
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlandıran Trump, bir süredir gündemde olan ve değerlendirilen vergi konusuna değindi.
Konu üzerinde uzun zamandır konuştuklarını ve sermaye kazançlarını enflasyona endeksleyerek vergileri indirebileceklerini söyledi. Trump’ın bu açıklamalarının ardından ABD borsalarında işlem gören hisse senetlerinde düşüş oldu.
Dow Jones Endeksi, gün içerisinde 26.160,12 puana kadar tırmandıktan sonra kapanışı yüzde 0,66 ekside 25.962,44 puandan yaptı.Trump, hafta sonu Çin ile ticaret konusunda görüşmelerin oldukça iyi gittiğini fakat bir anlaşma için yeterince hazır olmadıklarını söyledi. Bu sözler hisse senetleri üzerinde pozitif etki yaratmış ve iki gündür yükseliş görülmüştü.
Ancak dün Beyaz Saray’da yaptığı açıklama hisselerdeki yükselişi durdurdu. S&P 500 Endeksi günü yüzde 0,79 düşüşle 2,900.51 puandan tamamladı. Gün içinde 8.010,58 puana kadar tırmanan Nasdaq Bileşik Endeksi ise kapanışta yüzde 0,68’lik düşüş sergileyerek 7.948,56 puana kadar geriledi.
Trump’ın endeksleme konusundaki açıklamaları, ABD ekonomisi için öngörülen resesyon endişesini daha da artırdı.Başkan Trump sermaye kazançlarının enflasyona endekslenip, vergilerin düşürülmesi kararını bizzat kendisinin verebileceğini aktardı. Böyle bir adımın herkesi memnun edeceğini söyledi. Fakat Vergi Vakfı, böyle bir adımın ekonomiyi destekleme konusunda çok da fazla etkisi olmayacağını düşünüyor.
Söz konusu açıklamalar ülke ekonomisi için gündeme gelen resesyon endişesinin ardından yapıldı. Öte yandan birçok ekonomist önümüzdeki bir yıl içerisinde resesyon ihtimalini %35 olarak görüyor. Pacific Investment Management Co. Küresel Kredilerden Sorumlu Baş Yatırım Yetkilisi Mark Kiesel ise para politikalarının sınırları olduğunu ve küresel ekonomide yavaşlama olduğunu belirterek, çok önemli riskler olduğunu söyledi.
Francisco FED Başkanı Mary Daly de ABD ekonomisi için yakın zamanda resesyon ihtimali görmeyen isimlerden oldu.Daly, dün yaptığı konuşmada, son dönemde açıklanan verilerin ekonomide bir ivme olduğunun göstergesi olduğunu, bu nedenle de resesyona yönelmiş görünmediğini aktardı. Ticaret belirsizliği ve küresel büyümedeki yavaşlama gibi önemli sorunların göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyen Daly, “Bu nedenle yakından izlediğim durum, piyasalardaki havanın verilerden ayrılarak resesyonun korkusunu kendi kendini besleyen bir hale getirip getirmemesi” ifadesine yer verdi.