Bir insanın seri katil olarak tanımlanması için en az 3 kişiyi öldürmesi gerekirken, Ed Gein’in 2 cinayeti bulunmaktadır. Fakat o yine de gelmiş geçmiş en ünlü seri katiller arasında gösterilmektedir. Zira yaptıklarıyla, belki de birini öldürmenin çok daha ötesine geçmiş, geçtiğimiz yüzyılın en psikopat canileri arasında gösterilmiştir.
Efsaneleşmiş seri katil, en iyi korku filmleri listesinde yer alan Alfred Hitchcock imzalı Psycho’ya ve 1974 yapımı The Texas Chain Saw Massacre’ye ilham vermesinin yanı sıra, en iyi psikolojik gerilim filmleri arasındaki The Silence of the Lambs’deki Buffalo Bill karakterinin de çıkış noktası olmuştur. Gelin, aşağıda Ed Gein kimdir sorusunun cevaplarını inceleyelim.
Ed Gein Kimdir? Kısaca Bilgi
Az önce de söylediğim gibi, fazlasıyla sıra dışı bir seri katil Ed Gein! Akıl sağlığının yerinde olmadığına karar verilen psikopat, yakalanmasının ardından ömür boyu hapishanelerde kalmış, tüyler ürperten hikayesi halk arasında yayılarak kısa sürede efsane haline gelmiştir.
Yeni gömülmüş kadınların cesetlerini çalarak, onları evine götüren Ed Gein, parçalayıp derilerini yüzdüğü ölü bedenlerden gerçek olabileceğine inanılamayacak eşyalar yapmıştır. Kafataslarından kaseler, insan derisiyle kaplanmış koltuklar, çeşitli organlardan yapılmış kolyeler ve daha pek çok tüyler ürperten eşyası olan Ed Gein’in bu hale gelmesindeki etkili kişi ise annesi Augusta olmuştur. Tıpkı annesinin ölümünden sonra kendine gelemeyen Dr. Harold Shipman gibi, o da az önce saydığım davranışlarına Augusta’yı kaybettikten sonra başlamıştır.
Ed Gein’in Hayatı
27 Ağustos 1906’da Wisconsin’de dünyaya gelmiş Edward Theodore Gein! Annesi Augusta Wilhelmine Gein, babası George Philip ve ağabeyi Henry ile 4 kişilik bir ailede büyümüş. Tabii, pek de normal bir çocukluk dönemi geçirmemiş. Çünkü anne Augusta, fazlasıyla dindar ve otoriter bir kadınmış. Baba ise evin direği niteliğinde değil, kenarda köşede sürekli içen ve karısının sözünden çıkamayan bir adammış. Kısacası; çocukları da babayı da yöneten kişi Augusta’ymış.
Gein Ailesinin Çiftlik Evi;
Bağnazlık derecesinde dini inanca sahip Augusta, çocuklarına da kendi düşüncelerini aşılıyor, onların aklına cinsel arzuların ne kadar günah olduğunu hiç durmadan işliyormuş. Küçük bir bakkal işleten Augusta, bir yandan da para biriktiriyor, çocuklarını dış dünyanın kötülüklerinden uzak tutabilmek için bir çiftlik satın almak istiyormuş. Ve dominant kadın sonunda gereken parayı biriktirerek, hayalini kurduğu evi satın alabilmiş. Büyük bir arazi üzerindeki yeni evlerinin etrafında kimsecikler yokmuş. En yakın komşularının 1.5 km uzaklıkta olduğu evlerinde, sözüm ona günahlardan, günahkarlardan uzak bir hayat yaşamaya başlamışlar.
İşte böyle bir aile içerisinde büyüyen Ed Gein, okul çağına geldiğinde ağabeyinden başka hiç kimseyle arkadaşlık etmemiş bir çocukmuş. Epey çekingen bir çocuk olan Ed, ayrıca akranları tarafından “kız gibi” tanımlarıyla niteleniyormuş. Arkadaş edinme konusunda zaten yeteri kadar başarısızken bir de üstüne annesinin sınırlayıcı kuralları ekleniyormuş. Ne zaman bir yaşıtıyla yakınlaşsa, Augusta duruma el koyuyor ve onun arkadaş edinmesine izin vermiyormuş. Bu durum Ed’i üzse de annesine olan bağlılığından ve sevgisinden sesini çıkarmıyor, onun dediği her şeye boyun eğiyormuş.
