Düşünce bilimi veya düşünbilim olarak tanımlanan felsefede ilk olarak filozofluk kavramına açıklık getirelim. Filozof ifadesi “phileo” ve “sophia” kelimelerinin birleşiminden oluşur. Yunanca olan bu kelimelerden phileo; peşinden koşmak, aramak anlamlarına gelirken sophia; bilgelik ifadesini karşılar. Dolayısıyla philosophia da bilgiyi seven, bilgiyi arayan, peşinden koşan, bilgelik arayışında olan kişi demektir. Felsefe adı verilen bilim dalında; varlık, yokluk, sevgi, gerçek, adalet, insan, sanat, din, bilim, güzellik ve ahlak gibi daha birçok konu ele alınabilir. Filozoflar bu konular hakkında yüzyıllardır fikir sunmuş, doğruyu bulmaya çalışmışlardır.
Felsefenin temelinde soru sorma eylemi yatar. Zaten felsefenin amacı da budur. İnsanların, içinde yaşadıkları dünyayı, inandıkları dini, yönetildikleri devletleri sorgulamaları istenir. Merak eden ve sorgulayan her insanın ruhunda bir miktar da olsa felsefeye eğilim var diyebiliriz. Gelelim asıl konumuza. Bu yazımızda felsefeyi konu alan kitapları derledik. Hayata karşı bakış açınızı değiştirecek en etkili ve en çok okunan 15 felsefe kitabını gelin hep birlikte inceleyelim.
Sofie’nin Dünyası – Jostein Gaarder
1991 yılında yayınlanan Sofie’nin Dünyası, Japonca, Arapça, Rusça gibi dillere çevrildi. Norveçli yazar Jostein Gaarder tarafından kaleme alınan eser, yayınlandığı her ülkede de satış rekorları kırdı. Felsefeye ilgi duyan insanların yanında, felsefeyi öğrenmek isteyenlerin de mutlaka okuması gereken bir kitap. Çünkü felsefe hakkında bilinmesi gereken hemen her şey Sofie’nin Dünyası’nda anlatılmış. En ünlü filozoflar, varoluşçuluk ve materyalizm gibi konulara değinilen kitap, mükemmel bir kurguya sahip.
Sofie’nin Dünyası Kitabının Özeti
Anlaşılır ve sade bir dili olan kitap, öğretici özelliği ile ders kitabı olacak nitelikte bir eser. Felsefe tarihine ışık tutan kitabın hikayesi Sofie’nin aldığı bir mektupla başlar. Kitabımızın ana karakteri Sofie bir gün posta kutusunda “kimsin sen?” yazılı bir not bulur. Bu küçük soru ile felsefe tarihinde yaşanan olaylar, akımlar, filozoflar tek tek incelenir. Sofie’nin dünyasında yolculuk yaparken, hem öğreniyor hem de onun heyecanlarına ortak oluyorsunuz. Her yaştan okuyucunun okuması gereken kitap, sizi felsefeye doyuracak.
Bir Çift Yürek – Marlo Morgan
Aynı zamanda kişisel gelişim kitabı türünde olan Bir Çift Yürek, gezi ve inceleme tarzında yazılmış bir eser. Etkileyici bir dili olan kitabın ana fikri; aslında hepimiz et ve kemiğe sahibiz, bizi birbirimizden ayıran tek fark ise taşıdığımız yürek. Çünkü insanların karakterleri, merhametleri, insana, doğaya ve canlıya olan saygısı yüreklerindeki sevgiyle ölçülür. İnsana üzerinde yaşadığımız dünyada neyin önemli neyin önemsiz olduğunu hatırlatan kitap, herkesin okuması gereken müthiş bir eser.
