Dünyanın En Güzel 10 Mağarası

Doğaya hayran insanları, doğal güzellikler kadar hiç bir şey mutu edemez. İnsanların en çok rastladığı doğa harikaları dağlar, okyanus ya da nehirlerdir. Bu doğa harikalarının örneklerini çoğaltmak fazlasıyla mümkün. Görsel güzelliğin bir de saklı kalmış yanı var, mağaralar.

İnsanların bilinmeyene olan merakı mağaralarda da kendini gösterdi. Son yıllarda gezginlerin mağaralara olan ilgisi artıyor. Tabi bununla birlikte ne kadar merak etseler de mağaraları ziyaret edemeyenler de yok değil. Klostrofobisi olanlar kapalı alanları sevmeyebilir. Ayrıca bazı insanlar karanlıktan ve doğal ışık eksikliğinden korkabilir. Mağaralarda ayrıca yarasalar, sıçanlar ve Cadılar Bayramını anımsatan ürpertici görselliğin de sizi beklediğini unutmayın.

Son zamanlarda popüler turistik yerlerde ve en ücra köşelerde çok sayıda mağara keşfedildi. Binlerce, hatta milyonlarca yıllık mağaralar ancak son zamanlarda keşfedilebilmiştir. Bazı mağaralara ulaşmak için engebeli arazilerden, coşkulu sulardan geçmeniz gerekiyor. Ancak mükemmel manzaraya uğraştığınızda her şeye değeceğini göreceksiniz.

İşte sizin için derlediğimiz birbirinden özel, dünyanın en güzel 10 mağarası:

10 Algarve Mağarası – Portekiz

Güney Portekiz Algarve bölgesi kıyı alanı olduğundan, suya yakın yerlerde aşınan kayalar sahil boyunca görülmektedir. Lagos yakınındaki bu mağaraya ise sadece suyoluyla erişilebilir ancak kesinlikle yaptığınız yolculuğa değecektir.

Mağara, oldukça görkemlidir ve film setinden dışarı fırlamış gibi görünmektedir. Mağaranın yılda 10 milyon ziyaretçiye ev sahipliği yapması hiç de şaşırtıcı görünmüyor.

9 Glowworm Mağaraları – Yeni Zelanda

Glowworms yani ateş böceği, adını gerçekten çok iyi yansıtıyor. Mağara, sadece geceleri görülen, kümelenmiş şekilde duran, benzersiz bir ışık yayan ateş böceklerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu böcekler Waitomo’daki Yeni Zelanda Glowworm Mağaralarını görülmeye değer hale getiriyor.

Mağaralar, korunması ve bakımı için bir Bilimsel Danışma Grubu tarafından gözetim altına alınmıştır. Gösterilen büyük özen sayesinde, gruplar için popüler turistik bir yer haline geldi. Rehberli tur, duvarlarda ve tavanlarda minik glowwormların olduğu yeraltı nehrinden sakin tekne yolculuğu ile geçince son buluyor.

8 Tham Lod Mağarası – Tayland

Nam Lang Nehri’nin berrak sularında bulunan muhteşem Tham Lod Mağarası, Tayland’ın kuzey bölgesinde yer alır. Korku sevenler için mağara da yarasalar, karasağanlar bulunmaktadır. Ayrıca, büyük olasılıkla binlerce yıl öncesine ait olan Lawa aşiret kalıntılarından bazı tabutlar da mağara duvarlarında bulunmuştur. Ama bu tüyler ürpertici yanını bir kenara bırakırsak mağara, tekne yolculuğu için vazgeçilmez yerler arasındadır.

7 Kyaut Sae Mağarası – Myanmar

Bu listedeki mağaraların hepsi ihtişamıyla şüphesiz eşit görünüyor. Efsaneye göre büyüleyici Kyaut Sae Mağarası, Myanmar Asya Krallığı’na aitti. Daha sonra 13. Yüzyılda Moğollar mağarayı saklanma yeri olarak kullandı.

Budist tapınağı, mağaranın girişinde duruyor ve bugün mağara, rahipler için bir meditasyon vazifesi görüyor. Birçok turist için bu mağarayı tercih etme nedenleri içinde kutsak tapınaklar olmasından kaynaklanıyor.

