John F. Kennedy denildiğinde aklınıza ilk olarak neler geliyor? Soru işaretleriyle dolu bir suikasta kurban gitmiş genç ABD başkanı! Vurulma anıyla herkesi derinden sarsan olayın kurbanı! İzlediği akıllıca politikalarla ilk Katolik başkan olmayı başarmış isim! Ama en çok da üstü açık arabasında, arkada eşiyle otururken ilk önce boynundan, sonra da kafasından vurularak öldürülen ve vurulma anıyla hafızalara kazınan 46 yaşındaki politikacı, değil mi?
Evet, John F. Kennedy ile ilgili en bilindik konunun, ünlü başkanın suikastı olduğunu biliyorum. Yani bütün dünya onu, yıllardır konuşulan ve üzerine sayısız komplo teorisi üretilmiş olan suikastı ile hatırlamaktadır. Fakat inanın bana JFK, hakkında çok daha fazla şey bilinmesi gereken bir kişilik olmuştur.
John F. Kennedy Kimdir? Kısaca Bilgi
John F. Kennedy kimdir sorusuna verilebilecek en basit cevap, genç yaşta siyasete atılıp kısa süre içerisinde güç kazanarak ABD başkanı olan ünlü kişiliktir, olabilir. Ya da sadece 46 yaşındayken; 22 Kasım 1963 tarihinde onlarca kişinin gözleri önünde vurularak öldürülen isimdir de diyebiliriz. Evet, bu soruya benzer cevaplar verilebilir.
Peki, sahiden John F. Kennedy kimdir? Nasıl bir hayat sürmüş, nasıl bir ailede büyümüş ve politikaya nasıl atılmıştır? İşte tüm bu soruların cevaplarını, aşağıda ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Çünkü JFK yalnızca uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden ABD başkanı olarak bilinmemelidir. O zaman gelin; en genç ABD başkanı olarak tarihe geçen Kennedy’nin hayatı hakkında öğrenilmesi gerekenleri bir bir incelemeye başlayalım.
John F. Kennedy’nin Hayatı
Ölümünün üzerinden onlarca yıl geçmiş olmasına rağmen, hala konuşulan isimlerden biri olan John F. Kennedy’nin hayat öyküsü 20 Ocak 1961’de başlamıştır. İleride ABD’nin en ünlü devlet başkanlarından bir tanesi olacak John F. Kennedy, 29 Mayıs 1917’de Brooklyn, Massachusetts’de Katolik İrlandalı bir ailenin 9 çocuğunun ikincisi olarak dünyaya gelmiştir. Anne ve babasının isimleri, Joseph Patrick Kennedy ile Rose Elizabeth Fitzgerald’dır. Kalabalık bir ailede büyüyen Kennedy, kardeşler arasında rekabetin olduğu bir ortamda yetişmiştir.
Katolik öğretilere göre yetiştirilen John F. Kennedy, 1938 yılında altı aylığına Londra büyükelçiliği yapan babasının yanında sekreter olarak çalışmıştır. 1940 yılında Harvard Üniversitesi’nden mezun olmuş ve aynı yıl hazırladığı “Why England Slept” isimli teziyle büyük ilgi görmüştür. Ülkenin savaşa girmesiyle birlikte John, orduya katılmıştır. 1941’de ABD Deniz Kuvvetleri’nde komutanlık yapmaya başlamış, 1943’te PT – 109 (Patrol Torpedo) ve PT – 59 isimli gemileri komuta etmiştir. Daha sonra bir Japon gemisinin saldırısıyla karşılaşmış, ağır yara almış ama mürettebatını kurtarmayı başarmıştı.
John F. Keneddy’nin Çocukluğu;
Gösterdiği kahramanlıktan ötürü madalya alan John, 1945 yılında terhis olmuştur. Aslında gazetecilik ve akademik alanda kariyer gibi hayalleri olan JFK bu arzularını gerçeğe dönüştürememiştir. Çünkü babasının siyasetle uğraşması için yetiştirdiği abisi Joe Kennedy 1944’te savaşta yaşamını yitirmiş ve başta Joseph Patrick Kennedy olmak üzere ailenin beklentilerini karşılama görevi John’a düşmüştür.
Terhis olduktan 1 sene sonra Massachusetts eyaleti 11. seçim bölgesinden Demokrat Parti’nin adayı olarak siyasete atılmış ve 29 yaşında ezici bir çoğunlukla rakibini alt ederek ABD Kongresi’nin üyesi olmuştur. 1948 ve 1950’deki seçimleri de kazanarak ABD Temsilciler Meclisi’nde, 47’den 53’e kadar 6 yıl boyunca 3 dönem görev yapmıştır. Görevde olduğu süre içerisinde, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, kiraların düşürülmesi, ücretlerin yükseltilmesi, sosyal hizmetlerin düzenlenmesi gibi konuları savunmuştur.
