
Apple’ın Çin yavaşlamasına gönderme yaparak yaklaşık 20 yıldır satış tahminlerini ilk kez düşürmesi, gündemde geniş yer buldu. Apple’ın uyarısının ardından piyasalarda gözle görülür düşüşler kaydedilirken uzmanlar bu durumun ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşını sonlandırabileceği yönünde görüş bildirdi.
Ancak Trump, dün verdiği demeçte Apple ya da Apple’ın ABD ekonomisine etkisi hakkında endişelenmediğini dile getirerek uzmanların söz konusu öngörülerini açıkça çürüttü. Fakat Çin’in devasa pazarına bel bağlayan ABD’li lüks markaların da Apple gibi düşüş kaydetmesi, Trump’ın yorumlarını boşa çıkardı.
Keza yatırımcıların bağlantıyı çabuk kurarak; “Çinli tüketiciler iPhone’lardan el çekiyorsa, sırada Louis Vuitton çantaları yer alabilir” yorumunu yaptıkları kaydedildi.Yani Apple’ın satış revizyonu küresel piyasalar üzerinden yayılarak tedarikçilere ve rakiplere sıçramakla kalmadı aynı zamanda Apple’ın son çıkan ürünleri için para ödemekten hoşlananların oluşturduğu aynı müşteri kitlesine sahip bir dizi lüks ürün şirketine de çarptı. Bu durum haliyle, Çin ekonomisindeki yavaşlamanın tek kurbanı Apple olmayacak şeklindeki yorumları akıllara getirdi.
Wpp Plc yöneticisi David Roth de konuyla ilgili; “piyasa sıkıştırıldığından Çin’de başarılı olmak çok daha zor olacak” yorumuyla dikkat çekti. Euromonitor International da Çinli tüketicilerin dünya çapındaki 1 trilyon dolarlık lüks tüketim pazarının yüzde 30’unu oluşturduğu için bunun lüks endüstri genelinde uyarı çanlarını çaldığını belirtti.
Neticede LVMH’den Tiffany & Company’ye varana kadar birçok lüks şirket yıllarca, pahalı çantalar, mücevherler ve diğer lüks eşyalara hevesli Çin’in zengin turistlerini hedef almıştı. Yatırımcılar, düşük Çin yuanı, Çin’in ticaret savaşından etkilenen ekonomisi ve denizaşırı alımlarda hükümetin baskı altında kalması nedeniyle talebin düşmesiyle ilgili endişeliydi. Yüzde 2.8 seviyesinde düşen Richemont, halihazırda baskıyı hissetmişti.
Diğerleri ise daha çok yükselmeye meyilli bir tonda ilerlemiş, öyle ki Kering ile LVMH Ekim ayında güçlü Çin satışlarına işaret etmiş, aynı ay çıkan haberlerde Çin’in lüks pazarının ticaret savaşından minimal düzeyde etkilendiği söylenmişti. Sonuçta, perakendeciler için önemli bir test 5 Şubat’ta başlayacak Domuz Yılı kutlamalarıyla yapılacaktı. Çünkü bir hafta süren Çin’in yeni yıl tatili, geleneksel olarak Çin’den gelen alışverişçiler için önemli bir savurganlık fırsatıydı.
Fakat ticaret savaşı Çin hisselerinde ve para biriminde baskı yarattığından, ayrıca Jinping hükümeti düşen ekonomiyi desteklemeye çalıştığından daha çok Çinli yurt içinde alışveriş yapmaya yöneliyordu. OC&C Strategy Consultant’tan Pascal Martin de konuya ilişkin Çin’in tüketim modelinde gerçekleşmeye başlayan bir değişim olduğunu, Çin halkının artık ülke içinde daha fazla alışveriş yatığını söyledi.
Yüzde 25’e varan ithal giyim vergileri şimdi sadece yüzde 7.1’di ve Çin hükümetinin yurt dışından beyan edilmeyen mallarla eve dönen yolcular üzerindeki son baskısı da yerel tüketime teşvik ediyordu.
HSBC de geçtiğimiz ayki raporunda Çinlilerin yurt dışındaki harcamaları ile yurt içindeki lüks tüketim harcamaları arasındaki farkın daralmakta olduğunu belirtmişti. Şirketler de bu duruma ayak uydurmak için çabalıyordu. Örneğin; Alibaba gibi yerel firmalarla ortaklık kuruyor ya da daha fazla şube açıyordu. Yine de yatırımcıların, lüks tüketim pazarına dair pek iyimser olmadıkları açık ve seçik biçimde görüldü.