Paratic Piyasalar Mobil Uygulama Icon
Paratic Haber: Ekonomi, Finans RSS Interactive
İNDİR

Hindistan’ın Yavaşlayan Ekonomisi Ölümcül Yön Alırken Modi Bunu Reddediyor

Ekonomideki ciddi yavaşlama işaretlerine rağmen Hindistan hükümetinin durumu kabul etmemesi, endişeleri artırıyor.
Hindistan’ın Yavaşlayan Ekonomisi Ölümcül Yön Alırken Modi Bunu Reddediyor
Yorum

Büyüme düşüyor, işsizlik artıyor, bankalar hırpalanıyor ve vergi peşindeki insanlar kendilerini öldürüyor. Bunlar Hindistan ekonomisinde yaşansa da Başbakan Modi durumu kabul etmiyor.

Vodafone CEO’su Nick Read, bu ay Londra’da gazetecilere verdiği demeçte, şirketin Hindistan’daki mağazayı kapatması gerekebileceğini söylediğinde, Yeni Delhi’den hızlı ve kesin bir yanıt geldi. Read’in basın toplantısının hemen ardından Hindistan hükümetinin Read’in tonundan hoşlanmadığı ve bunu onaylamadığı hakkında haberler çıktı.

Sadece 24 saat sonra Read, Hindistan hükümetinden özür diledi, medyayı kendisini yanlış yansıttığı için suçladı ve Hindistan‘a yatırım yapmaya devam ettiğini söyledi.

Bu olay yaşanırken, Başbakan Narendra Modi de Brezilya’daki gelişmekte olan BRICS ekonomileri zirvesine katılmış ve yine ekonomisini övmüştü.

Modi Ekonomi Devam Ediyor Modi Hindistan’ı dünyanın en açık, en yatırım dostu ekonomisi olarak nitelendirmişti. Eleştirmenlerse, bu iki olayın Yeni Delhi’nin yolu üzerindeki ekonomik zorlukları göremediğini ya da tamamen inkar ettiğini gösterdiğini savundu. Pek çok uzman da halihazırda ekonomisinde tehlike işaretleri varken hükümetin ticaret sektörüne yönelik tutumunun sorunları daha da kötüleştirip kötüleştirmeyeceğini sorguladı.

Bu hafta, Cambridge’in eğitimli bir ekonomisti olan eski başbakan Manmohan Singh The Hindu gazetesine korku ve güvensizlik ortamının ekonomik büyümeyi engellediğini yazdı.

Manmohan Singh Korku Güvensizlik Hindistan Büyüme Engelliyor “Pek çok sanayici bana devlet yetkilileri tarafından rahatsız edilme korkusuyla yaşadığını söylüyor. Bankacılar, misilleme korkusuyla yeni borçlanma konusunda isteksizler ve girişimciler yeni projeler hazırlamakta tereddüt ediyorlar.

Yeni bir ekonomik büyüme ve iş motoru olan teknoloji girişimleri de sürekli gözetim ve derin şüphe gölgesi altında yaşıyor gibi görünüyor. Hükümetteki ve diğer kurumlardaki politika yapıcılar gerçeği söylemekten veya entelektüel olarak dürüst politika tartışmalarına girmekten korkuyor.” dedi.

Kaldı ki Singh’in ekonomi hakkındaki endişeleri, yalnızca düşen GSYİH büyümesine yansımadı.

Manmohan Singh  Hindistan Ekonomi Endişeleri Kırsal tüketim, kırk yıldan fazla sürede en keskin gerilemeyle yüzde 8.8 oranında düşerken, üretim büyümesi geçen çeyrekte sadece yüzde 0.6 artışla düzleşiyordu. Küresel derecelendirme kuruluşlarının çoğu da önümüzdeki iki çeyrekte Hindistan’ın büyüme tahminlerini yüzde 5’in altına düşürdü.

Böyle bir rakam bazı ülkeler için imrenilebilir olsa da Hindistan’da endişe nedeni. Ülkenin yıllık GSYH büyüme oranı son 70 yılda yüzde 6’nın üzerinde ve 2010 yılının ilk çeyreğinde yüzde 11’den daha fazla ile tüm zamanların rekorunu kırdı.

Ancak son zamanlardaki gelişmelerle maliyet düşürücü önlemlere yönelen birçok şirketle birlikte, toplu işten çıkarma vesveseleri büyük önem taşıyor.