Bir Çift Yürek Kitabının Özeti
Kitapta verilmesi amaçlanan mesaj, yazarın Aborjinlerin hayatını anlatmasıyla sağlanmış. Aborjinler nasıl yaşarlardı, doğaya, hayvanlara nasıl davranırlardı? Bu soruların yanıtı üzerinden giderek, kendimizi sorgulamamız amaçlanmış. Ütopik bir öyküsü olan kitabı okurken, o dönem ile modern dünya arasında kıyaslama yapıyorsunuz. İlkel insanlar olan Aborjinler, sırf doğanın dengesi bozulmasın diye daha az yiyor, daha az tüketiyorlar. Hayatta kalabilmek için birbirleri arasında sağlanan iletişim ve destek olma çabası ise tüm insanlığa örnek olacak kadar etkileyici.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde – Grigory Petrov
Rus edebiyatının önde gelen yazarlarından olan Grigory Petrov, Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabını, 1923 yılında yayınladı. Seyahatname türünde olan eser, Petrov’un Finlandiya seyahatlerinde tuttuğu notlardan oluşuyor. İlk defa Saraybosna’da yayınlanan kitap çok kısa sürede büyük ilgi görmüş. Ardından diğer dillere de çevrilmiş ve ülkelerin bakanlıkları, yazarın bu eserinin daha çok kişi tarafından okunmasını uygun görmüş. Kitabı değerli kılan diğer bir özelliği ise, Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri okulların müfredatında bu kitabın okutulmasını emretmesidir.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde Kitabının Özeti
Grigory Petrov ara sıra gittiği Finlandiya gezilerinde gözlemlerini not tutar. Bunu da daha sonra bu kitapla okuyucuya ulaştırır. Kitapta Finlandiya halkının cehaletten kurtulma savaşı, aydın insanlarının verdiği mücadele kısaca diriliş hikayesi gibi konular yer alıyor. Finlerin varoluşlarını ispat etme ve diriliş hikayesini okurken, akıllara hemen “neden biz yapamıyoruz” sorusu geliyor. Bir toplumun yükselmesi için gereken en önemli unsurlardan olan eğitim, ekonomi ve bilim gibi konular işlenmiş. Her toplumun ancak kendi içindeki güçle, karanlıktan çıkabileceğini anlatan bu kitap bizlere, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur” sözünü hatırlatıyor.
The Secret – Sır – Rhonda Byrne
Daha önce en iyi kişisel gelişim kitapları listemizde yer verdiğimiz The Secret, aynı zamanda felsefe ve spiritüalizm türünde yazılmış bir eser. İnsan ve toplum konularına değinen kitap hem felsefi türde hem de kişisel gelişim türünde kendini ispatlamış, çok başarılı bir eser. İlk olarak 2006 yılında yayınlandı. Pozitifliğin ağır olduğu kitap, düşüncelerinizin hayatınız üzerindeki etkilerine değiniyor. Herkesin okuması gereken bir kitap olan The Secret, aslında hepimizin dilinden düşmeyen “iyi düşün ki iyi olsun” sözünü biraz daha açarak anlamlandırmayı amaçlamış.
The Secret – Sır Kitabının Özeti
Kitap düşüncelerinizin bir frekansı ve gücü olduğunu, düşündüğünüz şeyleri tıpkı bir mıknatıs gibi çektiğinizi anlatıyor. Çoğu yerde böyle bir şey olabilir mi, mümkün mü sorularını soruyorsunuz kendinize. Yani özetle istediğiniz şeye inanın, sizinmiş gibi davranın ve iyi düşünün diyor. Olumlu düşünme felsefesine ışık tutan kitaba göre, hayatın bu sırrına Platon, Albert Einstein ve Beethoven gibi dünyanın tanıdığı dehalar ulaşmıştı. Ve yazara göre onları asırlar ötesine götüren başarılarının altında da bu sır yatıyordu.
Yabancı – Albert Camus
Albert Camus’un 1942 yılında yayınlanan Yabancı isimli kitabı varoluş felsefesi hakkında bilgi veren ve aynı zamanda müthiş bir kurguya sahip polisiye kitabıdır. 1957 Nobel Edebiyat Ödül’lü yazar Albert Camus’un bu eseri, en çok yabancı dile çevrilmiş ve tanınan eseridir. Toplum tarafından yabancılaştırılmış bir adamın öyküsünü anlatan kitap, sizi fazlasıyla düşünmeye sevk ediyor. Ağır konular işlemesine rağmen, son derece akıcı ve sade bir dile sahip olan kitapta; aşk, suç, ceza, aile, sevgi, bağlılık ve hayatın anlamsızlığı gibi kavramlar hakkında görüşler mevcut.
