki aya göre tüm sektörlerde iyileşme olsa da sadece kimyasal, plastik ve kauçuk ürünleri eşik değerin üstüne çıkabildi.
Tüm sektörlerde faaliyet koşullarında yavaşlamanın devam etmesi ile gıda ürünleri imalat PMI 44,2, kara ve deniz taşıtları 44,0, makine ve metal ürünleri 41,5, elektrikli ve elektronik ürünler 40,4, metalik olmayan mineral ürünler 38,9, tekstil ürünleri 37,9, ana metal sanayi 37,5, ağaç ve kağıt ürünleri 35,4, giyim deri ürünleri 32,8 seviyesinde gerçekleşti.
Bu sektörlerin hepsinde Nisan verilerine kıyasla iyileşme olurken kimyasal, plastik ve kauçuk ürünleri 52,7 ile eşik değerin üzerine çıkmayı başardı. Endeks bir önceki ay 38,2 olarak açıklanmıştı. Bu sektörde üretimin dengeye kavuşması ile birlikte istihdamda 2016’nın Ocak ayından bu yana en güçlü artış kaydedildi.
Giyim ve deri ürünleri ise üretimin en belirgin şekilde yavaşladığı sektör olarak açıklandı.
Gıda ürünleri üretimi geçen ay olduğu gibi bu ay da düşüş gösterdi. Fakat söz konusu yavaşlama bir önceki aya kıyasla hız kesti. Nisan ayına toparlanma olsa da Covid-19’un olumsuz etkilerinin sürdüğü kaydedildi. En iyi ve en kötü performans gösteren sektörler arasındaki makasın açıldığı gözlendi.
Maliyetteki artışın devam ettiği görülürken sadece giyim ve deri ürünler, ana metal sanayi ve metalik olmayan mineral ürünlerin satış fiyatında indirim yapıldı.
Tekstil sektöründe istihdam son altı ayda beşinci kez geriledi. Giyim ve deri ürünleri üretim ve yeni siparişlerdeki yavaşlamaya bağlı olarak en durağan sektör olarak öne çıktı. Girdi maliyetlerinde keskin bir artış olurken, yeni siparişleri güvence altına almak için yapılan çabaların etkisiyle nihai ürün fiyatları son üç ayda ilk defa geriledi.
Metalik olmayan mineral ürünler sektöründe üretim üst üste 26 aydır yavaşladı. İstihdamdaki düşüş ise 25. aya taşındı. Girdi maliyetlerindeki artış nihai ürün fiyatlarını etkilese de nispeten daha sınırlı düzeyde oldu.