Rusya, dünyanın yüzölçümü en büyük ülkesidir. Sahip olduğu yer altı zenginlikleri, dünyaya damga vuran siyasi devrimleri ile bilinir. Peki ya dünyanın en küçük ülkeleri? Siyasi etkinlikleri fazla olmadığı için onları medya önünde görmek çok da olası değildir. Fakat bu küçük ülkeler aslında dünyanın en rahat yaşama koşullarına sahip bölgelerini oluşturmaktadır.
Küçük ülkelerden bazıları, uluslararası başlıkların altında yer almadıkları ve dikkat çekmedikleri için dünyadaki pek çok insan tarafından bilinmiyorlar. Özellikle Avrupa topraklarındaki mikro devletler, milli zenginliğin çok küçük bir nüfusa bölünmüş olmasından oldukça rahat olan yaşam standartları ile bilinir. Bu küçük ülkeler kendilerine özgü durumlarını korurken, Avrupa Birliği’nin politik ve sosyal imkanlarından da yararlanıyorlar. Sizler için hazırladığımız listede, satın alma gücü kriterlerine göre düzeltilmiş, Avrupa’daki en zengin 10 mikro devlete ve GSYİH’larına göz atacağız.
İşte karşınızda en zengin 10 küçük Avrupa ülkesi:
10 Vatikan
Değişken Olduğu İçin Bilinmiyor
Vatikan, yüz ölçümü bakımından dünyanın en küçük ülkesidir ve aynı zamanda en önemli ülkelerinden biridir. Vatikan, İtalya’da bir kara ülkesi. Ayrıca, dünya çapında Katolikliğe ev sahipliği yapar. Papa’nın ikamet ettiği yer, Katolikler arasında dünyanın en kutsal yerlerinden biri olarak kabul ediliyor. Vatikan’ın zenginliğini tam olarak belirlemek zordur. Ülke aslında 839 kişilik bir nüfusa sahip. Vatikan ekonomisi tüm dünya Katoliklerinden oluşan bağışlara ve turist satışlarına dayanmaktadır.
9 San Marino
1.365 Milyar Dolar
San Marino İtalya’da bulunan ve denize kıyısı olmayan mikro bir ülkedir. San Marino ekonomisi dünya kamuoyunda son derece istikrarlı ve başarılı olarak kabul edilir. San Marino 61.2 kilometrekare alan üzerinde, 32.576 nüfusa sahiptir. Ülkenin gelişen finansal kaynakları ve turizm sektörü, ülkedeki doğal kaynakların eksikliğini tamamlıyor gibi duruyor.
8 Andorra
3.163 Milyar Dolar
Andorra Prensliği bir başka denize kıyısı olmayan mikro Avrupa ülkesidir. Mevcut haliyle 1278 yılında kurulan Andora, İspanya ve Fransa’nın arasında, Güneybatı Avrupa’da kurulan ve 988 yıl kadar geçmişe uzanan bir özelliğe sahiptir.
Katalanca konuşan Andorralılar, Avrupa Birliği’nin bir parçası olmasa da resmi para birimi olarak euro kullanıyor. Andorra ekonomisi daha çok turizme dayanır. Andorra, 2012 yılında 3.163 milyar dolar GSYİH’a sahipti.
7 Monako
5.748 Milyar Dolar
Monako Prensliği Avrupa’daki varlıklı ailelerin tarihi ile iç içedir. Monako monarşi ile yönetilir ve Prens Albert II oldukça fazla üstünlüğe sahiptir. Prensin ailesi, Grimaldi Sarayı’nda 1297 yılından bu yana Monaco’yu yönetmektedir.
Dünyaca ünlü Monte Carlo Casino’nun 1858 yılındaki açılışı dünyada büyük yankı bulmuştu. Bu gazino, Monako’yu bir vergi cenneti haline getirdi. Ülkede ekonomi ağırlıklı olarak bankacılık ve turizm üzerine odaklıdır.
6 Lihtenştayn
5.8 Milyar Dolar
İsviçre ve Avusturya arasında bulunan Lihtenştayn, turizm ve bankacılıkta uzmanlaşmış bir ekonomiye sahip küçük bir ülkedir. Alp dağlarına olan konumu Lihtenştayn’ı, kayak gibi kış turizm aktiviteleri için popüler bir hedef haline getirdi. Ayrıca nispeten düşük vergi oranları ve rahat bankacılık yasaları ile Avrupalılar için bir vergi cenneti olmuştur.
