Uzmanlardan ve önde gelen kuruluşların liderlerinden dünya ekonomisi hakkında pek çok endişe verici yorum gelmeye devam ediyor. Sonuçta ABD ile Çin arasında yapılan birinci aşama anlaşmasına ve Brexit’teki netliğe rağmen ekonomi üzerindeki kırılganlık ortadan kalkmış değil. İşte bu noktada dünya ekonomisini yeniden şekillendiren trendlerden bahsedildi.
McKinsey Global Institute tarafından 10 kategoriye ayrılan trendler, yeni küreselleşme aşaması, Asya’nın yükselişi, Çin’in değişen ilişkileri, dijital Hindistan, ABD’deki yeni iş coğrafyası, otomasyonun iş yerinde cinsiyete etkisi, gelirde azalan işçi payı, değişen tüketim maliyetleri, kurumsal devlerin yükselişi, Latin Amerika’nın kayıp ortası olarak belirtildi.
Küreselleşmenin yeni aşaması hakkında ürünlerin ticaretinin hala yüksek hacimlerde yapıldığı ve bazı hizmetlerin üç kat hızlı büyüdüğü aktarıldı.
Bunun da ürünlerden hizmetlere geçişe dahil olan endüstrileri ve ülkeleri değiştirdiği vurgulandı. Dünya ekonomisini yeniden şekillendiren bir diğer büyüme trendi ise Asya’nın yükselişi olarak belirlendi ki Asya ticareti giderek artarken harcanabilir gelirin yükselmesiyle tüketim de aynı şekilde yukarı yönlü hareket ediyordu.
Çin’in değişen ilişkileri de dünya ekonomisinin yönünü değiştiren faktörler arasında yer aldı. Çin dünyaya karşı savunmasızlığını azaltırken, dünyanın Çin’e karşı savunmasızlığının arttığı vurgulandı. Bu da finansal piyasalardan teknolojiye varana kadar her şey üzerinde bir dalgalanma etkisi yaratıyordu.
Gelişen dijital nüfusu ile dünyanın en büyük tüketici pazarlarından biri haline gelen Hindistan da etki faktörleri arasında gösterildi. ABD’deki yeni çalışma coğrafyası hakkında ise önemli miktarda yeteneğin ve yatırımın birkaç bölgede yoğunlaşacağı söylendi.
Otomasyonun iş yerinde cinsiyete etkisi konusunda kadınların ve erkeklerin işlerini otomasyona kaptırmaları için benzer risk altında oldukları dile getirildi.
Düşen iş gücü geliri payı faktörüne de dikkat çekildi ki uzun zamandır istikrarlı olarak kabul edilen işçi payları son yıllarda aşağı yönlü bir trend görmüştü. Değişen tüketim maliyetleri başlığı altında küresel eşitsizlik açığının daraldığı ancak bunun gelişmiş ülkelerde arttığı bildirildi. Birçok gelişmiş ekonomide, temel kalemlerin maliyetinin yüksek olmasının harcanabilir gelirleri yok ettiği aktarıldı.
Kurumsal devlerin yükselişi üzerine son yirmi yılda 1 milyar dolardan fazla geliri olan şirketlerin ilk 10’unun toplam karın daha büyük bir bölümünü oluşturduğu, aynı zamanda dipteki yüzde 10’luk kayıpların da arttığı kaydedildi. Latin Amerika’nın hayatta kalan ve gelişen şirketlerin söz konusu kurumsal eğilimi en iyi şekilde örneklediği belirtildi. Benzer ekonomilerle karşılaştırıldığında Latin Amerika ülkelerinin 50 milyon doların üzerinde geliri olan orta ölçekli şirketlerden yoksun olduğu eklendi.
işlem yapmak için
GCM Yatırım
yanınızda!
Paratic Haber
Paratic Piyasalar
