
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Merkez Bankası Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca hükümete yazılı olarak bir açık mektup gönderdi. Mektubun konusu, enflasyon hedefine ulaşılamaması halinde TCMB’nin hedeften sapmanın nedenlerini ve alınması gereken önlemleri içerdi.
Bilindiği üzere tüketici enflasyonu 2021 yıl sonu hedefi %5 olarak belirlenmişti. Ancak gerçekleşen enflasyon düzeyi %36 oldu ve açık mektubun gönderilmesi için gerekli şartlar sağlandı.

Mektupta liralaşma stratejisine yeniden vurgu yapılırken, kısa vadeli geçici kazanımlar yerine uzun vadeli ve kalıcı başarı ifadelerine yer verildi. Daha önce de belirtildiği gibi liralaşmanın orta ve uzun vadede enflasyonla mücadelede para politikası araçlarına vereceği desteğin üç kanalla gerçekleşeceği belirtildi.
İfade edilen üç kanallı destekten ilkinde kur korumalı hesaplardan bahsedildi. Buna göre; bu hesaplarla TL tasarrufları teşvik edilecek ve getirisinin alternatiflerine göre geride kalmasına izin verilmeyecek. Bu konunun kısa vadeli mevduat yapısının vade uzatımı dönüşümüne de destek olacağının anlaşıldığı vurgulandı.
TCMB, “Zorunlu karşılıklar ve kur korumalı mevduat kararlarımız ile liralaşma sürecinin orta vadede fiyat istikrarına kalıcı katkı sağlamasını beklemekteyiz,” ifadelerini kullandı.
İkinci destek ise TCMB likidite ve karşılık operasyonlarında TL araçlara geçişin kademeli bir şekilde yönetilmesi şeklinde açıklandı. Bu kapsamda, para takas işlemlerinin toplam fonlama içerisindeki payının azaltılması başta olmak üzere TL’ye erişimde TL cinsi teminat ve araçların önceliklendirileceği belirtildi. Zorunlu karşılık politikalarında da bu ilkenin gözetileceği söylendi.
Üçüncü destek olarak; cari dengeyi destekleyen ve döviz kazandırıcı sektörlere yönelik fonlama ihtiyaçlarının uygun vadelerle lira cinsinden karşılanabilmesinin önem arz ettiği açıklandı. Bu konunun enflasyon ile mücadelede üretim kapasitesini geliştirerek kalıcı kazanımlar sağlayabileceği ifade edildi.
Üretimin finansmanında dış borçlanmaya bağımlılığın en aza indirilerek, kurların serbest piyasa koşullarında ve ekonomik temeller etrafında uzun dönemli istikrarı için gerekli koşulların sağlanacağı vurgulandı.