
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Afrika’nın koronavirüs salgınının yeni merkez üssü haline gelebileceği konusunda uyardı. Woldometer verilerine göre Afrika’da bugüne kadar 19,384 vaka ve 974 ölüm rapor edildi.
Bu oranlar Avrupa ve ABD ile karşılaştırıldığında çok daha düşük görünse de Dünya Sağlık Örgütü, virüsün Afrika başkentlerinden yayıldığının üzerine çizdi. Bununla birlikte kıtanın bir pandemi ile başa çıkmak için yeterli ventilatörlere sahip olmadığını belirtti.
DSÖ Direktörü Doktor Matshidiso Rebecca 1 milyar kişilik nüfusuyla dünya nüfusunun %15’ini barındıran Afrika hakkında BBC’ye şöyle konuştu:Virüsü tedavi etmek yerine önleme üzerine odaklandıklarını dile getiren Rebecca, Afrika ülkelerinin çoğu koronavirüs hastasını tedavi etme kapasitesine sahip olmadığını vurguladı.
Yetersiz ventilatör gerçeğine dikkat çekerek, bunun kritik COVID-19 hastaları için ölüm kalım meselesi olabileceğini aktardı. Zaten Afrika’da koronavirüs nedeniyle kaydedilen ilk ölümlerden biri Mart ayında hayatını kaybeden Zimbabwe gazetecisi Zororo Makamba idi.
O dönemde çıkan haberlerde, başkentteki yerel yetkililer Makamba’yı tedavi edecek ventilatörlerinin olmadığını söylemişlerdi.
Yetersiz ekipman gerçeğinin yanında Afrika’da sosyal mesafeyi uygulamanın neredeyse imkansız olduğu gerçeği de ortada. Bununla birlikte kıtadaki çoğu kişinin temiz su ve sabuna erişim imkanının olmadığı da biliniyor. Gelişmiş ülkeler için dahi korkutucu tahminler gelirken kısıtlı kaynakları ve yoksul nüfusu ile Afrika’nın virüsten ne kadar etkilenebileceği tüm dünyayı ürkütüyor.
Sağlık hizmetlerine erişebilen nüfusun oranı yüzde 50’nin altında olarak belirtilirken değil el yıkamak içme suyuna erişim dahi olması gerektiği gibi sağlanamıyor.
Bununla birlikte kıtanın demografisi virüsle mücadelede artı olarak ortaya çıkıyor ki nüfusun büyük bölümünü 0-44 yaş aralığı oluşturuyor. Dünya Ekonomik Forumu’na göre dünyanın en genç 20 ülkesinin 19’u Afrika’dayken Gates Foundation da 2018’deki raporunda Afrika’nın yüzde altmışının 25 yaşın altında olduğunu söyledi.
Öte yandan IMF’nin son görünüm raporunda Sahra Altı Afrika için 2020 tahmini yüzde eksi 1,6, Nijerya için yüzde eksi 3,4, Güney Afrika için yüzde 5,8 olarak güncellenmişti.Sonuçta ticaret kesintileri, borç açıkları ve para politikası manevraları için sınırlı alan, koronavirüs pandemisi yayılırken bir dizi Afrika ekonomisini tehdit ediyor. Dünya çapındaki kapatılmalardan kaynaklanan küresel talep şoku ve tedarik zinciri aksamaları, Sahra Altı Afrika‘daki ülkeleri Asyalı ve Avrupalı ülkelere kıyasla çok daha fazla savunmasız bırakıyor.
Bu durumun ithalat bağımlılığı, tek emtia bağımlılığı, sınırlı mali kapasite, yetersiz sağlık altyapısı gibi nedenleri var. Küresel ekonomiye entegre olan Afrika ülkeleri, fiyatları hızla düşen emtia ihracatçıları olarak da acı çekiyor.
Afrika ekonomisinin koronavirüs yüzünden düşen kakao fiyatından etkilenecek olması, bu durumun en güzel örneklerinden. İlaveten mal ithal edenler için de para birimleri belirsiz bir küresel ekonomide dolar karşısında değer kaybediyor. Angola ve Nijerya gibi büyük petrol üreticileri olan ülkeler de petrol fiyatlarındaki düşüşten olumsuz etkileniyor.