
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, koronavirüs salgınının Türkiye ve dünya ekonomisine olan etkilerini değerlendirdi. Salgının çok kısa bir süre içerisinde dünyanın dört bir yanına yayıldığını ve yeni bir bilinmezliğe doğru gidildiğini söyledi.
Virüsün 81 bin kişiye bulaştığını ve yarattığı sağlık sorununun endişe verici olduğunu belirten Bahçıvan, küresel ekonomi üzerinde negatif etkisinin büyük boyutta olacağını ifade etti. Türkiye’nin de koronavirüs riskini görmezden gelmemesi gerektiğini kısa vadeli bir anlayışla avantaja çevirme yaklaşımının yanlış olduğunu sözlerine ekledi.
Erdal Bahçıvan virüs salgınının Türkiye’yi olumlu etkileyeceği söylense de tedarik zincirinde yaşanacak aksaklıklara dikkat çekti.Bizim de yaşanacak riskleri göz ardı etmememiz gerektiğini belirten Bahçıvan, özellikle ara malı demir, çelik, elektrik, otomotiv, makine, plastik ve kimya gibi sektörlerde tedarik sıkıntısı yaşanacağını söyledi. JP Morgan’ın yaptığı tahminleri hatırlatan Bahçıvan, Çin’de yılın ilk çeyreğinde ekonomik büyümenin %4,9’a gerileyeceğini aktardı.
Salgının turizm, ulaşım, e-ticaret ve tedarik zinciri olmak üzere ekonomik sistemi tamamen etkileyeceğini ve küresel büyümeye maliyetinin 0,2 puan olacağını kaydetti. Son dönemde küresel ekonominin jeopolitik gelişmelerden, doğa olaylarından, sağlık ve dış politika gibi durumlardan daha fazla etkilendiğinin altını çizdi. Şu an dünyanın virüs salgını konusunda bir bilinmezliğe sürüklendiğini ekonomi üzerindeki etkilerinin netleşmesi durumunda politika yapıcılar üzerindeki baskının artacağını dile getirdi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ve İSO’nun yeni çağın üretim anlayışıyla köklü adımlar atabileceğini söyledi.Ekonomik kalkınma için işbirliğinin son derece önemli olduğunu vurgulayan Bahçıvan EBSO ile birlikte köklü bilgi ve tecrübelerini kullanarak birlikte adım atabileceklerini belirtti. Hem İzmir hem de İstanbul’un kültür turizminin yanında sanayi ve üretim kültürünü de koruması ve rekabet gücünün artırılması gerektiğini dile getirdi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın bu yıl 168 milyar dolarlık kısa vadeli borcu çevirmesinin şart olduğunu, buna bir de 20 milyar dolarlık cari açığın ekleneceğini söyledi. Bu durumun küresel dalgalanmalardan daha çok etkileneceğimiz anlamına geldiğini belirten Bahçıvan, “Finansal istikrar, 2020 yılında da hepimiz için önemini koruyor. Pek çok defa ifade ettiğimiz gibi Türkiye’nin sürdürülebilir ve nitelikli büyümeye ihtiyacı var. Bu da yüksek katma değerli üretim yapısına geçişin yanı sıra yatırım ortamının iyileştirilmesinden geçiyor.” dedi.
Şu anda yatırım konusunda hafif hareketlenme olduğunu fakat canlanmanın kalıcı hale getirilmesi için piyasadaki belirsizlik ortamının azaltılması gerektiğini ifade etti. İstikrarın kalıcı hale getirilmesi ve güven ortamının sağlanmasıyla yatırımların da hızla artacağının altını çizdi.