
Amerika Birleşik Devletleri, tüm dünya koronavirüsle mücadele ederken vahim tablosuyla en büyük yaraları alan ülkelerin en başında gelmeye devam ediyor. Son rakamlara göre, dünya genelinde 2 milyon 640 bine dayanan vaka sayısında ABD tek başına 849 bin vakanın merkezi olmayı sürdürüyor. Ülkede salgın nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise ne yazık ki 48 bine dayandı.
Ülkede can kayıpları hala sürse de bazı eyaletlerde nispeten azalma kaydedildiği gerekçesiyle başta ekonomik faaliyetleri yeniden başlatmak olmak üzere yavaş yavaş normale dönmek gerektiği düşünülüyor. Hatta Salı günü kaydedilen bir gelişme, ABD’de bazı eyaletlerin yeniden üretim faaliyetlerine başlamaya hazır olduğuyla ilgiliydi.
Trump, kilitlenen ülke ekonomisini yeniden eski rutinine döndürmek için gayretli görünse de salgına yönelik tedbirler de elden bırakılmış değil. Bir süredir gündemde olan ABD’ye göç yasağı meselesinin Trump tarafından imzalanacağı haberi dün yayıldı. Ardından Beyaz Saray’daki basın toplantısında konuşan ABD Başkanı, önemli açıklamalarda bulundu.
ABD Koronavirüste İkinci Dalgadan Endişe Ederken, Trump Bunun Yaşanmayacağını Söyledi
Ülkede bir süredir etkisini gösteren koronavirüste ikinci dalga endişeleri hakimdi. Açıklamasında ülkenin ikinci dalga salgını yaşamayacağını söyleyen Trump, uzmanların sonbaharda kabusun yeniden başlayabileceği yönündeki iddiaları geri çevirdi.
İkinci dalga virüs iddialarının çıkış noktası ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) Direktörü Robert Redfield tarafından ortaya atılan fikirlerdi. Washington Post’un haberine göre Redfield, salgında daha şiddetli günlerin gelebileceğinden söz etmişti. Trump ise bu ifadeleri kastederek sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı;
CDC Director was totally misquoted by Fake News @CNN on Covid 19. He will be putting out a statement.
— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) April 22, 2020
Redfield’in ikinci dalga koronavirüs uyarısının tamamen yanlış anlaşıldığını söyleyen Trump, durumun üstünü kapatmaya uğraştı ve “Redfield, sadece virüsün grip ile birleşme ihtimaline ilişkin grip aşısı konusunda uyarıda bulunmak istemişti.” dedi. Redfield ise şu ifadeleri kaydetti;
Trump ise ülkesi en kötü durumu yaşıyor olsa da ısrarla virüsün ikinci dalgasının gelmeyeceğini söyledi. Hatta salgının yıl içinde ülkeye yeniden uğrasa dahi bunu rahatlıkla kontrol altına alabileceklerini ifade etti. Beyaz Saray’ın salgınla mücadele ekibinde yer alan bir doktordan durumu teyit etmesini isteyen Trump, doktorun salgının yeniden gelip gelmeyeceğinin ‘belirsiz’ olduğunu söylemesiyle şaşırdı.
Doktor Birx ardından da sonbaharda ikinci bir dalganın kesin uğrayacağını bildirdi. Trump’ın kesinlik bildiren iddialarını söndüren bu açıklama, yerini ABD’nin virüse karşı güçlenmiş bir ülke olduğu yönündeki inançlarına bıraktı. Geçtiğimiz günlerde ülke ekonomisini açmak için kolları sıvayan Trump, tepki toplayınca fikrinden uzaklaşmış olmalı ki şunları söyledi;
Ülkede bazı eyaletlerin ekonomik düzelme için faaliyete geçmek üzere olduğunu duyurdu ve bu konuyla ilgili olarak eyalet valileriyle sürekli iletişim halinde olduklarını aktardı. Basına da ufak bir sitem eden ABD Başkanı’nın konuşmaları esnasında agresif bir tavır takınması dikkatlerden kaçmadı. Öyle ki bazı basın mensuplarının birkaç kez sözünü kesti.
ABD’de siyahilerin, azınlıkların ve Hispaniklerin de koruma altında olduğunu vurgulayan Trump, bu konu için özel bir konsey kurulacağını aktardı. Ülkedeki kabustan en fazla etkilenenlerden biri de hiç şüphesiz bakıma muhtaç yaşlılardı. Yaşlılara iyi bakıldığını esprili bir dille duyurdu.
States are safely coming back. Our Country is starting to OPEN FOR BUSINESS again. Special care is, and always will be, given to our beloved seniors (except me!). Their lives will be better than ever…WE LOVE YOU ALL!
— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) April 22, 2020
Ülkedeki yaşlılar arasına kendisini de dahil eden Trump, basın açıklamasındaki ifadelerle paralel olarak yine kendisi hariç tüm yaşlılara iyi bakıldığını Twitter hesabından da dile getirmiş.
Ülkede salgınla mücadele devam ederken, salgını yayılma hızının yavaşlatılabilmesi ve alınan tedbirlere uymak hayati derecede önem taşıyor. Fakat daralma hızının yavaşladığı iddia edilen ekonominin ne zaman ayağa kalkabileceği akıllardaki en büyük soru işareti oluyor.