
Yurt içi piyasalarda haftanın son işlem gününde oldukça yoğun bir veri gündemi hakim. Saat 10:00’da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Şubat ayı beklenti anketi ile ödemeler dengesini açıklayacak.
Türkiye İstatistik Kurumu ise sanayi üretimi ve perakende satış endekslerini paylaşacak. Yoğun veri trafiği öncesi döviz kurları güne sakin başladı.
Cuma gününe yatay başlayan dolar kuru saat 09:07’de 7,03 TL’den işlem görüyor.
Perşembe günü 7,02’den kapanan kur gün içerisinde 7 TL sınırına dayanarak Ağustos ayından bu yana en düşük seviyeye indi. Türk iirası haftalık bazda ABD doları karşısında %1,45 oranında değer kazandı.
Ekonomi yönetiminin son aylarda aldığı kararlar ve Merkez Bankası’nın sıkı para politikası duruşunun korunacağını belirtmesi ülkenin CDS risk priminin de gerilemesini sağladı. Şu anda beş yıllık CDS risk pirimi 288 puanda seyrediyor.
Analistler 7,00 psikolojik direncinin altına inmesi halinde kurda sırasıyla 6,98 – 6,96 – 6,94 – 6,85 seviyelerinin gündeme geleceğini belirtiyor. Fakat 7,08 üstünde dört saatlik kapanışlarda 7,10 – 7,20 – 7,33 bariyerlerine doğru bir çıkış olabileceğine dikkat çekiliyor.
Euro kuru ise şu dakikalarda %0,02 sınırlı düşüşle 8,53 TL’den işlem görüyor.
Perşembe günkü işlemlerde 8,58’in üzerine çıkan kur kapanışı 8,53’ten yaptı. Küresel piyasalarda gece saatlerinde 8,50’ye gerileyen Euro bu sabah hafif yukarı yönde açılarak 8,5430’a yükseldi. Türk lirası şu dakikalarda Euro karşısında en fazla değer kazanan ikinci gelişen ülke para birimi konumunda.
GCM Yatırım analistleri 8,55 – 8,60 bölgesi altında kaldığı sürece düşüş isteğinin devam edeceğini aktarıyor. Kurda 8,49 ve 8,51 aralığı, destek 8,55 ve 8,56 aralığı direnç seviyeleri olarak izleniyor.
Ekonomist Ali Ağaoğlu ve gazeteci Hakan Güldağ döviz kurlarındaki durum değerlendirmesinde, aşağı yönlü risklere değindi.Bilindiği gibi dolar 6 Kasım’da 8,58 ile tarihinin en üst noktasına ulaştı. Aynı dönemde Euro 10,21, sterlin ise 11,21 ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Fakat sonrasında üst üste gelen faiz artırımı ve piyasaya verilen güven mesajı döviz kurlarında sert bir geri çekilme sağladı.
Ali Ağaoğlu ile Hakan Güldağ söz konusu durumu ele alırken kurlarda yaşanan oynaklığın yukarı yönde olduğu kadar aşağı yönlü durumlarda da piyasalara zarar verebileceğini belirtti. Bu doğrultuda istikrarın önemine değinilirken bunu sağlamak için Merkez Bankası’na büyük görev düştüğü aktarıldı.
İstikrar sağlanmasının başta ihracat ve ithalatçılar olmak üzere dövizle iş yapan her kesimin tahminlerini ve bütçelerini buna göre ayarlayabilmeleri açısından önemli olduğu ifade edildi.
Kurun düşmesinin altında birçok sebep yattığını fakat en önemlisinin faizlerin %17’ye çıkarılması olduğunu söyleyen Ağaoğlu, piyasalarda artan güven ortamına da değindi. Güvenin yeniden sağlanmasının kurların hızını kesse de TL’ye geçişi tam anlamıyla desteklemediğini aktardı.