6 Reed Flute Mağarası – Çin

Çin’in turistlere açık ve erişilebilir olan Şangay, Pekin, Guangzhou gibi büyük şehirleri vardır. Bunların yanında, Çin’in geniş arazilerini seyretmek için birçok yüksek nokta mevcuttur. Büyük şehirler dışında ziyaretçilere hitap eden bir güzellik de Guilin Reed Flute Mağarası’dır. Gökkuşağı renklerindeki doğal kireçtaşlarıyla donanmış mağara, 180 milyon yıldan daha eskidir. Fakat son 1.200 yıldır tanınmaktadır. Mağaranın eşsizliğini daha net görebilmek için renkli aydınlatmalar mağaranın içine monte edilmiştir.

5 Geyik Mağarası – Borneo/Malezya

Borneo; Malezya, Brunei ve Endonezya’ya bölünmüş olduğundan dünyanın en eşsiz adalardan biridir. Malezya kısmında ve Gunung Mulu Milli Parkı içinde yer alan Geyik Mağarası oldukça ihtişamlıdır. Adının Geyik Mağarası olmasının nedeni ise içindeki tuzlu kayaları yalamak için mağaraya geyiklerin sürekli girmesidir. Turistler mağaraya milli park yoluyla erişilebiliyor. Mağara etrafında benzersiz kaya oluşumlarını görebilirsiniz fakat bunun için yanınıza bir el feneri almayı unutmayın.

4 Mermer Mağarası – Rio Tranquilo/Brezilya

Tranquilo ağzında “sakin nehir” anlamına gelen şehirde, anlamına yakışan bir mağara keşfedildi. Mermer mağara, masmavi suyuyla huzurlu bir ortam sağlar. Mermer duvarları Andes dağ duvarlarına karşı yıkanmadan oluşan kalsiyum karbonat ile oluşmuştur. Bu doğal süreç yaklaşık 6.000 yılda tamamlanmıştır. Konuklar, mavi renkteki doğal mermer mağaranın içinde 30 dakikalık bir tekne yolculuğu yapabilir.

3 Fingal Mağarası – İskoçya

İlk bakışta mağaranın içindeki taşlar ürkütücü mezarlıkları andırıyor. Alıştıktan sonra Fingal Mağarası’nın aslında görmeye değer bir yer olacağı keşfediliyor. İskoçya’da Staffa ıssız adasında bulunan deniz mağarasının blok desenleri, lav akışı ile bazaltın karışımı sonucunda oluşmuştur.

Sadece sütunlar ürpertici görünmüyor, aynı zamanda mağaranın dışındaki dalgaların yankı sesi ve içinin akustiği de oldukça ürkütücü gelebiliyor. Soğuk aylarda adayı ziyaret etmek zor olabilir, bu yüzden mağarayı görmek için en iyi zaman nisan ve eylül ayları arasıdır.

2 Skocjan Mağaraları – Slovenya

Doğu Avrupa ülkesi Slovenya; Everest dağı, Büyük Kanyon ve Büyük Set Resifi gibi birçok doğa harikasına ev sahipliği yapıyor. Skocjan Mağaraları, mağaranın içine yeşil renk yayan farklı türde kireç taşlarından oluşmuştur. Mağaranın havası daha temiz ve taze olduğundan, mağaraya kışın gidilmesi öneriliyor. Nefes kesen mağaralar, UNESCO Dünya Miras Listesinde olmaya hak kazanmıştır.

1 Kırlangıçlar Mağarası – Aquismon/Meksika

Meksika’da Kırlangıçlar Mağarasını benzersiz kılan şeylerden biri yaklaşık 333 metre derinliğindeki açık hava, çukur mağara olmasıdır. Mağara, dünyadaki en geniş ve 11. en derin mağara olma özelliğine sahip. Mağaraya güneş vurduğunda, renkli binlerce kireç taşı inanılmaz manzara sunar. Mağarayı keşfetmek için aşağıya ip yardımıyla sarkabilir ve eşsiz bir deneyim için mağaranın açık olan üstünden atlayış yapabilirsiniz.

Türkiye’de de sayısız örneklerine rastlayacağımız, irili ufaklı bir çok mağara vardır. Özellikle İç Anadolu bölgesinde bulunan Ürgüp Yöresi bu yerlere güzel bir örnektir. Akdeniz gezisinde görme şansı elde ettiğim Karain mağarasının duvarlarındaki resimler beni oldukça etkilemişti. M.Ö yaşayan insanlara ait olduğu düşüncesi, insanda farklı duyguların uyanmasına sebep oluyor. Yaptığınız gezilerde sizi bu şekilde etkileyen bir yer var mı?