
Çin Ulusal Halk Kongresi dün 1 hayır oyuna karşı 2 bin 878 evet oyu ile yeni ulusal güvenlik yasasını onayladı. Yasa 2003 yılında gündeme geldikten sonra dönem dönem Hong Konglu protestocuların sesinin yükselmesi ile ertelenmişti.
En son 1 milyondan fazla Hong Konglu Çin’in suçluların iadesi kararına tepki göstererek, sokak gösterileri yapmıştı. Bunun üzerine Çin, Hong Kong’un bağımsızlığının neredeyse bitmesi anlamına gelen ulusal güvenlik yasasını onayladığını duyurdu. Karara dünya liderlerinden tepkiler geliyor.
Hong Kong lideri Carrie Lam, vatandaşlarının haklarının ve özgürlüklerinin bozulmadan kalması için uğraşacaklarını söyledi.Halkın tam aksine Hong Kong lideri karara daha iyimser yaklaşırken, suçluların çok küçük bir azınlığını önlemeyi ve cezalandırmayı amaçladığını dile getirdi. Yasanın Hong Kongluların meşru hak ve özgürlüklerini etkilemeyeceğini söyleyen Lam, istikrarlı ve güvenli bir toplum sağlanacağını kaydetti.
Hong Kong barosundan yapılan açıklamada alınan kararın son derece endişe verici ve sorunlu olduğu söylendi. Alınan karara Amerika Birleşik Devletleri’nin karşı çıktığını en başından beri biliniyor. Ancak onaylanmasının ardından dünya liderlerinden de tepkiler yağdı.
Tayvan Cumhurbaşkanı Tsai Ing-wen, Hong Kong halkının yanında olduklarını söyleyerek tam destek sözü verdi. Hong Konglu vatandaşlar için istihdam, ikamet ve insani yardım gibi her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını söyleyen Ing-wen, Tayvan’daki tüm siyasi partinin alınan kararı şiddetle kınadığını ifade etti.
All political parties in #Taiwan strongly condemn China’s decision to bypass #HongKong’s legal process & push for the passage of today’s national security law resolution. Taiwan’s government & people are united in our support for Hong Kong & universal democratic values. pic.twitter.com/k0uPgXL3fn
— 蔡英文 Tsai Ing-wen (@iingwen) May 28, 2020
Daha önce yaptığı açıklamada Hong Kong halkının yanında olduklarını söyleyen ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Çin’in bu ülkenin özerkliğini baltama çabasına diğer tüm toplumların sessiz kalamayacağını aktardı.
Productive call with UK Foreign Secretary @DominicRaab on Hong Kong. Beijing’s efforts to undermine Hong Kong’s autonomy cannot go unchallenged by the international community.
— Secretary Pompeo (@SecPompeo) May 27, 2020
ABD ile Çin arasında zaten koronavirüs konusunda bir gerilim yaşanıyordu. Şimdi buna bir de güvenlik yasası meselesi eklenince sonuçlarının ticaret savaşından bile daha ağır olacağı düşünülüyor.
ABD, Kanada, Avusturalya ve İngiltere, alınan karara tepkilerini ortak bir açıklama yaparak kamuoyuna duyurdu.Yapılan ortak basın bildirisinde, yasanın Hong Kong’un özerkliğini büyük ölçüde azaltacağı, toplumdaki bölünmeleri daha derinleştireceği bu nedenle karşılıklı anlaşma yoluna gidilmesinin en doğrusu olduğu söylendi.
Halka vaat edilen özgülere izin vererek güven ortamının yeniden kazanılmasının, huzursuzluğun bitmesi için tek yol olduğu ifade edildi.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Mass, Hong Kong’un özerkliğinin zarar görmemesi gerektiğini ve Avrupa Birliği ülkeleri olarak herkesin aynı fikirde olduğunu aktardı. İfade özgürlüğü ve demokratik tartışmalarda saygı gösterilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Diese Prinzipien sind letzten Endes die Grundlage für Stabilität und Wohlstand Hongkongs. Auch das #Sicherheitsgesetz darf sie nicht in Frage stellen. Meinungs- und Versammlungsfreiheit und auch die demokratische Debatte in #Hongkong müssen auch in Zukunft respektiert werden.
— Heiko Maas ?? (@HeikoMaas) May 28, 2020
Bir tepki de Japonya’dan geldi. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Japonya’nın onaylanan güvenlik yasasından dolayı ciddi şekilde endişe duyduğu söylendi. Hong Kong’un kendileri için oldukça önemli bir ortak ve ekonomik bağlarının kuvvetli olduğu bildirildi.
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ise 300 bin Hong Konglunun vize olmadan 6 ay kadar İngiltere’de kalabileceğini söyledi.
Raab açıklamasında; “Çin bu yolda devam ederse ve bu ulusal güvenlik mevzuatını uygularsa, bu altı aylık sınırı kaldıracak ve bu BNO pasaport sahiplerinin İngiltere’ye gelmesine ve 12 aylık uzatılabilir süreler için çalışmaya başvurmasına izin vereceğiz. Bu ileride vatandaşlığa giden yolu da açacak” dedi.