
Pandemi 7 milyonu aşan vaka sayısıyla etkilerini artırmaya devam ederken; uluslararası kurumlar da ekonomiye ilişkin tahminlerini daha karamsar tablolarla revize ediyor.
Örneğin IMF Nisan raporunda dünya ekonomisinin yüzde 3’lük daralmayla Büyük Buhran’dan bu yana en sert daralmasını yaşayacağını öngörürken daha sonra Başkan Kristalina Georgieva tahminlerin aşağı yönlü değiştirilmesinin muhtemel olduğunu söylemişti.
Bununla birlikte geçtiğimiz gün yeni raporunu yayımlayan Dünya Bankası da küresel ekonomide yüzde 5,2’lik daralma öngörmüştü.
Keza OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü), bugün yayımladığı ekonomik görünüm raporunda küresel ekonomi için daha derin bir tahminde bulundu.? WATCH NOW | The global economy faces a tightrope walk to #recovery: Our Secretary-General @A_Gurria & Chief Economist @LauBooneEco present the latest OECD #EconomicOutlook ➡️ https://t.co/8yKFkPn8XD https://t.co/UK5jXQMEf4
— OECD ➡️ Better policies for better lives (@OECD) June 10, 2020
Mart ayında küresel büyüme tahminini yüzde 2,9’dan yüzde 2,4’e düşüren OECD, o dönemde bile tahmininin 2009’dan sonra en düşük seviye olduğunu söylemişti. Fakat yeni rapordaki yüzde 7,6’lik daralma, diğerlerini aratır nitelikte geldi.
Kurum, raporu Twitter hesabından; “küresel ekonomi toparlanmaya doğru ip üstünde yürüyüşle karşı karşıya” ifadeleriyle paylaştı. Covid-19’u emsalsiz bir küresel sağlık krizi olarak tanımlayan OECD, iki senaryoyu ele aldı. Bir tanesi salgının tek dalga olarak kalmasıyken diğeri iki dalgalı salgın olarak belirtildi.
Salgının tek dalgalı kalması durumunda küresel ekonominin yüzde 6, ikinci dalga olması halinde ise yüzde 7,6 daralacağını öngördü.
2020 sonuna kadar ikinci dalganın patlak vermemesi durumunda Fransa’nın yüzde 11,4, İtalya’nın yüzde 11,3, İngiltere’nin yüzde 11,5, Euro Bölgesi’nin yüzde 9.1, Kanada’nın yüzde 8, Almanya’nın yüzde 6,6, ABD’nin yüzde 7,3, Japonya’nın yüzde 6 daralacağı tahmin edildi.
İkinci dalganın yaşanması durumunda ise Fransa’nın yüzde 14,1, İtalya’nın yüzde 14, İngiltere’nin yüzde 14, Euro Bölgesi’nin yüzde 11,5, Kanada’nın yüzde 9,4, Almanya’nın yüzde 8,8, ABD’nin yüzde 8,5, Japonya’nın yüzde 7,3 daralacağı öngörüldü.
İki senaryonun da mümkün göründüğü, kısıtlamaların gevşetilmesiyle ekonomik iyileşme yolunun oldukça belirsiz ve ikinci bir enfeksiyon dalgasına karşı savunmasız olduğu söylendi.
İkinci bir salgın olsun ya da olmasın, sonuçların ciddi ve uzun süreli olacağı eklendi. OECD Baş Ekonomisti Laurence Boone raporda; “Aşı veya tedavi yaygın olarak bulunmadığı sürece, dünyadaki politika yapıcılar bıçak sırtında yürümeye devam edecekler” dedi.
Yıl sonundan önce ikinci bir dalganın vurduğu senaryoda, 2021’deki toparlanmanın yüzde 2,8 olacağı da söylendi. Avrupa’daki katı ve nispeten uzun kilitlemelerin ekonomik etkisinin özellikle sert olacağı; gelişmekte olan ekonomilerin, sağlık sistemlerindeki zorlukların yanında emtia fiyatlarındaki düşüşün yol açtığı zorluklarla karşı karşıya olduğu kaydedildi.
Birçok ülkenin ağır darbe almış sektörlerde kısa vadede işleri korumak için destek tedbirleri getirdiği ancak özellikle genç işçilerin savunmasız kaldığı bildirildi.
Tek dalga senaryosunda ABD’de işsizliğin %17,5, OECD’de %11,4, Fransa’da %11,3, İngiltere’de %11,2, Euro Bölgesi’nde %10, İtalya’da %8,5, Avustralya’da yüzde 8,1, Almanya’da yüzde 4,5 ve Japonya’da yüzde 3,6 olacağı tahmin edildi. Üçüncü çeyrekte işsizliğin artmaya devam edeceği, dördüncü çeyrekte işsizliğin ikinci bir salgınla daha da yükseleceği dile getirildi.
Buna göre ikinci salgın olursa ABD işsizliği yılın son üç ayında yüzde 16,9’a yükselecekti. 2021’in ilk çeyreğinde işsizlik için aynı şekilde yüksek bir tablo çizilirken, ikinci çeyrekte ılımlı artışla devam edileceği, ikinci bir salgının etkilerinin üçüncü çeyrekte azalmaya başlayacağı ve işsizliğin 2021’in dördüncü çeyreğinde kriz öncesine göre yine de daha yüksek kalacağı tahmin edildi.