
Avrupa ülkeleri dünyanın mücadele ettiği salgın krizinden oldukça ağır darbeler almaya devam ediyor. ABD ve Brezilya en ağır bilançoyla diğer ülkelere fark atsa da Rusya, İspanya, Birleşik Krallık ve İtalya’nın durumu oldukça ciddi görünüyor.
Avrupa’da en fazla ölümün yaşandığı Birleşik Krallık’ta ekonomik kilitlenmeler, açıklanan verilerle etkisini hissettiriyor. Öyle ki yakın zamanda açıklanan Nisan ayı enflasyonu 2016 yılından bu yana en kötü seviyeyi gördü.
Diğer Avrupa ülkelerinde de durum pek farklı değilken, desteklerini esirgemeyen AMB’nin daha fazla parasal teşvik yapacağı haberleri gündeme geldi. Yani Başkan Christine Lagarde, ekonomisi desteğe ihtiyaç duyan Avrupa’ya daha fazla parasal teşvik yapılacağını net olarak duyurmuştu.
Salgının etkilerini yeni yeni artırmaya başladığı Mart ayında 750 milyar Euro tutarında tahvil alım programı başlatan AMB, temelde bölgeyi resesyon riskinden korumaya niyetlense de bu amacında etkinlik sağlayamadı. Söz konusu bu programın gelecek haftalarda daha kapsamlı bir hale getirilmesi bekleniyor.
Online soru – cevap etkinliğinde konuşan Lagarde, Euro Bölgesi ekonomisinin 2020 yılında daralmaktan kolayca kurtulamayacağını ima etti.Watch President Christine Lagarde in an online Q&A on the ECB’s response to the coronavirus pandemic for @Europarl_EYE https://t.co/LfXUSljROz
— European Central Bank (@ecb) May 27, 2020
Pandeminden oldukça kötü etkilenen ve 2020’de tarihi bir resesyon yaşayacağı söylenen Euro Bölgesi ekonomisi, hem ekonomistlerin hem de AMB’nin iyimser görünmeyen yorumlarına maruz kalıyor. Tam da bu yorumlara paralel bir açıklama yapan Lagarde, bölgenin daralma riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Bilindiği üzere salgınla birlikte iş sayılabilecek her türlü aktivite durmuş, hal böyle olunca da hem iş kayıpları artmış hem de üretimler durma noktasına gelmişti. Şu durumda iyimser tahminlerin çok da gerçeği yansıtmayacağını belirten Lagarde, üretimde %8 – %12 daralma beklediğini açıkladı.
Bölgede önemli ekonomik göstergelerin Haziran ayı başında ilan edileceğini duyurmasının ardından bunun durum hakkında fikir sahibi olmak için iyi bir fırsat olduğunu söyledi. Beklentiyi orta ve şiddetli senaryolar arasında tutmak gerektiğini ekledi.
Ekonomilerin birçoğu salgının yayılmasındaki güçlenmenin önüne geçmek amacıyla devreye soktuğu kısıtlamalardan dolayı en kötü dönemlerini yaşarken, Avrupa ekonomisi de 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana en şiddetli krizini gördü. İş kayıpları vatandaşları zorlarken, hükümet ve AMB de daha fazla destek için harekete geçmişti.
Her ne kadar ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerin bir miktar azaldığı söylense de tedbir ve destekler devam ediyor. Özellikle salgında ikinci dalga endişelerinin baskın gelmeye başladığı şu günlerde, salgının yayılma hızını yansıtan son veriler önemli olmayı sürdürecek. Ekonomilerin yeniden açılmaktan başka alternatifi görünmüyor.