Yapılan araştırmalara göre insanların 3’te 2’si hayatları boyunca en az bir kere dejavu oluyor. Yani o anda yaşadığı olayı daha önceden yaşamış gibi hissediyor. İlk kez gittiğinden emin olduğu bir yeri daha önceden görmüş olmak, başına gelen bir olayı yeniden yaşıyormuşçasına “ikinci kez oldu” demek gibi. Eminim, siz de benzer durumlar yaşamışsınızdır. “Aaa, ben bu anı yaşamıştım, böyle olacağını biliyordum, sanki buraya daha önce de geldim” gibi cümleler kurmuş, fazlasıyla şaşırmış belki biraz da korkmuşsunuzdur.
Sonuçta; bu nedenini bilmeyenler için sıra dışı ve tedirgin edici bir olay. O halde, aşağıda dejavunun ne demek olduğundan başlayalım, nedeni, nasılı, bilimsel açıklaması ve İslam’daki yeri ile devam ederek merak edilen kavram hakkındaki bilinmeyenleri öğrenelim.
Dejavu Nedir?
Fransızca’da “daha önce görüldü” anlamına gelen dejavu kısaca; yaşanılan bir olayı önceden yaşamışlık hissi olarak tanımlanabilir. En çok 15 ila 25 yaşları arasındaki kişiler arasında görüldüğü saptanan bu his üzerine yapılan çok farklı yorumlar bulunmaktadır. Mesela; kimilerine göre dejavu, insanın astral seyahat sırasında edindiği deneyimleri uyanıkken yeniden deneyimlemesi sonucu oluşur. Kimilerine göre ise bu olgu, spiritüel ve spiritüalizm ile ilgili olan reenkarnasyon kavramından kaynaklanmaktadır.
Bilimin dejavu hususundaki görüşü ise tamamen farklıdır. Yapılan çeşitli araştırmalara göre, dejavu beynin işleyişindeki küçük bir anomaliden kaynaklanmaktadır ve bu duygunun ara ara yaşanması gayet normaldir. Ama kişinin sık sık dejavu hissine kapılması bir rahatsızlığın işaretçisi sayılmaktadır. Ama dilerseniz, kafa karışıklığı yaratmadan bu konuları teker teker alt başlıklarımızda ele alalım.
Dejavu Nasıl ve Neden Olur?
İlk kez 1876’da Fransız Fizikçi Emile Boiraç tarafından kullanılan dejavu kavramı, bilim literatüründe ise 1928’de Edward Titchener’in Bir Psikoloji Kitabı isimli eserinde tanımlanmıştır. Dr. Titchener’e göre beyin, deneyime yönelik kesin bir algı üretmeden önce kısmi bir algı yaratmakta, bu kısmi algı da dejavu hissinin yaşanmasına neden olmaktadır. Dejavunun neden ve nasıl oluştuğu konusuna gelmeden önce belirtmek istediğim bir diğer şey de bu olgunun iki farklı şekilde gerçekleşebildiğidir. Birincisi, daha önce yaşanmayan bir hissin anımsanması anlamına gelen dejavizite, ikincisi ise daha önce gidilmemiş bir yere gitme hissi anlamına gelen dejasentidir.
Nasılı ve nedeni üzerine farklı farklı yorumlar yapılan dejavu üzerine yapılan bilimsel araştırmalar, bu hissin beynin sağ ve sol lobu arasında yaşanan küçük bir zaman farkından kaynaklandığını göstermektedir. Ayrıca sık sık dejavu yaşayanların, şizofreni, anksiyete gibi rahatsızlıklarla ilişkili olabileceği saptanmıştır. Dejavunun bir hastalık ile yakından ilgili olduğu düşünülen en olası rahatsızlık ise dejavu olmuştur. Bilimin dışına çıkınca ise karşımıza paralel evren gibi sonuçlar çıkıyor. Mesela; Sicim Teorisi’ne göre insanların algılayamadığı paralel evrenler bulunuyor ve bu evrenlerde başka benliklerimiz var. Dejavu da işte bu evrenlerin yansımalarının bir nevi tekrarı olarak yaşanıyor.
Dejavunun Bilimsel Açıklaması
Beynin sağ lobu ile sol lobunun çok küçük bir zaman farkıyla çalışması sonucunda dejavu hissi yaşanıyor. Daha açık söylemek gerekirse, beynin bir tarafı olayı diğer tarafa kıyasla daha geç algıladığı için, daha önce yaşamış gibi hissediyor. Sinir aksonlarındaki aksamadan kaynaklanan bu durumu, hafıza sistemindeki zamansal uyumsuzluk ile de açıklayabiliriz.
Kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe bilgi aktarımı sırasında yaşanan bir bozukluğun sebep olduğu dejavu, aynı anı tekrar yaşama hissi ile sonuçlanır. Daha çok 15 ila 25 yaş arası bireylerde yaşanan dejavu, şizofreni, anksiyete ve epilepsi rahatsızlığı olanlarda daha sık görülmektedir. Ayrıca bu duygunun Alzheimer hastalığının erken tanısında faydalı olabileceği görüşleri de bulunmaktadır. Fakat bu teori henüz doğrulanamamıştır.
İlginizi Çekebilir :
Dejavu hakkında bu kadar konuşmuşken bir de kavramın İslam’daki yerinden bahsedelim. Reenkarnasyonun kabul edilmediği İslam’da dejavu konusu, ruhların daha önce yaratıldığıyla açıklanmaktadır. Ayrıca bir hadiste, ruhların toplanmış cemaatler gibi oldukları ve onlardan önceden birbirleriyle tanışanların iyi anlaşırlarken diğerlerinin ise anlaşamayacakları belirtilmiştir. Kısaca, dejavunun dinle ilişkisini de incelediğimize göre yazıyı nihayete erdiriyor ve yorumlarınızı bekliyoruz.
İnanamyyorum yaa garcekdande bu soylediklerinin hepsi bande bir bir oluyor acykjasy biraz korkmadymda diyemiyjam
Ben adım Semih Taylan işitme engelliyim yazarak anlaşabilir miyim ben acil iletmek istiyorum yardım olabilir misiniz , ben dejavu çok sıkıcı geçen yollar yaşiyorum renkler ve insanlar tanıyorum aynı görüyorum beyin film geri gidiş dönüşecek acil yardım olun lütfen
Bilimdisi konulardan bahsederken sicim teorisine atıfta bulunulmuş. Bir yanlışı düzeltmek istiyorum. Sicim teorisi bilimsel tabanlı bir fizik teorisidir. Matematiksel olarak ispatlanmış, Einstein’in genel görelilik teorisi ile kuantum mekanigini biraraya getiren bir teoridir. Ancak deneysel olarak henüz ispatlanmış bir teori değildir.