Hindistan Toplu İşten Çıkarmalar Ağustos ayından bu yana 110’dan fazla enerji santrali kapanırken en az altı büyük otomobil fabrikası düşük satışlar nedeniyle üretimi durdurmak zorunda kaldı. Yatırımcı duyarlılığı da korkunç ki kredi büyümesi düşüyor ve iş güveni altı yılın en düşük seviyesinde. Zira şimdiye kadar, hükümetin sorunları çözme adımları güven verici olmaktan uzak kaldı. Örneğin, yavaşlama için sunduğu açıklamalarla alay edildikten sonra hükümet kilit vergi tekliflerini geri almıştı.

Sonuçta Maliye Bakanı Nirmala Sitharaman, zayıf araç satışları için araç satın alma yerine Uber kullanan Y kuşağını suçlamıştı.

Maliye Bakanı Araç Satışı Uber Suçladı Ekonomist ve yazar Vivek Kaul, hükümetin hareketsizliğinin endişe verici olduğunu şöyle anlattı: “Sorunu çözme yolunda ilk adım, onu kabul etmektir. Ne yazık ki, bir yavaşlamanın açık işaretleri olmasına rağmen hükümet ekonominin zedelendiğini kabul etmiyor.” Temel sorunlardan birini yatırım eksikliği olarak göstere Kaul, bunun kısmen önemli ekonomik göstergelere ilişkin güvenilir veri eksikliğinden kaynaklanabilecek bir faktör olduğunu belirtti.

Öyle ki çeşitli durumlarda Modi hükümeti, nahoş gerçekler gösterdiğinde kendi verilerini kötüledi. Bu yılın şubat ayında, işsizliğin yüzde 6.45 ile 45 yılın en yüksek olduğunu gösteren kendi raporunu çöpe atmıştı. Kaul da bunların ülkenin yatırımcı dostu olması için yeterince iyi olmadığını, güvenilir verilerin yabancı yatırımcılar için önemli olduğunu vurguladı.

Hindistan hükümeti, ekonominin “temizlenmesi” ile meşgul olduğunu söylüyor ancak temizlik aynı zamanda Hindistan’ın bankacılık sektörünün bir kargaşa çektiği anlamına da geliyor.

Hindistan Ekonomi Temizlenmesi Banka Kargaşa Yol Açtı Bankalar büyük zararlar kaydetti ve Punjab and Maharashtra Cooperative Bank gibi büyük isimler patladı. Diğerleri de çöküşün eşiğinde. Sonuç olarak, kredi akışları durma noktasına geldi. Modi, 2014 yılında ekonomik suçlulara karşı harekete geçmeyi vaat eden “yolsuzluk olmayan” ve “belirleyici” bir hükümet sağlama göreviyle iktidara geldi.

Bu doktrin aynı zamanda 2016’da dolaşımdaki Hindistan parasının yüzde 86’sını tedavülden kaldırmaya yönlendirdi ki bu da 5 milyon iş kaybına ve ekonomik büyümede yüzde 2’lik bir düşüşe yol açtı. Yine de eleştirmenler bile bunların hepsinin Modi’nin suçu olmadığını kabul ediyor.

Örneğin NGO Moneylife Foundation kurucusu Sucheta Dalal; “Bu karışıklığın çoğu, Singh liderliğindeki önceki koalisyon hükümetinden devralındı. Banka sektörü suçlularına karşı eylem gerekliydi ve memnuniyetle karşılandı” dedi.

Dalal, hükümetin suçlu olduğu şeyin temizlik işini kendisinin ve birçoğunun “vergi terörizmi” dediği şeyle birleştirmesi olduğunu söyledi. “Sorun şu ki, hükümet hepimize suçlu ve vergi suçluları olarak davranıyor. Bu suçlamalara uğraşmak, daha küçük işletmeler ve endüstriler için ağır yasal maliyetler nedeniyle özellikle kötü ve pahalıdır” dedi.

Bu noktada Temmuz’da yaşanan olay akıllara geldi. Hindistan’ın en büyük kahve zinciri Coffee Day’in sahibi olan VG Siddhartha bir nehre atlayarak intihar etmiş ve intihar notunda vergi yetkililerinin tacizini suçlamıştı. Olayın ardından da Modi hükümetini vergi konularında usandırma ve terörizmle suçlayan pek çok rapor çıkmıştı.

Size daha iyi hizmet verebilmek için Yasal Mevzuat çerçevesinde, veri politikalarımızda belirtilen amaçlarla sınırlı olmak üzere çerezler (cookies) kullanıyoruz. Detaylı bilgi ve izin iptali ile ilgili olarak Gizlilik Politikamızı inceleyebilirsiniz.

Ayrıntılar
Grafik Aklında yatırım fikri varsa harekete geç!
GCM Yatırım - Ödüllü ve Lisanslı Yatırım Kuruluşu
Sponsorlu