Küresel iştah bozulması ağırlık kazanırsa, geri çekilmeler artardı. Geri çekilme satışları başlatır ve diğer taraftada kısa pozisyon adetlerini artıran yatırımcı ağırlığını işaret ederdi. Bu yüzden öngörülmesi ve beklentisinin satın alınmış olması piyasanın genel amacı kazanımları artıracağından ötürü önem arz ediyordu.
Momentum soğuması ise bir dize düzeltme olarak değerlendirilirdi. Yukarı yöndeki patikada soluklanan radyatöründeki suyu biraz ısınmış araba gibi, çalışır vaziyette kaputun açılması ve suyun soğumasının beklenmesi gibi.
Bu bekleyişte gerçekleşen satış, hafif iniş ise sanki arabanın boşa alınıp yukarı rampadaki hafif inişten salınması ve kalorifer sisteminin açılması ile motor sıcaklığının düşürülmesi gibi.
Radyatör Soğudu
Wall Street hareketliliği ve diğer tarafta Çin SSEC primleri küresel piyasalardaki yükseliş eğiliminin destekçisi pozisyonunda. Dünya genelinde geçen hafta bir bozulma gözlemlemiş, yükseliş dizisindeki bu aksamayı küresel risk iştahında gevşeme mi yoksa momentumda soğuma mı diye ayırmaya çalışmıştık.
Momentum soğudu. Yatırımcı görece riski az olan varlıklar yani tahvil ve sabit getirili fon tarafları gibi argümanları bırakıyor yeniden hisse senedi tarafında ağırlık gösteriyor. Dünya genelinde büyük ekonomi endeksleri pozitif olunca alım dalgası küresellik kazanıyor.
Dalga küresel de, Türk varlıkları bunun neresinde? Türk varlıkları Nisan ayının ilk haftasında 3. işlem gününe başladı. Görünüm %1.25 prim şeklinde. Kazanım iyi. Yatırımcı sevinir, ancak korkular yüksek. Volatilite yüksek, USD/TRY bandını belirleyemedi, günlük bazlı hareket marjları arasındaki makas da hayli yüksek.
Değerlenme Sağlıklı mı?
Borsa İstanbul 100 endeksi 3 Nisan Çarşamba günü gösterdiği performansında ilk seansın birinci işlem saati dolmaya yakın 1.000 puanın üzerinde bir kazanım getiriyor. Cebe giren tarafa bakarsak, getiri güzel. Yatırımcı terste kalmadıysa sevinir elbette. Peki bu karlılık teknik hesaplarla mı kazanıldı?
Öngörünün son günlerde ciddi boyutta bozulmalarla karşımıza çıktığı varlıklarda, korku ve endişelerin eli kulağında yatırımcı ile birleşmesi ani çıkış ve ani inişler olarak grafiklere yansıyor. Kazanan iyi kazanıyor, kaybeden iyi… Kırılganlık çok yüksek. Nasıl diyen olursa, teyit edelim.
Dünkü yazıma ele aldığım gibi, MSCI Türkiye endeksinin evvelsi gün TL performansı ile yaklaşık %3.0’lık primini görelim. Şimdi yine aynı endekse bakalım Türk lirası üzerindeki dün akşam saatleri ceryan eden baskı sonrasında endeksin %2.9’luk kaybına. İşte tam olarak dananın kuyruğu dedikleri burada olsa gerek. Bir hareket %3 getiriyor, bir hareket %3 götürüyor. Bunun adına da kırılganlık diyoruz.
Kayıp Olmaz mı?
Kayıp olmaz mı demekten ziyade, dalgalanma olmayacak mı diye bir soru soralım. Doğru soralım, doğru cevap alalım. Elbette piyasalarda dalgalanma olacak, ticaretin temelinde de bu vardır zaten. Sermaye piyasalarındaki dalgalanmarlar, beklentinin alınması ve gerçeğin satılması.
Yazması basit, beklentiyi alması da basit ancak gerçeği satması acı. Çünkü klasik teorideki beklenti alınıp gerçek satılması, sonuçta kar gösterir; lakin gerçek son zamanlarda kırılganlığı artıran politik gelişmelerin de getirdiği kara bulutlar kaynaklı negatif yönde durur oldu.
Türkiye varlıkları dünyadan negatif ayrışmaya devam etme eğiliminde. Londra swap piyasasında likiditenin artmasına paralel olarak faizler normalleşti, ancak Türk lirası üzerinde devam eden baskı, kırılganlığı yüksek piyasa ve 458 tepesinden geri dönmüş olsa da hala dudak uçuklatan risk primi CDS’in 396 fiyatı bir sepette toplanınca yatırımcı da haklı.
işlem yapmak için
GCM Yatırım
yanınızda!
Paratic Haber
Paratic Piyasalar