Yabancı Kitabının Özeti
Kitabın ana karakteri Meursault, Cezayir’de bir cinayet işler. Hapishanede kaldığı süreç o kadar güzel anlatılmış ki insan özgürlüğünün kıymetini çok iyi anlıyor. Meursault’ın mahkemedeki karar anında hissettikleri ve adım adım ölüme yürümesine tanıklık ederken, aynı zamanda hayatın anlamını kavramış bir adamı tanıyoruz. Toplum tarafından farklı düşündüğü için yargılanan ve her şeye yabancı kalan Meursault’ın sıra dışı öyküsü, hayata karşı bakış açınızı değiştirecek kadar etkileyici bir anlatıma sahip.
Devlet – Platon
Milattan önce 400’lü yıllarda yaşamış olan, Antik Yunan filozofu Platon tarafından yazılan Devlet, siyaset felsefesi tarzında yazıldığı için siyasi kitaplar kategorisinde de değerlendirebiliriz. Bildiğiniz gibi Platon’a İslam aleminde Eflatun denir. Bu eser de Eflatun’un ideal devlet yapısının nasıl olması gerektiğini anlattığı ve 2500 yıldır popüleritesini koruyan en önemli eserlerinden biridir. Siyaset felsefesi denince akla ilk gelen kitaplardan biri olan Devlet’i herkes okumalı ancak yazıldığı dönem göz önünde bulundurulursa, dilinin biraz ağır olduğunu söyleyebiliriz.
Devlet Kitabının Özeti
Karşılıklı konuşmaların derlemesi şeklinde olan kitap, Sokrates ve etrafındaki insanlar arasında geçen diyaloglardan oluşuyor. Platon burada Sokrates’in olması gerektiğine inandığı ideal devlet modelini anlatıyor. Burada okurlarımızın kafasını karıştırabilecek olan bir ayrıntıya açıklık getirelim. Eser Platon tarafından kaleme alındı, kitapta geçen konuşmalar ise hocası olan Sokrates’e aittir. Kadın-erkek, yoksul-zengin, işçi, sanatçı, asker ve yönetici gibi birçok sınıf ile ideal devlet yapısının nasıl olması gerektiği anlatılıyor. Bu kitap bizlere, insanların yaşadığı sorunları sorgulamamız gerektiğini, göremediğimiz gerçekleri görmemizi sağlıyor. Kitabın kapağında ise dünyanın en ünlü ressamlarından biri olan Raffaello Sanzio’nun, Atina Okulu tablosundan bir kısım yer alıyor. Tablonun tam halini görmek isteyenler buraya bakabilir.
Bulantı – Jean-Paul Sartre
20. yüzyılın en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilen Bulantı, 1938 yılında yayınlandı. Kitaba adını veren bulantı kavramı, Jean-Paul Sartre’nin varoluş felsefesini ifade etmektedir. Felsefe tarzında olan roman aynı zamanda edebi değeri açısından da dikkat çekmiştir. Öte yandan romanda işlenen konu, toplum karşıtı düşünceler ve nevrotik bir kaçış olarak değerlendirilmesi, büyük eleştiriler almasına sebep oldu.
Bulantı Kitabının Özeti
Varoluşçuluk felsefesi üzerine yazılmış müthiş bir kitap olan Bulantı, günlük şeklinde kaleme alınmış. Romanın kahramanı Roquentin, dünyaya karşı duyduğu tiksintiyi, etrafında gördüğü insanların var olma çabasını kendi gözlemleriyle anlatır. Roquentin, kendini insanlardan soyutlayan, yalnızlığı tercih eden, kendine dahi tahammül edemeyecek kadar kalabalıktan nefret eden ve sürekli varoluşunu sorgulayan bir karakterdir. Kitabın başında biraz zorlansanız da sabredip devam ettiğinizde, felsefe adına yazılmış muhteşem bir eser okuduğunuzu göreceksiniz.
