
31 Ekim’de görev süresi dolacak olan Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Mario Draghi, hafta sonu Financial Times’a verdiği mülakatta daha fazla Euro entegrasyon çağrısını desteklediğini belirtmişti. Draghi aynı konuşmasında başka önemli noktalara da değindi.
İhtiyaç olması halinde enflasyonun desteklenmesi için daha fazla şey yapılabileceğini bildiren Draghi, AMB’nin bu konuda daha fazla imkana sahip olduğunu söyledi. Ayrıca 19 ülkenin üye olduğu Euro Bölgesi’nin hükümetlerinden bu çabayı mali harcamalarla desteklemeleri için yeniden talepte bulundu.
Faiz, varlık alımları ve geleceğe yönelik tüm araçların ayarlanmak için hazır bulunduğunu bildiren Draghi, AMB’nin fiyat istikrar hedefinde “simetrik” bir duruş sergilediğini ifade etti.Draghi, bir süredir kamu harcamalarının artırılmasının AMB’nin misyonuna büyük bir yardım sağlayacağı fikrindeydi ve son konuşmasında da yine aynı düşüncenin arkasında durduğunu açıkladı. Şu an para politikasındaki gevşek teşviğin maliye politikasından destek gelmemesi halinde bir süre daha devam edeceğini ve hükümetlerin harcama yapmamasıyla etkilerinin azalacağını bildirdi.
AMB Başkanı’nın bu açıklamaları hükümet bütçelerinin gevşetilmesine sıcak bakmayan Almanya gibi ekonomileri hoşnut etmeyecek gibi görünüyor. Öte yandan AMB’nin 12 Eylül’de gerçekleştirdiği son toplantısı, Draghi’nin yeniden parasal teşviği uygulamaya yönelmesiyle hayal kırıklığı yaşayan bazı yetkililerin karşıt görüşlerini ortaya çıkardı. Almanya, Fransa ve Hollanda’nın merkez bankası guvernörleri alınan önleme muhalif kalmayı tercih etti.
Geçtiğimiz hafta görev süresinin bitmesine 2 yıl varken ani bir şekilde görevinden istifa eden AMB İcra Kurulu Üyesi Sabine Lautenschlaeger, politika toplantısından hemen önce tahvil alım programlarının yenilenmesine karşıt görüşte olduğunu açıklamıştı.
Almanya kamuoyu ile arası limoni olan Draghi ise bu durumdan Bundesbank’ı suçlu gösterdi. Draghi’nin her şeye rağmen Euro’yu koruyucu davranmasıyla bir grup Alman hukukçu çareyi mahkemeye vermekte buldu.Alman gazetesi Bild, AMB’nin son teşvik paketini açıklamasından bir gün sonra Draghi için “tasarrufları emen bir vampir” benzetmesini kullandı. Draghi, uygulanan para politikalarının Euro Bölgesi ülkelerine izah edilmesini ulusal merkez bankalarının arasındaki iletişime dayandırdı. “Ne zaman Yönetim Konseyi’nin kararlarını ulusal seviyede destekledilerse, ülke seviyesinde kamuoyu görüşü de destekleyici yönde oldu” dedi.
Açıklamalarını sürdüren Draghi, aralarında Birleşik Krallık’ın da bulunduğu Euro Bölgesi’nin şu an karşı karşıya olduğu birtakım tehlikeyi anımsattı. Bölge ekonomisi için daha sıkı bir mali birliğe gereksinim olduğunu açıklayan Draghi, bu yerine getirilmediği takdirde Euro Bölgesi ekonomisinin kırılgan olmayı sürdüreceği konusunda uyardı.
Bu noktada dünya genelinde zayıflığa dikkat çeken Draghi, bu durumun güçlü bir birlik oluşturmaya engel olduğunu belirtti. Ortak bir Euro Bölgesi ekonomisine ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Fakat bu konudaki siyasi anlaşmazlıkların henüz sonuca bağlanmasının mümkün olmadığını, buna rağmen iyimser bir yaklaşım sergilediğini ifade etti.