John F. Kennedy Gençlik Dönemi;
1952 yılında, ABD’nin 26. başkanı Theodore Roosevelt’le uzun yıllar arkadaşlık yapmış olan Henry Cabot Lodge’ye rakip olmuş ve Senato seçimlerine katılmıştır. Ailesinin de desteklediği kampanya, gönüllü katılımcılarla birlikte epey dikkat çekmiştir. Ve Kennedy, açık ara farkla Massachusetts’in senatörü olmuştur. 1953 yılında, sonradan dünyaca ünlü stil ikonlarından biri olarak anılacak Jacqueline Lee Bouvier (Jackie Kennedy, Jackie Onassis) ile evlenmiştir.
1956 yılında anne-baba olan JFK ve Jackie’nin ilk kızları Arabella Kennedy sadece 7 ay yaşamış, bir sene sonra Caroline ismini verdikleri ikinci kızları dünyaya gelmiştir. 1960 yılında ise babasının ismini alan John. F. Kennedy Jr. dünyaya gelmiş, 3 sene sonra yeniden anne-baba olan çiftin son çocukları Patrick Bouvier Kennedy ise sadece 2 gün hayatta kalmıştır.
John F. Kennedy Harvard Mezuniyeti;
Senatörlük yaptığı dönem boyunca, halkın isteklerini dinleme konusunda hassas davranan politikacı, bu özelliği ile insanların takdirini kazanmıştır. Ayrıca bürosunu her daim halka açık tutarak da iyiden iyiye güç kazanmıştır. St. Lawrence Suyolu’nun açılışını desteklemesi, ABD Başkanı Eisenhower’ın karşılıklı ticaret anlaşmalarına onay veren tek senatör olması, Joseph R. McCarthy’nin yanında fazla durmaması ile dikkat çekmiştir.
Yine aynı dönemlerde McCarthy’nin mahkum edilmesi için yapılacak oylamaya katılamamış, belindeki rahatsızlıktan dolayı vermesi beklenen olumlu onayı verememiştir. Çünkü rahatsızlığı dolayısıyla ameliyat olmuş ve aylarca istirahat etmek durumunda kalmıştır. Hatta bu süre zarfında, babasına ait olan Palm Beach’de bulunan evde kalmış, dinlenerek geçirdiği 6 ay içinde Profiles in Courage (Cesaret ve Fazilet Mücadelesi) isimli bir kitap yazmıştır. Eseriyle 1957 yılında Pulitzer Ödülü’ne layık görülmüştür.
John F. Kennedy’nin Düğünü;
Görev ine dönmesinin ardından çalışmalarına kaldığı yerden devam eden Kennedy, her geçen gün biraz daha güç kazanmıştır. 1956 yılında başkan adaylığına seçilmek üzereyken, milyonlarca kişinin izlediği bir programa çıkmış ve adaylıktan çekildiğini açıklamıştır. Ve bu konuşmasıyla, ülkenin en ünlü politik isimlerinden biri haline gelmiştir. Kısacası; Kennedy attığı son dakika golüyle gerçekten akıllıca bir politika izlemiştir.
Zamanla eşi ile gazete ve dergilerde boy göstermeye başlamış, popülaritesini ileride katılacağı başkanlık seçimleri için arttırmıştır. 1960 yılının Ocak ayında ise başkanlık seçimlerine katılacağını açıklamıştır. Ve 8 Kasım 1960’de Richard M. Nixon’dan daha çok oy alarak, 43 yaşında ABD tarihinin (42 yaşında başkanlığa seçilen Theodore Roosevelt’ten sonra) en genç ve aynı zamanda ilk Katolik başkanı olmuştur.
John F. Kennedy ile Eşi Jacqueline Lee Bouvier;
20 Ocak 1961’de başkanlık yemin töreninde konuşma yapan JFK, halkı yoksulluk, zorbalık, hastalık ve savaşa karşı mücadele etmeye çağırmış, coşkuyla karşılanmıştır. Başkanlığı süresinde ilk başarısızlığını Domuzlar Körfezi Harekatı (ABD ile sürgündeki Kübalıların Fidel Castro rejimini yıkmak için gerçekleştirdikleri işgal girişimi) olarak bilinen çıkarmada yaşamış ve bütün sorumluluğu tek başına üstlenmiştir. Kennedy’nin başkanlık döneminde yaşanan olaylardan diğer birkaç tanesi ise Küba Füze Krizi, Apollo Projesi ve Berlin Duvarı’nın inşası olmuştur.