Böyle Buyurdu Zerdüşt – Friedrich Wilhelm Nietzsche
Ünlü Alman filozof Nietzsche’nin, kendi tabiriyle “yazılmış en derin eser” olarak nitelendirdiği Böyle Buyurdu Zerdüşt, 1883 ve 1885 yılları arasında yazıldı. Felsefe ve edebiyatın bütünleştiği bu kitapta Nietzsche, felsefi konuları şiirsel bir üslup kullanarak okuyucuya aktarmaktadır. Yazar, başyapıt eseri olan Böyle Buyurdu Zerdüşt için; “Yazılmış en yüce kitap, insanlığa şimdiye dek verilen en büyük armağan” ifadesini kullanmıştır.
Böyle Buyurdu Zerdüşt Kitabının Özeti
Şiirsel bir anlatımın hakim olduğu kitapta, Nietzsche diğer felsefe kitaplarından farklı bir eser ortaya koymuş. Dilbilgisi kurallarını yok sayan kitapta, yazar fikirlerini Zerdüşt vesilesiyle aktarıyor. Kitabın ana karakteri Zerdüşt kendini insanlardan soyutlamış, onlar yerine yılanı ve kartalı dost edinmiş, bir dağın zirvesinde yaşayan, yalnız bir adamdır. Çünkü insanların dostluğuna güvenmemektedir. Tesiri oldukça kuvvetli olan kitapta Nietzsche, evreni, Tanrı’yı, inançları ve insanları ilahi bir bakışla yargılayarak anlatır.
Bu Ülke – Cemil Meriç
Listemizde yer alan ilk ve tek Türk yazarla felsefe kitaplarını tanımaya devam ediyoruz. İlk baskısı 1974 yılında yapılan kitap, edebi çevrede çok olumlu eleştiriler aldı. Özellikle gazeteciler kitabın Türk milletinin onurlu yapısını anlatan ve ders kitabı olacak kadar nitelikli bir eser olduğunu belirtmektedir. Bir solukta okuyup bitireceğiniz kitap, içinizde bir coşkunun uyanmasını sağlıyor. Ülkemizin gurur duyulacak yanlarını anlatan Bu Ülke kitabını, bu ülkenin her ferdi okumalıdır.
Bu Ülke Kitabının Özeti
339 sayfadan oluşan kitap aslında dev bir ansiklopedi kadar kapsamlı içeriğe sahip. Çünkü Cemil Meriç bu ülke üzerine o kadar çok şey anlatmış ki satırlar arasında çok daha fazlası gizli. Birden fazla kez okunması gereken kitap muhteşem bir dille anlatılmış. En başında bir biyografiyi okuyoruz. Daha sonra büyük ustanın sağ-sol, doğu-batı arasında gidip gelen düşüncelerine tanık oluyoruz. Okumak üzerine yaptığı tespitler ise kitabı bir süreliğine bırakıp, kendinizi analiz etmenizi sağlıyor. Yazarın kendi hayatından kesitlerin de yer aldığı kitap için, bir düşünce defteri tanımlamasını yapabiliriz.
Ütopya – Thomas More
İlk yayınlanma yılı 1516 olan Ütopya aynı zamanda dünya klasikleri kitapları arasında yer alan bir felsefi romandır. Thomas More tarafından kaleme alınan kitap, var olmayan, kurgusal bir mekanda geçmektedir. Bir adada geçen öyküde, ideal olduğuna inanılan yönetim biçimi anlatılır. Sosyoloji ve felsefe sevenlerin mutlaka okuması gereken kitap size, geçmişte yaşanan olayları ve var olan devletleri tanıyarak, günümüz dünyası ile kıyaslama yapmanıza olanak tanıyor.