Ed Gein’in Evinden Bir Görüntü;
Ağabeyi Henry, annesiyle Ed’in tuhaf bağlılığını eleştiriyor ve Augusta’yla yaptığı konuşmalarda da sık sık duygularını belli ediyormuş. İşte bu nedenle de Henry’nin genç yaşta ölmesi, yıllar sonra Ed Gein’den şüphelenilmesine neden olmuştur. 4 kişilik tuhaf aile yaşantıları böyle devam ederken, 1940 yılında babasının ölümü sonucunda koca evde 3 kişi kalmışlar. Birkaç yıl sonra ağabeyinin de ölmesi üzerine, otoriter anne Augusta ile Ed bir başına kalmış.
Ağabeyi Henry’nin ölümü epey şüpheli görünmesine rağmen polisler bu olayın üzerine fazla gitmemiş. Çünkü kimse Ed’in ağabeyini öldürebileceğini düşünmüyormuş. Peki, annesiyle Ed’le arasındaki tuhaf ilişkiden dolayı sık sık tartışan ve Ed’in çok değerli annesini üzen Henry nasıl ölmüş? Olay 16 Mayıs 1944’te Gein çiftliğinin yakınlarında çıkan bir yangının söndürülmeye çalışıldığı gece yaşanmış. Ve yangın söndürüldükten sonra Ed Henry’yi bulamadığı için polise haber vermiş.
Ed Gein’in Kurbanı;
Yapılan araştırmadan sonra Henry yangının ulaşamadığı bir yerde ölü halde bulunmuş. Kafasında morluklar olan Henry’nin ölüm nedeni ise oksijensiz kalma olarak belirtilmiş. Artık annesini kimseyle paylaşmak zorunda olmayan Ed Gein için bu durum pek de kötü sayılmazmış. Fakat psikolojisi bozuk olan Ed’in mutluluğu çok uzun sürmemiş. Zira annesi 1945 yılında geçirdiği kalp krizi neticesinde hayata veda etmiş.
Bu olay, Ed Gein için büyük bir yıkım olmuş. Hayatında ilk defa annesinden ayrılan Ed’in zaten yerinde olmayan psikolojisi her geçen gün biraz daha bozulmuş. Yapayalnız kalan Ed, annesini diriltmek için anatomi öğrenmeye başlamış. Bu arada annesini ziyaret etmek için sürekli mezarlığa gidiyor, bir diğer yandan da annesini nasıl diriltebileceğini düşünüyormuş. Sonunda mezarlardan ceset çalmaya başlamış. Anatomi bilgisini çaldığı cesetler üzerinde uygulamaya koyulan Ed Gein, kısa süre içinde annesini diriltmenin mümkün olmadığını anlamış.
Ed Gein’in Göğüs Uçlarından Yaptığı Bir Kemer;
Gerçeği gördükten sonra Augusta’nın derisini yüzmeye karar veren Ed, bazen deriyi annesinin elbiseleriyle birlikte üzerine giyiyor, kendini onun yerine koyuyormuş. Mezar soygunculuğu yapmaya başlayan Ed Gein, bu süreçte kadın vücuduna duyduğu ilgiyi keşfetmiş, hatta bir dönem kendisini hadım ederek kadın olmayı bile düşünmüş.
Fakat daha sonra çaldığı cesetlerden yaptığı maskelerin, kadın gibi hissetmesi için yeterli olacağına kanaat getirmiş. Daha çok orta yaşlı kadınların cesetlerini çalan Ed Gein, bunlardan eşyalar yapıyor, kendisine kocaman bir koleksiyon oluşturuyormuş.
Tüyler Ürperten Çerçeve;
Kafatasından kaseler, dillerden, dudaklardan kolyeler, derilerden kılıflar, meme uçlarından kıyafetler gibi akıl almaz eşyalar yapan psikopat, tüm bunların taze deriyle daha güzel olacağını düşünerek 1954 yılında annesinin yaşlarında bir kadını öldürmüş.
Bir bar sahibi olan 54 yaşındaki Mary Hogan’ı silahıyla vurup öldüren Ed Gein, onu arabasına taşıyarak evine götürmüş. Yüz derisini soyarak bir kadın maskesi yapan Ed, kadının vücudundan daha pek çok farklı eşya yapmış. 1957 yılında da 58 yaşındaki hırdavat dükkanı sahibi Bernice C. Worden’i öldüren Ed Gein, bu cinayetten kısa süre sonra yakalanmış.
