
Westminster merkezli merkezci düşünce kuruluşu The Social Market Foundation, yayımladığı yeni raporunda İngiltere’nin bazı bölgelerinin koronavirüs krizinden çok daha derin yaralar alacağını bildirdi.
Koronavirüs sonucunda orta vadede (2020-2023) hangi endüstriler, yerler ve grupların en büyük ekonomik riskle karşı karşıya olduğunu analiz eden SMF raporu, tahminleriyle dikkat çekti.
Ekonomik bozulma konusunda farklı sektörlerin farklı seviyelerde aksamalarla karşılaşacağını ve bu sektörlerde çalışan işçilerin, coğrafya ve demografi tarafından eşit olmayan bir şekilde dağıldığını vurguladı. Neticesinde bazı yerler ve bazı insan gruplarının diğerlerine göre çok daha büyük ekonomik risklerle karşı karşıya olduğunu savundu.
Social Market Foundation yeni analizinde finans ve inşaat gibi sektörlerin pandemiden en kötü şekilde etkileneceğini belirtti.? A short thread on our new analysis today identifying those areas facing the most severe economic impact from coronavirus – and the areas facing the longest road to recovery.
You can read the report in full here ▶️ https://t.co/iNLHF4eA8H
— Social Market Foundation (@SMFthinktank) July 6, 2020
Bunun Londra ve Güney Doğu İngiltere’nin en kötü darbeleri alacağı anlamına gelse de diğer alanların daha yavaş bir iyileşmeyle karşı karşıya olduğu söylendi.
“Mali krizden sonra Londra, bankacılık ve sigorta sektöründeki iş yoğunluğu nedeniyle hızla iyileşti. Bu işler koronavirüsten gelen en büyük ilk darbeyle karşılaşacak olsa da kanıtlar sermayenin ekonomik açıdan daha dayanıklı olduğunu ve işgücü piyasasının ülkenin geri kalanından daha hızlı toparlanacağını gösteriyor.” dendi.
SMF’den Amy Norman, politika yapıcıların ulusal ve hatta bölgesel verilerin bu durgunluğun yerel gerçeklerini gizleyebileceğini kabul etmeleri gerektiğini belirterek; “koronavirüsten iyileşme için önemli kararlar alırken buna güvenmemeliyiz” dedi.
Başkent dışındaki birçok insan ve yerin, son 10 yılın kalıcı zorlukları nedeniyle özellikle savunmasız olacağını söyledi.
Gençlerin virüs krizinin ekonomik etkilerine karşı daha savunmasız olduklarından da bahsedildi. 20 ila 24 yaş arasındaki insanların eğitim, sağlık veya kamu yönetimi gibi sektörlerde çalışma olasılıklarının daha az olduğunun üzeri çizildi.
Nitekim bu sektörlerde çalışanlar, işten çıkarılma ya da ücretsiz izne ayrılma konusunda daha az risk taşıyordu. Bununla birlikte gençlerin işlerinin en fazla risk altındayken yaşlı işçilerin dörtte birinin iş istikrarsızlığıyla karşı karşıya olduğu aktarıldı. Krizin en yüksek 10 etki alanı şu şekilde belirtildi:
- Camden ve Londra Şehri,
- Kingston, Chelsea, Hammersmith ve Fulham
- Lambeth
- East Lancashire
- Hounslow ve Richmond upon Thames
- Ealing
- Tower Hamlets
- Westminster
- Swindon
- West Essex
Ancak bir alanın bozulmadan kurtarılmasının yerel dayanıklılığa ve kriz öncesi ekonomik çıktı ile istihdam seviyelerine dayanacağından en kötü etkileneceklerin başka yerlerde olduğu belirtildi. Dolayısıyla en kötü etkiyi alacak yerler, Peterborough, Walsall gibi kriz öncesinde en yüksek işsizlik oranına sahip yerler olarak gösterildi.