Bunlara ek olarak; JFK, siyahların haklarını savunmuş ve bir Nelson Mandela kadar olmasa da ırk ayrımcılığını ortadan kaldıracak bir yasa önerisinde bulunmuştur. Ekonomiyi de iyileştirmeye çalışan genç başkan, yaptığı değişikliklerle tüketim harcamalarında ve bireysel yatırımlara ilerleme yaşanmasını sağlamıştır.
John F. Kennedy’nin Suikasta Uğramadan Önceki Dakikaları;
Belki de ülke için daha çok şey yapabilecekken, 22 Kasım 1963’te bir suikast sonucu hayatını yitirmiştir. Ve bu kanlı olay; üzerinden yıllar geçmesine rağmen, tıpkı Abraham Lincoln gibi JFK’yi de suikastıyla akıllarda kalan ABD başkanlarından biri yapmıştır.
Bir ek bilgi olarak; 1962’de John F. Kennedy ile Marilyn Monroe’nun aşk yaşadıkları yönünde dedikodular ortaya çıktığını ve ünlü aktrisin ölümünün arkasında bu aşkın olduğu yönünde komplo teorileri üretildiğini belirtmek isterim. Evet, 5 Ağustos 1962’de hayata veda eden Marilyn Monroe’nun intihar ettiği söylense de bu ölümün bir cinayet olduğu yönündeki inanış da epey yaygındır.
Tavsiye İçerik: Marilyn Monroe ve Dramatik Başarı Hikayesi
Kennedy Ailesi ve Trajik Ölümleri
“John F. Kennedy kimdir” başlıklı bir yazı yazıyorsak, ailesinden de bahsetmeliyiz diye düşünüyor ve hemen konuya giriyorum. Zira suikasta kurban giden Kennedy’nin ailesinin başına gelenler de pek normal değil. Daha açık konuşmam gerekirse, JFK’nin yakın akrabaları olan birçok Kennedy’nin ölümü normal yollarla gerçekleşmemiş. Hatta bu durum pek çok kişi tarafından Kennedy laneti gibi sözlerle ifade edilmiş. İşte soy ismi Kennedy olanların şaşırtıcı ve üzücü ölümleri:
Joseph Patrick “Joe” Kennedy Jr.: İlk olarak; ailenin büyük oğlu, JFK’nin abisi Joseph Kennedy hayata veda etmiştir. Katıldığı savaştan sonra politikaya atılacak olan Joseph Kennedy, 1944 yılında bir bombardıman uçağının patlamasıyla hayata veda etmiştir.
Kathleen Kennedy: Genç yaşta ölen bir diğer Kennedy ise JFK’nin kız kardeşi Kathleen Kennedy’dir. Bir dönem David Rockefeller ile aşk yaşayan Kathleen, 1944 yılında William John Robert “Billy” Cavendish ile evlenmiştir. Ancak JFK’nin kız kardeşinin aristokrat olan kocası, evliliklerinden yalnızca 4 ay sonra vurularak öldürülmüştür. Kathleen Kennedy de 4 sene sonra, 13 Mayıs 1948’de bir uçak kazasında hayatını yitirmiştir.
John Kennedy Jr.: John F. Kennedy’nin oğlu John Kennedy Jr. ise 38 yaşındayken 1999’da nedeni hala açıklanamayan bir uçak kazasında hayatını kaybetmiştir.
Robert Kennedy: Abisinin suikastından sonra onunla aynı yolda ilerlemeye karar veren Robert F. Kennedy de suikasta kurban gitmiştir. Başkanlık seçimlerine hazırlanan Robert Kennedy, Sirhan Sirhan isimli Filistinli tarafından vurulmuş, tüm çabalara rağmen kurtarılamayan politikacı 1968’de 42 yaşında hayata veda etmiştir.
Mary Kennedy: John F. Kennedy’nin yeğeni Robert F. Kennedy’nin resmi olarak boşanmadığı ama ayrı yaşadığı karısı Mary Kennedy de evinde ölü olarak bulunmuştur. Psikolojik sorunları olduğu söylenen 52 yaşındaki kadın, evinin kilerinde 16 Mayıs 2012 tarihinde kendini asmış bir şekilde bulunmuştur.
Rosemary Kennedy: 23 yaşında babası tarafından lobotomi yaptırılmış ve bu nedenle hayatının sonuna kadar bakıma muhtaç kalmıştır. John F. Kennedy’nin kız kardeşi olan Rosemary Kennedy, doğal bir şekilde ölen ilk Kennedy olarak da bilinmektedir.
