
İlk çeyrekte resesyona giren dünyanın üçüncü en büyük ekonomisi için gelen yeni haberler, kısa vadede iyileşmenin mümkün görünmediğine işaret etti.
Japonya Merkez Bankası (BOJ) tarafından bugün yayımlanan Summary of Opinions at the Monetary Policy Meeting, ülkenin toparlanmaya dair beklentileriyle dikkat çekti.
BOJ’un enflasyon ve ekonomik büyüme ile ilgili öngörülerini içeren rapor, Japonya ekonomisinin faaliyetler kademeli olarak devam etmesine rağmen koronavirüsün yurtiçinde ve yurtdışında süren etkisiyle son derece ciddi bir durumda olduğunu gösterdi.
Japonya ekonomisinin bu yılın ikinci yarısından itibaren kademeli olarak iyileşmesi beklenirken Covid-19’un etkisi nedeniyle iyileşmenin sadece ılımlı olacağı söylendi.Summary of Opinions at the Monetary Policy Meeting on July 14 and 15, 2020 https://t.co/dvsVCNRYK8
— Bank of Japan (@Bank_of_Japan_e) July 26, 2020
Daha sonra etki azaldıkça, denizaşırı ekonomilerin istikrarlı bir büyüme yoluna dönmesiyle ekonominin daha da gelişmeye devam edeceği öngörüldü. Yurtiçi ve yurtdışı ekonomilerin toparlanma sürecine geçiş sürecinde ve bu yılın ikinci yarısından itibaren iyileşme eğiliminde oldukları belirtilirken COVID-19’un insanların zihniyeti üzerindeki etkisi ile firmaların orta-uzun vadeli büyüme beklentilerindeki gelişmelerin yakından izlenmeyi gerektirdiği aktarıldı.
Bununla birlikte özellikle dış talepte olmak üzere gelecekteki gelişmelere ilişkin yüksek belirsizliklerin bulunduğu ve iyileşme hızının sadece hafif olmasının beklendiği kaydedildi.
İkinci yarıdan itibaren beklenen ılımlı toparlanma ile ekonominin 2022 mali yılında bile Covid-19’un patlak vermesinden önceki seviyeye dönmesinin olası görünmediği vurgulandı.“Çünkü ekonominin COVID-19’un etkisinin üstesinden gelebileceği yapısal bir değişiklik, zaman alacaktır” dendi. COVID-19’un etkisinin kısa vadede iş sabit yatırım ve istihdamına düzeltmeler getirmesi büyük olasılıkken görünüşe göre firmaların orta ve uzun vadeli büyüme beklentilerinin devam ettiği söylendi.
“Ekonomik toparlanmanın zamanlaması konusunda iyimser olamayız çünkü COVID-19 tekrar yayılırsa daha fazla gecikecektir” vurgusunun ardından yukarıdaki ifadelere yer verildi.
Ekonomik faaliyette gelecekteki gelişmelerin Covid-19’un sonuçları ile halk sağlığı ve makroekonomik önlemler arasındaki dengeye bağlı olduğu kaydedildi.
COVID-19’un etkisi uzun sürerse ekonomik faaliyetler üzerindeki aşağı yönlü baskının devam edeceği, zamanla hanehalkı ve firmaların ödeme gücü sorunlarının gerçekleşebileceği, çalışanların işsiz kalabileceği, işsizlikten daha az gelire ve harcamaya kısır bir döngünün ortaya çıkabileceği söylendi.
Gelecekteki gelişmelere yönelik riskler arasında COVID-19’un sonuçları, jeopolitik riskler, siyasi olaylar, hükümetlerin ülkelerdeki desteğinin bu yazdan sonra devam edip etmeyeceğinin olduğu belirtildi.
COVID-19’un etkisinin uzaması beklenirken, ücretler üzerindeki aşağı yönlü baskının şimdilik devam etmesi muhtemel görüldü. Covid-19’a yanıt olarak küçük ve orta ölçekli firmalara özel finansal kuruluşlar aracılığıyla etkin bir şekilde faizsiz kredi sağlandığı hatırlatılarak şu ifadelere yer verildi:
“Bu tür krediler, fon yaratmakta güçlük çeken firmalara destek işlevi gördüğü için önemli olumlu etkiler yaratacaktır. Diğer yandan COVID-19 etkisinin azalmasından sonra bile bu tür krediler, olağan kredilerin yayılması üzerinde aşağı yönlü baskı yaratabilir.”