Ütopya Kitabının Özeti
Ütopyalıları ve onların yaşadığı huzurlu hayatı anlatan kitap çoğu yerde, ne güzel hayatlar varmış dedirtiyor. Örneğin hayvan kesmiyorlar, özel mülkiyet yok, insanlar birbirini yemiyor, kavga yok ve bunların olmaması onların hayatlarında bir eksiklik yaratmıyor. Tam tersi inanılmaz bir refah ve düzen içerisinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Öğretirken düşündüren kitapta yazar, İngiltere krallığına karşı da sert eleştiriler yapmaktan geri durmuyor. Evlilik, boşanma, kadın-erkek ilişkileri, özel mülkiyet, din, ceza yasaları, ötanazi ve kölelik gibi daha birçok konuya temas edilen kitap gerçekten de okunması gereken bir başyapıt.
Gösteri Peygamberi – Chuck Palahniuk
Chuck Palahniuk tarafından kaleme alınan Gösteri Peygamberi, ilk olarak 1999 yılında yayınlandı. Yeraltı edebiyatı kategorisinde bulunan kitap, kara mizah tarzında yazılmış. Başlarda odaklanması ve alışması zor olan kitap, ilerleyen sayfalarda elinizden düşüremeyeceğiniz bir hale bürünüyor. Bunun sebebi de olaylar arasında var olan bağlantıyı, ilk sayfalarda kurmakta güçlük çekmenizdir. Yazar eleştirilerini direkt yapmak yerine, eleştiriyi ima etme yolunu tercih etmiş. Bu da birçok kitapseverin, en sevdiği üsluplardan biridir.
Gösteri Peygamberi Kitabının Özeti
Yeraltı edebiyatı sevenlerin ilk tercihi olması gereken bu kitapta Palahniuk, sorgularken size de sorgulamayı öğretiyor. Farklı anlatımı, eğlenceli dili ve eleştirel yönüyle zevkle okuyacağınız bir eser olmuş. Din ve inanışlara karşı çok ciddi görüşler bulunuyor. Bu satırlar bazı yerlerde insanlara acımanızı, bazı yerlerde içinde yaşadığınız dünyadan soğumanızı ve en önemlisi de düşünmenizi sağlıyor. Bir tarikatın son üyesinin gözüyle, şöhret, medya, zenginlik, dünyanın ürkütücü yanı gibi konulara ışık tutuluyor.
Toplum Sözleşmesi – Jean-Jacques Rousseau
Jean-Jacques Rousseau tarafından 1762 yılında kaleme alınan eser, yayınlandığı günden bu yana ilgiyle okunmaktadır. Dili oldukça sade olan kitabın sizin kafanızı karıştıracak tek yanı, çok fazla kavramın bir arada işlenmesi olacaktır. Devlet, halk, hükümet, yöneten, yönetilen ve kölelik gibi kavramların işlendiği kitapta yazar, temsili demokrasiye karşı çıktığını belli eder. Ona göre eğer bir halk kendine yönetici seçtiyse, direkt köle durumuna düşecektir.
Toplum Sözleşmesi Kitabının Özeti
Toplumsal sözleşme kuramının en önemli filozoflarından biri olan Jean-Jacques Rousseau, ufkumuzu açacak bir eser bırakmış ardında… Bir başkasının kulu, kölesi olmaktan çıkıp, özgürce yaşamaya, devletin yapısı, ömrü, nasıl işlendiği gibi konulara ayrıntısıyla inen kitap, hayata karşı bakış açınızı değiştirecek. Toplumların birbirleri arasındaki ilişki ve kendi içlerinde kurdukları hiyerarşik düzen yazarın değindiği diğer konulardan biri. Devlet, toplum ve demokrasi hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorum diyenlerin, mutlaka okuması gereken muhteşem bir kitap.
Sokrates’in Savunması – Platon
Yunan filozof Platon tarafından kaleme alınan eser, çok farklı yönlerden eleştirilere maruz kaldı. Bunlardan en dikkat çekeni ise Platon’un bu kitapta gerçekten Sokrates’in sözlerine mi yoksa onun üzerinden kendi düşüncelerine mi yer verdiği yönünde çıkan tartışmalardır. Eserin adı birçok dilde özür dileme anlamına gelir, ancak Yunancada savunma demektir. Yani bu şu demek oluyor, kitapta Sokrates sadece görüşlerini savunuyor, herhangi bir özür veya pişmanlık içeren cümle bulunmuyor.
