
S&P 500 şirketlerinin dörtte birinden fazlasının önümüzdeki hafta kazançlarını bildirmesi beklenirken yatırımcılar FED’e odaklanacak. Nitekim yatırımcılar ay sonunda FED’in faiz indirmesini beklerken, durgun ekonomik büyüme ve kazanç artışı, önümüzdeki hafta piyasalarda bir tema olacak.
2. Çeyrek Kazanç Raporları ve Ekonomik Veriler, Haftanın Teması Olacak
FAANG ailesi, McDonald’s, Boeing ve United Technologies gibi blue chip firmaları; önümüzdeki hafta kazanlarını açıklayan S&P 500 şirketlerinin dörtte birinden fazlası arasında yer alacak. Bununla birlikte Cuma günü yayınlanması beklenen ikinci çeyrek GSYİH’si de dahil bazı temel ekonomik verileri açıklanacak.
Kaldı ki Refinitiv’e göre ikinci çeyrek GSYİH rakamları, ilk çeyreğin yüzde 3.1’lik hızına kıyasla yüzde 1.8’e yavaşlayacak. Perşembe günü ayrıca dayanıklı mallar rapor edilecek ve işletmelerin yatırımları hakkında bir güncelleme yapılacak. Salı günü açıklanacak mevcut ev satışları, Çarşamba günkü yeni konut satışları ve Perşembe günkü gelişmiş ekonomik göstergeler de söz konusu. Ancak Fed Başkanı Jerome Powell dahil geçtiğimiz haftaki merkez bankası yetkilileri geçidinin ardından hiçbir Fed konuşmacısı olmayacak.
Bu noktada Perşembe günü konuşan New York FED Başkanı John Williams’ın FED konuşmacıları arasında en etkili yorumları yapan kişi olduğu hatırlatıldı. Nitekim kendisi, FED’in 30-31 Temmuz toplantısında oranları ne kadar azaltabileceği konusunda bir tartışma başlatmıştı. Ne var ki New York FED sözcüsü, daha sonra John Williams’ın konuşmasında bankanın bu ay büyük bir faiz indirimine gidilebileceğini kastetmediğini açıklamıştı.
FED Gelecek Haftayı Domine Ediyor
Fed yetkilileri, politika toplantılarına yaklaşırken halka açık konuşmasalar da piyasa profesyonellerinin tartışacak çok şey bulacağı tahmin ediliyor. Wilmington Trust yatırım yetkilisi Tony Roth da; “Elbette, Fed gelecek hafta hakim olacak. Bence en az 25 puanlık bir puan kazanacağız” ifadeleriyle bu durumu destekledi.
Piyasanın halihazırda çeyrek puanlık bir indirimle fiyatlandığını öne süren Roth, FED’in oran indirimini hisse senetleri için daha uzun vadeli bir katalizör olarak görmediğini belirtti. Ayrıca kurumun yarım puan indirmesi durumunda da sadece kısa vadeli bir patlama bekleyeceğini aktardı. Pazara gerçekten yardım edecek tek katalizörün Çin ile bir ticaret anlaşması olacağını savunan Roth, bunun olasılığınınsa yüzde 10’dan az olduğuna inandığını bildirdi.
“2010 başkanlık seçimlerinden önce Çin’le gerçek bir anlaşma olasılığı konusunda çok karamsarız” diyen Roth, dolayısıyla Fed toplantısının önündeki boşlukta piyasanın kazancı izliyor olacağını tahmin etti. Refinitiv’e göre, Cuma sabahı itibariyle kazançlarını rapor eden yaklaşık 80 şirketin %77’si tahminleri yendi ve %65’i de gelir tahminlerini yükseltti.
Gerçek rapor ve tahminlere dayanarak, şu anda S&P şirketleri için hisse başına kazançların ikinci çeyrekte %1 artması bekleniyor ve bu durum kar büyümesinin bu çeyrek dönemde biraz negatif olacağı beklentilerinden kaynaklanıyor. Roth da konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Rakamlara baktığımızda, üst ve alt çizgi ortalamalarının üstünde yer alıyoruz ama aynı zamanda revizyonlara baktığımızda üçüncü ve dördüncü çeyrek için revizyon alıyoruz ve bunlar aşağı iniyorlar. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte kazanç durgunluğu konusunda gerçek bir endişe var.”
Daha Yavaş Ekonomi
İkinci çeyrekte kazanç büyümesinin yavaşlamasıyla, ekonomik kazanımların hızı da aynı doğrultuda gerçekleşti. Konuyla ilgili görüş bildiren Bannockburn Global Forex’in baş stratejisti Marc Chandler; “İhtiyacımız olan ikinci çeyrek verisi değil. Risk altında olan şey, Fed faiz oranındaki düşüşün büyümesi ve büyüklüğü. İkinci çeyreğin Fed’in düşüncesi üzerinde fazla bir etkisi olacağını sanmıyorum” dedi.
Yatırımcıların Perşembe günü toplanacak Avrupa Merkez Bankası‘na da odaklanacağını söyleyen Chandler; “Biz Fed’in 25 ya da 50 baz puan indirim yapı yapmayacağını anlamak ve ECB’nin hamlesini görmek için beklerken, gelişmekte olan piyasalar öne çıkıyor” dedi.
Güney Afrika, Güney Kore ve Endonezya’nın geçtiğimiz haftaki benzer hareketlerinin ardında Türkiye ve Rusya’nın önümüzdeki birkaç gün içinde oranları düşürebileceğini de ekledi.
“Bu sadece hikayeyi daha küresel hale getiriyor. Çin, Japonya, Singapur ve Güney Kore’den gelen ticaret rakamlarının zayıfladığını görüyorsunuz. Çin’in ihracatları azaldığını görüyorsunuz. Asya’dan tamamından yapılan ihracatlar zarar görüyor. Çin ve Japonya için büyük sürpriz ithalat tarafında da oldu. İthalatlarındaki düşüş, gerçekte başkasının ihracatındaki düşüştür.” açıklamasını yaptı.
Oran İndirimleri ve Kur Savaşları
Doların gücü ticaret savaşının bir sonucu ve FED’in hareketinin bunu tersine çevirebileceği biliniyor. Roth da; “Eğer Fed hareket edemezse, giderek daha güçlü bir dolar elde edersiniz ki bu şirket kazancını etkiliyor” dedi.
Doların oldukça güçlü olduğunu ve ABD şirketleri için giderek daha fazla dalgalanmanın olacağını öngören Roth, ABD ile dünyanın geri kalanı arasında para politikasında bir farklılık olması durumunda insanların ABD’de varlık satın almak isteyecekleri yerlerde faiz arbitrajının gelişeceğini bildirdi. Bir dizi Wall Street stratejisti, ABD hükümetinin doları zayıflatmak için müdahale edebileceğinin mümkün olduğuna inandıklarını söylese de diğerleri bunun pek mümkün görünmediğini öne sürdü.