
Orta ve Doğu Avrupa (CEE) ülkeleri, vasıflı işçilerin Batı AB ülkelerine akışını engelleme çabalarının parçası olarak gençlere radikal vergi teşvikleri öneriyor.
Nitekim gençler orantısız bir şekilde daha iyi ücretli işler arayışında bloğun hareket özgürlüğünden yararlanırken ortaya çıkan beyin göçü, CEE ülkelerinin ekonomik beklentilerini azaltıyor. Keza bu durum Polonya hükümetinin yaklaşık 2 milyon genç işçinin gelir vergisini tamamen hurdaya çıkarmasına yol açtı.
Bu ay başında yürürlüğe giren yeni yasa Polonya vatandaşlarının ülkede kalmasını sağlamak için tasarlandı.Başbakan Mateusz Morawiecki de kanunu savunurken son 15 yılda 1.7 milyon kişinin ülkeden ayrıldığını belirtti. “Tüm Varşova, şehri terk etmiş gibi” diyen Başbakan, demografik gerilemeyi devasa bir kayıp olarak niteledi. Kanunla birlikte yılda 85,528 Polonya Zlotisi altında kazanan 26 yaş altı Polonya vatandaşlarının artık gelir vergisi ödemek zorunda kalmayacağı vurgulandı. Ortalama maaşın yaklaşık 60,000 zloti olduğu, yani eşiğin Polonya’daki gençler için nispeten yüksek olduğu bilgisi de verildi.
Önerilen değişikliklerin önümüzdeki aylarda tamamlanmasının beklendiği ve yeni yasanın 1 Ocak 2020’den itibaren yürürlüğe girmesinin planlandığı aktarıldı. Ancak analistler bu tür vergi indirimi önlemlerinin genç işçilerin tahliyesini önleyip önlemeyeceği konusunda güçlü şüphelerinin olduğunu söyledi. Economist Intelligence Unit analisti Prianthi Roy da yaptığı bir açıklamada; “Temel sorun bu önlemlerin beyin göçü olgusunun köken nedenini ele alamaması” dedi.
Roy, CEE ülkelerindeki gençlere vergi indirimlerinin küçülen bir iş gücünü geri çevirme amacıyla önerildiğini bunun da bölgedeki ekonomik büyüme için en belirgin uzun vadeli itici güç olduğunu bildirdi. Azalan doğum oranları, yurt dışına göç eden gençlerin artan eğilimi ve göçmenlerin işgücü piyasasına katılmasına izin vermemenin, bu ülkelerdeki bağımlılık oranını eğdiğini dile getiren analist, sorunun sadece daha kötüye gideceğini anlattı.
Bunun mali denge ve ekonomik büyüme üzerinde baskı yaratacağını vurgulayan Roy, CEE ülkelerinin Batı ile denkliğinin mümkün olmayacağını öngördü.Resmi bir AB raporuna göre 2017 yılında bloktaki yaklaşık 17 milyon insan başka bir AB ülkesine taşındı ve bunların yüzde 32’si 15 ila 34 yaşları arasındaydı. Almanya ve İngiltere’nin genç Avrupalı vatandaşların ilk iki en iyi varış noktaları olduğu, buraya gidenlerin menşe ülkelerinin ise Romanya, Polonya, İtalya ve Portekiz olduğu anlatıldı.
Raporda İsveç, İrlanda, Estonya, Danimarka ve İngiltere’ye işaret edilerek yüksek eğitimli Avrupalı göçmenlerin kentsel ortamlar ve AB’nin kuzey alanlarını beğendikleri bildirildi. Araştırma şirketi Teneo Intelligence kıdemli başkan yardımcısı Otilia Dhand da konuyla ilgili; “Bu sadece bir ücret farkı değil. Yeni bir kültürel deneyim için yurt dışına taşınmak isteyen gençler olabilir ya da belki de evde kendileri için uzun vadeli bir gelecek görmüyor olabilirler. Önerilen siyasal çözümler zorunlu olarak işçi göçü meselesine hitap etmiyor” dedi.