
Koronavirüs pandemisinin etkilerini şiddetli bir şekil yaşayan şehir devleti Hong Kong, 5 çeyrektir daralma kaydediyor. Buna karşın 2021 – 2022 döneminde pozitif büyüme gösterebileceği öngörülüyor. Bu görüşü destekler nitelikte açıklanan Hong Kong PMI verisi, 2018 yılının başından bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı.
Mevsim etkilerinden arındırılmış manşet IHS Markit Hong Kong SAR PMI verisi, Ekim’deki 49,8 seviyesinden Kasım’da 50,1 seviyesine yükseldi.
Kasım okuması, Mart 2018’den bu yana görülen en yüksek seviye olarak kaydedildi. 50 seviyesinin çok az üstüne çıkan veri, özel sektörde genel olarak değişmemiş iş koşullarını gösterdi. Bu şekilde Hong Kong’un özel sektör koşullarında dördüncü çeyreğin ortasında geniş bir istikrar kaydedilmiş olundu.
Ülkede yeni satışlar daha yavaş bir oranda düşerken, ticari faaliyet mütevazi bir şekilde daraldı. Satın alma faaliyeti genel olarak istikrarlı bir düzeyde gerçekleşti. Yaklaşık iki yıldır ilk kez girdi stokları birikti. Buna karşın iş bırakma devam etti. İş güveni ise negatif bölgede kaldı.
Kasım ayının ortasında sosyal mesafe önlemlerinin yeniden artırılması, şimdiye kadar dördüncü çeyreğin ortasında ticari faaliyetler üzerinde çok az etki yarattı. Özel sektör üretimi ise mütevazi bir şekilde ve Ekim ayındaki ile aynı oranda geriledi. Anket katılımcıları, düşük faaliyetin nedenlerini düşük talep ve iş iptalleri olarak açıkladı. Ancak talebin istikrar kazanmaya başladığı görüldü.
Yeni iş girişleri, mevcut 32 aylık düşüş dizisinde en zayıf olan daralma hızını göstererek, hafif düştü. Çin anakarasından ve denizaşırı ülkelerden gelen yeni siparişler ise hafif azaldı.
Yeni iş girişleri ve siparişlere bağlı olarak birikmiş işlerde de hafif düşüş görüldü. İstihdama bakıldığında ise Kasım’da art arda ikinci ayında gerilediği görüldü. Ancak düşüşün hızı marjinal olarak kaydedildi. Şirketler genel olarak gönüllü ayrılanlar ve emekliler için yorum yaparken, satın alma faaliyetlerini düşürdükleri izlendi. Ama bu düşüş, beş ayın en hafifi olarak gerçekleşti.
Düşük girdi alımına rağmen üretim öncesi stoklarda bir artış yaşandı. Bu, 2019’un başından bu yana ilk birim olarak kaydedildi. Tedarik zinciri ise baskı altında kalmaya devam etti. Kasım’da teslimat sürelerinin 11. ayında da arttığı görüldü. Azalan yük kapasitesi ve distribütörlerde insan gücü kıtlığı teslimat gecikmelerinin nedenlerinden biri olarak gösterildi.
Fiyat eğilimleri, Kasım ayında daha da farklılaşırken, toplam girdi fiyatları art arda ikinci ayında artış kaydetti. Girdiler için ödenen fiyatların artması ve ücret maliyetlerinde yenilenen artışlar yükseliş gösterdi. Mevcut 17 aylık deflasyon dizisindeki en yavaş hız kaydedilse de çıktı ücretleri düşüş yaşadı. Şirketler satış artışı için fiyat indirimi yaptıklarını söylediler.
İş dünyasında üretimin yıl öncesi görünüme yönelik eğiliminin negatif kaldığı belirtilirken, Gelecek Çıktı Endeksi Ekim seviyesinden düşüş gösterdi. Kayda değer ölçüde karamsarlığa işaret eden veri, olumsuz duygunun yeni bir salgın dalgasından etkilendiği ve belirsizliği artırdığı görüldü.