
Haftanın ilk işlem gününde Türk varlıkları değer kaybetti. Borsa İstanbul 100 Endeksi (22 Nisan Pazartesi) %0.94 değer kaybetti. Gelişme siyasi taraftaki belirsizlik başlığında ele alındı. Diğer tarafta yükselen petrol fiyatları ise Türk enerji ithalatında maliyetleri yükselteceği ve enflasyon tarafına negatif yansıyacağından dolayı olumsuz karşılandı.
Başkan Donald Trump’ın bu kararı Türk varlıklarını negatif etkileyebilecek bir durumda. Öte yandan daha önce alınan kararlar Türk varlıkları üzerinde pozitif etkiler de göstermişti.
Bankacılık Endeksi Değer Kaybetti
Borsa İstanbul Bankacılık Endeksi (XBANK) haftanın ilk işlemlerinde %1.68 değer kaybetti. Endeks 2019 yılının başından bu yana ulaştığı tepe noktayı Mart ayının son günlerinde terkederek yine yıllık bazdaki en düşük seviyesine geriledi.
Endeks için 125 bin puan seviyesi önemli bir psikolojik direnç olarak karşımıza çıkıyor. 127.587 seviyesinde bulunan 100 günlük seviyenin altındaki performans ise görüntünün negatifliğine dair bir sinyal olarak okunabilir.
Endeksin 12 bileşeninden en fazla değer kazanımı DENIZ’de olurken hisse senedi günlük bazda %0.38 prim yaparak 15,75 TL/p’ye ulaştı. Diğer tarafta ise ALBRK %2.56 değer kaybetti ve en kötü performans sergileyen bankacılık hissesi oldu.
BIST Sanayi Endeksi XBANK’a Paralel Hareket Etti
Borsa İstanbul Sanayi Endeksi (XUSIN) %1.06 değer kaybı ile haftanın ilk işlem gününü negatif kapattı. Endeks son değişimi ile 114.646 seviyesine gerilemiş oldu. XUSIN için özellikle 115 bin seviyesi bir eşik anlamı taşıdığı için önem arz ediyor.
145 bileşeni bulunan XUSIN üzerinde IHGZT %6.8 değer kazanarak 1,10 TL/p’ye ulaştı. En yüksek kayıp ise CMENT’de gözlendi ve hisse günlük olarak %4.02 değer kaybetti.
Sanayi endeksi dünya genelindeki benzer endekslere paralel olacak şekilde ABD Çin ticaret geriliminden yüksek derecede payını aldı. Beklenen somut bir anlaşma bu durumu değiştirebilecek düzeyde ve beklentiler arasında yer alıyor.
Nisan Ayının Son Günleri Olumsuz Bir Tablo Çizebilir
Öncelikle ay boyunca birçok alanda yer verilen siyasi belirsizlikler Türk varlıklarında bir baskıya neden oluyor. Zaten belirsizlik dendi mi finansal piyasalarda akan sular durma evresine geçebiliyor. Buna rölatif yabancı yatırımcının da Türk piyasasından çıkışları kaçınılmaz olabiliyor.
Yabancı yatırımın çıkması piyasa üzerinde hacimleri düşürdüğü için küçük yatırımcı üzerinde de negatif bir etki görülmesine neden oluyor. Ani hareketlenmeden korkan küçük yatırımcı paniğe kapılarak hesapsız pozisyon kapatabiliyor.
Diğer yanda yabancı basında yer verilen TCMB’nin rezervlerine dair verilerinin gerçeği yansıtmadığı haberleri de varlıkların üzerindeki kara bulutlardan bir tanesi oluyor. Bu konuda yetkililerden beklenen açıklama ise baskıyı azaltabilir.