Sokrates’in Savunması Kitabının Özeti
Kitabın ana karakteri Sokrates, gençlerin ahlakını bozduğu gerekçesiyle tutuklanır. Sokrates’in yargılanmak için arenaya çıkarken Euthyphron ile aralarında geçen konuşma ile de kitabın konusu başlar. Bundan sonrasında ise Sokrates’in muazzam savunmasına tanık oluyoruz. Gençleri yoldan çıkardığı ve Tanrı’yı inkar ettiği gerekçesiyle suçlanan Sokrates, yargı karşısında erdemli duruşundan taviz vermiyor. Sözlerinde ne bir özür var ne pişmanlık. Sadece düşüncelerini ve inandığı doğruları savunuyor. Fazlasıyla yabancı kelimenin olduğu kitap sizin için harika bir kaynak olacaktır. Yeni kelimeleri öğrenmenin yanında, okuyup bitirdikten sonra etkisinin de uzun süre geçmediğini göreceksiniz.
Dinle Küçük Adam – Wilhelm Reich
Dinle Küçük adam, Wilhelm Reich tarafından 1946 yılında yazılan bir kitaptır. Wilhelm Reich psikiyatrist ve doğa bilimci bir mühendistir. Birçok vasfa sahip olması, yazarın kitaplarında da kendini çok açık bir şekilde belli eder. Gerçek hayatındaki donanım ve birikim yazarın satırlarına da yansımıştır. 160 sayfadan oluşan kitap ince olması nedeniyle hemencecik bitiyor ama kitabın en önemli özelliği, bir kez okuyup bırakılmaması ve daha sonra belirli aralıklarla yeniden okunması gerektiğidir. Akıcı ve yalın bir dili olan eseri okurken, bazı yerlerde yazarın sizi azarladığı hissine kapılabilirsiniz.
Dinle Küçük Adam Kitabının Özeti
Wilhelm Reich bu kitabıyla okuyucuya, insanların acizliğinin, diğer insanların sorunlarına ortak olmamasındaki merhametsizliği, bana dokunmayan yılan bin yaşasın tarzındaki tavırlarını ve korkaklığını göstermeye çalışmaktadır. Küçük adam diye seslendiği kişi ise aslında tek bir insan değil, toplumun ta kendisidir. Günümüzde yaşanan olaylarla da kıyaslama yapmamızı sağlayan eserde, yazar insanlara birçok soru yöneltiyor. Örneğin; başınızdaki zalimleri, katilleri ve zorbaları siz kendi elinizle yaratmadınız mı, diyor. Her koyun kendi bacağından asılır, banane başkasından, ben kendi yoluma bakarım tavırlarının okuyucunun yüzüne tokat gibi vuruyor. Kendi insanlığımızı sorgulamamızı sağlayan kitabı herkesin okumasını tavsiye ederim.
Dava – Franz Kafka
Geliyoruz en iyi felsefe kitapları listemizin son sırasına. Kapanışı “ben edebiyattan ibaretim” diyen ve edebiyatseverlerin gönlünde ayrı bir yeri olan Franz Kafka ile yapıyoruz. Praglı yazar Franz Kafka çok genç yaşta hayata veda etmiş ve eserlerinin çoğu da ölümünden sonra yayınlanmıştır. Dava adını verdiği kitabı da en yakın arkadaşı Max Brod tarafından, yazarın ölümünden iki yıl sonra yani 1925 yılında yayınlandı. Kafka’nın hayatı hakkında bilgi sahibi olanlar veya daha önce kitabını okumuş olanlar bilir, yazarın satırlarında paranoyaklık üst düzeyde hissedilir. İnsanın korkularına yer verilen kitap baş döndürücü bir etkiye sahip.
