
Uluslararası Para Fonu (IMF), Amerika ve Çin’i bir türlü çözüme kavuşturulamayan ticaret anlaşmazlığı konusunda uyardı. Karşılıklı olarak gümrük vergilerini artırmanın ülkelerin hem kendi büyümelerine hem de küresel büyümeye zarar vereceği bildirilirken, bu hamlelerin bir işe yaramayacağı aktarıldı. Ek olarak kur manipülasyonu gibi bir adımın da ticaret anlaşmazlığında sorunları çözemeyeceğinin altı çizildi.
IMF ekonomistlerinin ortak hazırladığı notta, karşılıklı gümrük vergilerini artırmanın ticaret savaşını sonlandırmayacağı söylendi.IMF Baş Ekonomisti Gita Gopinath ile araştırmacıları Gustavo Adler ve Luis Cubeddu dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında uzun zamandır devam eden ticaret anlaşmazlığı konusunu ele aldı. Karşılıklı misilleme şeklinde sürekli vergileri artırmanın sadece yurt içindeki dengeyi bozacağı ve başka ülkelere ticarete yönlendireceği yorumlandı.
Baş ekonomist Gita Gopinath, bu tür hamlelerin iş güvenine ve yatırımlara, bununla beraber de büyümeye zarar vereceğini dile getirdi. Devalüasyon konusuna da değinen IMF yetkilileri, bir ülkenin kendi parasına değer kaybettirecek uygulamaların yükünün ağır olacağını aktardı. Bu nedenle merkez bankalarına yapılan baskıların amacına ulaşamayacağı ifade edildi.
Para politikasındaki genişlemenin, ticaret konusunda dengeye ulaşmada yardımcı olamayacağı belirtildi.Merkez bankalarının genişlemeci politikalarını eleştiren IMF yetkilileri, ülkelerin para birimine değer kaybettirecek uygulamaların ticarette kalıcı iyileşmeler sağlamayacağını söyledi. Bu nedenle bu konuya çok fazla güvenilmemesi gerektiğinin altı çizildi.
Ekonomistler, Pekin ve Washington hükümetlerinin sürekli yeni korumacılık politikaları çıkardığını ve eskiden gizliden yapılan eylemlerin, şimdi açıktan siyasi bir mesaj ve meydan okuma şeklinde yapıldığını belirtiyor.
Uzmanlar dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında süren ticaret savaşlarının, küresel sistemin geleceği olduğunu belirtiyor.Ticaret ve teknoloji savaşlarının on yıllardır devam ettiğini belirten ekonomistler, birçok açıdan Soğuk Savaş’ı andırdığını söyledi. Ancak daha tehlikeli bir şekilde siyasi ve ekonomik bir ayrışma sürecine doğru gidildiği aktarıldı.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Sadık Ünay, ABD ve Çin’in meseleyi bir devlet politikası olarak benimsemesinin, uzun vadede siyasi ve ekonomik ortak çıkarların korunduğu gruplaşmaların doğmasına sebep olabileceğini söyledi. 2020 yılında Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesi durumunda, gündemi derinleştirip ticaret anlaşmazlığı konusunu daha ileriye taşımasının yüksek bir olasılık olduğunu dile getirdi.