
Avrupalı yetkililer, Christine Lagarde’nin IMF’deki halefinin kimin olacağı konusunda anlaşmazlık yaşamaya devam ediyor. Görüşmelere yakın pek çok kişiye göre Avrupalı liderlerin sunduğu isimler arasında rol için öne çıkan hiçbir aday bulunmuyor.
Kasım ayında Avrupa Merkez Bankası Başkanı olarak yeni görevine başlayacak Lagarde’nin sandalyesini kimin dolduracağı konusunda ortak bir paydaya varılamıyor. AB üye ülkeleri bir sonraki IMF liderinin kıtadan olması gerektiği konusunda hemfikirken belirli bir ismin arkasında durmakta zorlanılıyor.
Görüşmelerin hassasiyeti nedeniyle ismini açıklamayan Avrupalı bir bakan; “gerçek şu ki, denenen ve test edilen hiçbir çok yönlü mevcut seçenek yok” dedi.Sonuçta resmi bir aday olmasa da birçok AB ülkesi üst düzey işi almak için bir isim öne sürdü. Resmi olmayan adaylardan bazıları, eski Hollanda Maliye Bakanı ve Eurogroup Başkanı olan Jeroen Dijsselbloem, Portekiz Maliye Bakanı ve şu anda Eurogroup şefi olan Mario Centeno, İspanya Ekonomi Bakanı Nadia Calvino, Finlandiya Merkez Bankası Başkanı Olli Rehn, İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney ve Dünya Bankası CEO’su Kristalina Georgieva olarak belirtiliyor.
Zaten Mario Draghi, IMF’nin favori adayı olarak ön plana çıkıyor. Tabii, IMF Başkanı Christine Lagarde, ECB Başkanı Mario Draghi’nin yerine geçecekken Mario Draghi’nin de Lagarde’nin yerine geçme ihtimali, doğal olarak bir takas durumu yaratıyor. İsimsiz kalmayı tercih eden iki Avrupalı yetkili ise bu aşamada hiçbirinin doğru profile sahip olmadığını düşünüyor.
Kaynaklar, CNBC’ye yaptıkları açıklamada bazı isimlerin ayrıca yeterince deneyime sahip olmadıklarını ya da geçmişleri nedeniyle siyasi bağlarının bazı hükümetler tarafından onaylanmadığını söyledi. Avrupalı bakan ise IMF başkanlığı için yaş sınırını hatırlatarak, sınırın bugünün gerçeklerine uyarlanması durumunda Georgieva ile Draghi’nin şanslarının çok küçük hale geleceğini aktardı.
Çünkü kurallara göre IMF direktörleri atandıkları zaman 65 yaşın altında olmalı ve 70. yaş günlerinin ötesinde görev yapmamalı. Farklı AB başkentlerindeki tartışmalara başkanlık eden Fransa da iddialara göre yasaları değiştirmenin yollarını arıyor. Fransız hükümetinden bir kaynak, Paris’in tercihe dilen bir adayının bulunmadığını ve koordinasyon rolünü tarafsız bir şekilde oynayacağını savundu. Bu arada ayrı bir AB yetkilisi de amacın ay sonuna kadar bir anlaşma yapmak olduğunu doğruladı.