John F. Kennedy Suikastı
Biraz da John Fitzgerald Kennedy suikastının ayrıntılarına değinelim. 22 Kasım 1863 Cuma günü saat 12.30’da Dallas’ta gerçekleşen olay hakkında öne sürülen pek çok farklı teori vardır. Ve bunların çoğunda, başkanı öldürdüğü söylenen kişinin sözüm ona komünizm destekçisi Lee Harvey Oswald’ın gerçek katil olduğuna inanılmamaktadır. Ayrıca Oswald’ın 2 gün sonra onlarca güvenlik gücü ve FBI görevlisinin yanında Yahudi bir bar işletmecisi olan Jack Ruby tarafından öldürülmesi de epey garip. Cinayeti işleyen Jack Ruby, buna gerekçe olarak ise “komünistlerden Amerika’nın aldığı intikam” biçiminde açıklamalar yapmıştır.
Peki, suikastla ilgili öne sürülen düşünceler neler? ABD Başkanı neden öldürülmüş olabilir? Bazıları bu cinayetin altında parasal olarak tarihin en güçlü ailelerinden biri olan Rothschildlerin olduğunu düşünüyor. Çünkü Kennedy, hem İsrail’in hem de Rothschildlerin planlarına ters düşecek şekilde hareket etmiş. Biraz daha detaya inecek olursak ise şunları söyleyebiliriz. O dönemler Kennedy’ler ülkedeki en güçlü politik ailelerden bir tanesi olarak bilinmektedir. Ama ne babası ne de başkanın kendisi Yahudilerle pek iyi ilişkiler içerisinde değildir. Hatta Kennedy’nin ABD Başkanı seçilmeden önce, Sigmund Rothschild’den “milyon dolarlık kampanya yardımı” teklifi aldığı ama bu teklifi açıkça reddettiği söylenmektedir.
John F. Kennedy Suikastından Görüntü;
Ortadoğu’da süper güç olmak isteyen İsrail’in atom bombası ve nükleer başlıklı füzeler üretmesine sessiz kalmayan Kennedy, bu nedenle David Ben-Gurion’a bir uyarı mektubu yazmış ve faaliyetlerini durdurmasını istemiştir. Ben-Gurion de ona “genç adam” şeklinde başlayan bir cevap vermiş ve işler iyice çığırından çıkmıştır. Bunun yanı sıra, Kennedy adı sık sık illuminati ile bağdaştırılan ünlü Rothschild ailesinin de damarına basmıştır.
Çünkü Amerikan doları basma yetkisini aileye ait olan Federal Reserve Bank’tan almış ve Amerikan Merkez Bankası’na vermiştir. İşte bütün bu yaptıklarıyla İsrail’i iyice kızdırmış ve bazılarına göre ölüme davetiye çıkartmıştır. Çünkü Kennedy öldürülürse İsrail destekçisi olan başkan yardımcısı Lyndon Johnson başa geçecek ve İsrail’in bütün istedikleri yapılacaktır. Sonuçta; derin devlet mi İsrail mi komünist yanlıları mı bilinmez, birileri tarafından Kennedy’nin ölüm emri verilmiştir.
John F. Kennedy Mezarı;
Başkan ve eşi 22 Kasım 1963 sabahı Washington’dan Dallas’a uçmuş ve ardından Dallas valisi John Connaly ile birlikte kahvaltı etmiştir. Ardından eşi ve vali ile birlikte üstü açık arabasına binerek halkı selamlamak için Dallas sokaklarına çıkmıştır. Motosikletli korumaların da olduğu konvoyuyla birlikte ilerlerken, aniden ateş açılmaya başlanmıştır. Saniyeler içerisinde arka arkaya 6 el ateş edilmiş ve bunlardan 3 tanesi başkana isabet etmiştir. İlk kurşun arabayı ıskalayarak yoldaki bir taksi şoförünü kulağından vurmuş, ikinci Kennedy’yi omzundan vurmuştur.
Üçüncü Vali Connaly’nin omzuna isabet ederken, dördüncü Kennedy’nin boynuna, beşinci arabanın dikiz aynasına ve altıncı kurşun başkanın kafasına isabet etmiştir. Hastaneye kaldırılan Connaly kurtarılırken, başkan Kennedy tüm çabalara rağmen hayata veda etmiştir. 5.6 saniye süren saldırı genç ABD başkanının ölümüyle sonuçlanmıştır. Sonuçta; Abraham Lincoln suikastı gibi John F. Kennedy suikastı da soru işaretleriyle dolu olaraktarih geçmiş ve üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen unutulmamıştır.