Ed Gein’in Eşya Koleksiyonu;
Çünkü ortadan kaybolan kadının oğlu, dükkanda gördüğü son müşterinin Ed Gein olduğunu söylemiş. Bunun üzerine polisler ölü sevici ruh hastası adamın evine gitmişler. Tutuklanan şüphelinin evinde arama yapan polisler, gördükleri karşısında şok olmuşlar. Worden’ı kapıya baş aşağı bir şekilde asılmış, karnı yarılmış, tıpkı bir av hayvanı gibi içi doldurulmuş vaziyette görmüşler. İnsan yüzlerinden yapılmış maskeler, mumluklar, derilerle kaplanmış eşyalar, kurularda cesetlerden kesilmiş parçalar ve daha pek çok korkutucu eşyayla karşılaşmışlar.
Ev Aramasında Bulunanlar Yetkililer Tarafından Şu Şekilde Listelenmiş:
1. 4 burun
2. Bütün bir insan vücudundan kalan kemikler
2. Dokuz tane insan derisinden yapılmış yüz maskesi
3. İnsan kafatasından yapılmış kaseler
4. 10 tane testere ile kesilmiş kadın kafası
5. İnsan derisiyle kaplanmış pek çok sandalye ve koltuk
6. Worden’in kese kağıdına koyulmuş başı
7. Bir ayakkabı kutusu içerisinde 9 kadın cinsel organı
8. Buzdolabında çeşitli organlar
9. Jaluzinin ipine geçirilmiş bir çift dudak
10. Kadın memelerinden yapılmış bir kolye
11. İnsan yüzü derisinden yapılmış bir abajur
Ed Gein sorguya çekilirken evi didik didik aranmış, deliller fotoğraflanmış sonra da hepsi yok edilmiş. Polislere 1947 ile 1952 yılları arasında mezarlıkları 40 kez ziyaret ettiğini anlatan psikopat, 30 ziyaretinde kendisini toplayıp eve geri döndüğünü söylemiş ve diğerlerinde kendisini durdurmayarak 9 tane yeni gömülmüş orta yaşlı kadının cesedini çaldığını itiraf etmiş. Cesetlerden hiçbirine tecavüz etmeyen seri katil, bunun nedeni olarak da çok kötü koktuklarını söylemiş, zaten hayatı boyunca hiç kimseyle de cinsel birliktelik yaşamamış.
Kendisine yapılan ölü sevicilik ve yamyamlık suçlamalarını kabul etmeyen Ed Gein, o eşyaları evini süslemek amacıyla yaptığını öne sürmüş. Sorgulamalar sırasında hiçbir duygu belirtisi göstermeyen ruh hastası adam, 21 Kasım 1957’de birinci derece cinayetten hakim önüne çıkartılmış.
Yüz Derisinden Yapılmış Bir Maske;
Fakat akli dengesinin yerinde olmadığına karar verilerek yüksek güvenlikli bir akıl hastanesine yatırılmış. 20 Mart 1958’de evi kundaklanan Ed Gein, bu haberi öğrendiğinde sadece omuz silkmiş. Ayrıca arabası da yapılan bir açık arttırmada 76o dolar karşılığında Bunny Gibbons tarafından satın alınmış ve daha sonra fuarlarda ücret karşılığında gösterilmiş.
1968 yılında doktorların duruşmaya çıkabileceğini söylediği Ed Gein, 14 Kasım’da hakim Robert H. Gollmar’ın karşısına çıkmış ve dava 1 hafta sürmüş. Fakat yine akıl sağlığının yerinde olmadığına karar verilmiş ve akıl hastanesine geri gönderilmiş. Yıllarca hastanede kalan Ed Gein, kansere bağlı solunum ve kalp yetmezliği nedeniyle 26 Temmuz 1984’te ölmüş ve annesinin yanına gömülmüş.
Ed Gein’in Popüler Kültüre Etkisi
Ed Gein, yakalanmasının ardından medyanın da etkisiyle büyük bir üne kavuşmuş. Kasaba halkı ise Ed Gein’i garip gülümsemeleri ve tuhaf espri anlayışıyla tanımlamış. Zamanla efsanevi bir seri katil olarak herkes tarafından öğrenilen Ed Gein, filmlere, kitaplara ve şarkılara konu olmuş. İlk olarak 1974 yapımı Deranged isimli filmde anlatılan ruh hastası katil, daha sonra 2000 yapımı In The Light of the Moon (adı Ed Gein olarak değiştirilmiş), Psycho, The Texas Chainsaw Massacre gibi filmlerin ilham kaynağı olmuş.