
OPEC’in hafta sonu Avusturya’nın başkenti Viyana’da geçen toplantıları sonucunda arz kesintilerinin devam etmesine karar verildi. Dün ise OPEC+ olarak adlandırılan topluluğa üye olmayan üretici ülkeler, arz kesintilerine yine katılacaklarını açıkladılar. Bu durumda Rusya’nın, OPEC ve OPEC+ ülkeleri arasında güven köprüsü kurduğu dile getirildi.
OPEC Sekreteri Mohammed Barkindo, Rusya ile olan ilişkisinin güçlü olmasına rağmen, karar alma sürecinin değişmediğini söyledi.Petrol üreten kartel, 2020 yılına kadar üretim kesintilerini uzatmayı resmen kabul etti ve aynı zamanda OPEC üyesi olmayan üreticilerle ittifakını güçlendirmek için bir tüzüğü resmileştirdi. Anlaşma, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Suudi Arabistanlı Prens Muhammed Bin Selman’ın hafta sonu boyunca Osaka’da gerçekleşen görüşmelerde yapılmış gibi görünüyor.
Bu, OPEC’in yeni tüzüğünün şimdi Moskova’yı mutlu etmek için orijinal üye ülkelerin sesini görmeden geldiği yönünde bazı önerilere yol açtı. Barkindo, üye ülkelerin aslında Moskova’nın müdahalelerinden memnun olduğunu söyledi.
Genel Sekreter Barkindo, “Rusya federasyonu OPEC ile OPEC üyesi olmayanlar arasında güvenilir bir köprü olmuştur,” dedi.OPEC lideri, örgütün petrol endüstrisini bir krizden kurtarmak için kelimenin tam anlamıyla kurtarılması için Rus yetkililerle çalıştığını ve birçoğunun petrol tedarik kapaklarının tutabileceğinden şüphe ettiklerini söyledi. Barkindo, “Şimdi Rusya ile aramızda çok güçlü bir çalışma bağı var ve bu en üste, liderliğe gidiyor,” dedi.
Barkindo, Putin ve Selman’ın Japonya’da buluşmasının ve petrol stratejisini tartışmak için fırsatı kullanmasının sürpriz olmadığını sözlerine ekledi. OPEC Genel Sekreteri, Rusya’nın etkisine rağmen, OPEC’teki karar alma sürecinin değişmediğini ve hala üye ülkelerin fikir birliğini yansıttığını söyledi.
Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak, Rusya ile Suudi Arabistan arasındaki herhangi bir anlaşmanın daha geniş bir piyasaya iyi sinyal gönderdiğini söyledi.Novak, “Rusya ve Suudi Arabistan, dünyanın en büyük üreticisi ve enerji kaynağı ihracatçısı, özellikle de petrol olduğunu, bu nedenle iki ulusumuzun piyasa durumu hakkında ortak bir anlayışa sahip olması çok önemli,” dedi. İran’ın Basra Körfezi’ndeki istikrarsızlığın nedeni olmadığını ve ülkeye yönelik yaptırımların yasadışı olduğunu da ifade etti.