5 Karadağ
7.34 Milyar Dolar
Karadağ, 625.266 nüfusuyla bu listedeki en büyük ulustur. Karadağ bağımsızlığını, Sırbistan’dan 2006 yılında elde eden genç bir devlet. Ülke, bağımsızlığından bu yana modern bir ulus olarak sürekli gelişiyor.
Ülke; altyapı geliştirme, piyasa ekonomisinden hizmet ekonomisine geçiş ve turizm endüstrisinin gelişimi gibi yenilikler yapmaktadır. Karadağ’a genellikle Balkanlar’daki şehirleri ziyaret etmek için turistler geliyor. Karadağ’ın AB’ye girişi şuanda onay beklemektedir.
4 Malta
11.14 Milyar Dolar
Malta, ne Avrupalı ne de Afrikalı olabilen oldukça farklı bir ülkedir. Ada ülkesi, Libya’nın kuzeyinde, Tunus’un doğusunda, İtalya’nın güneyinde ve Akdeniz’in ortasında yer alan bir topluluk.
Adanın stratejik konumu yüzünden ülkeyi, Avrupa ve Arap dünyası tarih boyunca tekrar tekrar istila etti. Malta ekonomisinin çoğunluğu turizm ve bankacılığa dayanmaktadır. Ama ekonomi, son yıllarda film üretimi ve petrol arama gibi diğer sektörler ile de çeşitlenmiştir.
3 İzlanda
12.831 Milyar Dolar
İzlanda’nın bu listeye dahil olması bazı insanları şaşırtabilir, ancak Karadağ’ın yarısından biraz fazla 325.671 kişi sayısı ile küçük bir nüfusa sahiptir. İzlanda, Avrupa ve Kuzey Amerika arasında, Kuzey Atlantik ve Arktik okyanusları arasında yer alan bir ülkedir. Ancak ülkenin Avrupa topraklarında da ayrı bir eki vardır.
İzlanda ekonomisi, doğal kaynakların ihracına dayanmaktadır. Ayrıca İzlanda 2008 öncesinde, dünyanın en önemli bankacılık ve finansal hizmetler merkezlerinden biri olma yolunda gidiyordu. 2008 mali çöküşü İzlanda bankacılık sektörünü yıktı. Fakat ekonomi her şeye rağmen yeniden canlanmaya başlıyor.
2 Kıbrıs
22.271 Milyar Dolar
Kıbrıs, Malta gibi Akdeniz’de bulunan bir ada ülkesidir. Güneyimizdeki ada ülkesi, Suriye ve Lübnan’ın batısında, İsrail ve Mısır’ın kuzeyinde ve Yunanistan’ın doğusunda yer almaktadır.
Kıbrıs çok farklı kültürler ile harmanlansa da kendine özgü kültürünü de geliştirmiştir. 2012-2013 Kıbrıs bankacılık krizi finansal sektörünün itibarına zarar verse de yakın gelecekte her şeyin düzeleceği ile ilgili işaretler veriyor.
1 Lüksemburg
44.225 Milyar Dolar
Lüksemburg; Fransa, Almanya ve Belçika arasında yer alan Orta Avrupa devletidir. Lüksemburg, dünyada kalan son büyük düşesin toprakları ve Avrupa’nın en huzur verici ülkelerinden biri olarak varlığını sürdürüyor. Lüksemburg, Katar’dan sonra GSYİH olarak dünyanın ikinci en iyi ekonomisine sahiptir.
Nispeten küçük bir nüfusa sahip ülke 44.225 milyar dolar gibi bir GSYİH toplamayı başardı. Lüksemburg çeşitlendirilmiş bir ekonomiye sahiptir ancak geleneksel olarak güçlü üretim ve finans sektörleri ekonominin yükünü çeker. Ülke son zamanlarda veri merkezleri ve diğer internet tabanlı şirketler için bir hedef olmayı da başardı.
İstanbul’dan 10 kat daha küçük olan Avrupa ülkeleri oldukça gelişmiş yaşam standartları ile dünyaya kendilerini tanıtıyorlar. Ben şahsen Monako’yu görmeyi isterdim, peki ya sizin tercihiniz?