Dava Kitabının Özeti
Franz Kafka’nın en önemli eserlerinden biri olan Dava’da kitabın baş kahramanı Josef, bir sabah uyanır ve hayatında çok sıra dışı bir olay olur. Banka memuru olan Josef bir suçtan dolayı tutuklandığını fakat hemen sonrasında hayatına aynı şekilde devam edeceğini öğrenir. Bu davayı etrafındaki herkes bilir ve Josef cezasının gelmesini beklemeye başlar. Bir yandan da durduk yere neden tutuklandığını düşünmektedir, çünkü herhangi bir suç işlemediğinden emindir. Josef davaya bakması için bir avukat tutar ama ne kendi ne de avukatı neden ceza aldığını bir türlü öğrenemez. Kafka, hem ceza alıp hem tutuklu olmamasına şaşıran Josef’in öyküsüyle aslında hepimizin dünyada bir tutuklu olduğunu düşünmemizi amaçlar. Yani aslında ortada gerçek bir dava filan yoktur.
Evet sizlere birbirinden güzel ve etkili 15 felsefi konulu kitap tanıttık. İnsanoğlunun doğasında yatan merak filozoflarda biraz daha öteye gitmektedir. İnsanlığın varoluşundan bu yana devam eden merak duygusu filozoflar tarafından farklı tezlerin ortaya atılmasına sebep olmuştur. Tarihimize baktığımızda Aristoteles, Sokrates, Platon, Epiktetos gibi filozofların çağları aşan görüşlerine tanık oluyoruz. En iyi felsefe kitapları listesinde ise hem en ünlü filozoflardan esinlenilmiş hem de etkileyici kurgularla harmanlanmış hikayeler okuyacaksınız.
Tanrılar okulu neden yok
Tanrılar okulu
Peki, merakla da başlayamaz mı dersiniz yoksa ikisi de var mıdır bu meselenin içinde aydınlatın lütfen , felsefeye yeni başlamış birisi olarak bana bunun nasıl merakla olamayacağını açık seçik yalın bir dille anlatmanızı rica edebilir miyim ?
Sofi’min Dünyasını kimler okumalı mesela. Bu kitap listesindeki birkaç kitap hariç felsefe kitabı değil, bi felsefi olan kitaplar sadece. Özellikle de sofinin dünyasını hiç önermem.
Sofie’nin dünyası kitabını okudum ve okuma yazma bilen herkes okumalıdır. Kapasitem yetmez gibi varolmayan şeylere takılmayın geliştirdikçe kendinizi gelişirsiniz bu bağlamda sınırsız kapasiteye sahipsinizdir ancak farkında değilsinizdir.
sayfanın başında Felsefe merakla başlar demiş siniz…felsefe merakla değil hayretle başlar.merak daha çok modern çağın bilimsel Bilgi arayışını ifade eder… oysa hayret etmek içinde bulunduğu dünyayı ve insan yaşamını anlamak ilk ve en önemli yetenektir…. doğru yaşamanın yolunu öğretir…
ilk cümleniz hatalı ya hu.
12 yaşındayım ve şu zamana kadar sofie’nin dünyasını okudum. Tek kelimeyle muazzam bir kitaptı. İnsanların bilgiye ve fikirlere nasıl ulaşıp nasıl dönemlerden geçtiğini anlatıyor. Tamamen kapasiteye bağlı bir kitap biraz rönesans ve platon zor olsada bence anlaşılıp idrak edilebilecek bir kitap. Biraz kalın olsada sizi sıkmadan felsefeyi çok guzel bir şekilde anlatıyor. Tek diyeceğim alın ve okuyun:)
Güzel de bazılarının açıklaması spoiler niteliği taşıyor.
İlk olarak içerik için tebrikler. Kesinlikle salt felsefi kitaplar diyemeyiz ama felsefi içeriği olan edebi kitaplar önerisi bu liste. Yani direkt olarak felsefe kitapları değil. Bir de secret nedir allah aşkına?!? Bence onu çıkarırsanız liste daha iyi olur.
Saygılar