Yüzlerce yıl önce yaşamasına rağmen, yaptıklarıyla efsaneleşmiş seri katillerden biri haline gelmiştir Gilles de Rais. İlham verdiği masallarla, modern romanlarla, filmlerle ve şarkılarla tıpkı Elizabeth Bathory gibi bilinen en eski seri katillerden biri olarak hiçbir zaman unutulmamıştır.
Soylu ve zengin olan Gilles de Rais’in 1431 ile 1440 yılları arasında 80 ila 200 çocuğu işkenceyle öldürüldüğü söylense de bazı kaynaklarda bu rakamın 800’leri bulduğu iddia edilmektedir. Tüyler ürperten cinayetleri ve işkenceleriyle hala büyük bir merak konusu olan seri katil hakkındaki bu yazıda, Gilles de Rais üzerine detaylıca konuşacağız.
Gilles de Rais Kimdir? Kısaca Bilgi
Fransız ordusunda bir lider olarak yer alan ve asıldıktan sonra azize unvanı alan Jeanne D’Arc ile birlikte savaşan Gilles de Rais gerçekten yüzlerce çocuğu öldürmüş olabilir mi? Yaşları 6 ila 18 arasında değişen ve genellikle erkeklerden oluşan kurbanları üzerinde yaptığı işkenceler sahiden doğru mu? Aslına bakarsanız, Gilles de Rais kimdir sorusuna verilebilecek bir dizi farklı cevap var. Çünkü o asırlar önce yaşamış bir cani de olabilir, Engizisyon mahkemesi tarafından işlemediği suçları itirafa zorlanmış bir kurban da!
Fakat ne olursa olsun, saçları ve sakallarının rengi nedeniyle Mavi Sakal olarak da anılan Gilles de Rais, gelmiş geçmiş en ünlü ve en çok merak edilen seri katiller arasında yer alıyor. İlk kez Charles Perrault tarafından kaleme alınan Mavi Sakal hikayesinden tutun da modern romanlara, şarkılara ve filmlere konu olan Gilles de Rais kimdir sorusunun cevapları hakkında fikir edinmek için aşağıdaki yazıyı okumalısınız derim.
Gilles de Rais’in Hayatı
Baron Gilles de Rais olarak da bilinen katilin kayıtlardaki ismi Gilles de Montmorency-Laval’dır diyerek başlayalım. Soylu bir ailenin çocuğu olarak 1404 ya da 1405 yılında Fransa’da dünyaya gelen Gilles de Rais, küçük yaşta anne-babasını kaybetmesi üzerine büyükbabası tarafından yetiştirilmiş. Büyükbabası Jean de Crao’nun gözetiminde büyüyen Gilles de Rais’in çocukluk ve gençlik dönemi ağırlıklı olarak erkeklerin bulunduğu bir ortamda geçmiş. Bu durumun da etkisiyle soylu genç ilk cinsel deneyimini erkek kuzeniyle birlikte olarak yaşamış.
16 yaşına geldiğinde zengin bir kadın olan Catherine de Thouars ile evlenen Gilles, kısa süre sonra büyükbabasının da arzusuyla Yüzyıl Savaşları’nda yer almak için orduya katılmış. Teğmen olarak göreve başlayan genç asker, çok geçmeden ne kadar yetenekli bir asker olduğunu göstermiş ve Jeanne D’Arc ile birlikte savaşmış. 25 yaşına geldiğinde ise VII. Charles tarafından kutsanarak mareşal rütbesine yükseltilmiş. Fakat savaşmaktan iyice yorulan Gilles de Rais, Jeanne D’Arc’ın asılmasının da ardından ordudan ayrılarak evine geri dönmüş.
Bilinen İlk Seri Katil;
Savaşta geçirdiği yılların da etkisiyle psikolojisi bozulan başarılı asker, epey zengin olmasına rağmen aşırı harcamaları yüzünden mal varlığının büyük bölümü kaybetmiş. Çünkü zevke ve sefaya fazlasıyla düşkün olan Gilles’in şatosunda bir dizi hizmetkarı bulunuyor, dekorasyon gibi eğlenceleri için tonlarca para harcıyormuş. İşte tam da bu dönemler ona eski servetini kazandıracağının sözünü veren Antonio Francesco Prelati ile tanışmış. Büyü ve satanizm ile ilgilenmeye başlayan Gilles, şeytanın da yardımıyla metali altına dönüştürmeye çalışmaya başlamış.
Ve şeytanın dikkatini çekebilmek için Prelati’nin de cesaretlendirmesiyle ilk cinayetini işlemiş soylu adam. Bu olayın ardından arka arkaya onlarca katliam daha yapmış Gilles de Rais. Hizmetkarlarının kaçırdığı çocuklara türlü türlü işkenceler yapıp onları öldüren cani, cinayetlerinde çok çeşitli araçlar kullanıyor, kanlı aletlerini sürekli olarak geliştiriyormuş. Yaşları 6 ila 18 arasında değişen erkek çocuklara canlı ya da ölü olarak tecavüz ediyor, daha sonra da bedenlerinden ayırdığı başlarını günlerce sevip okşuyormuş.
Jeanne D’Arc ile Savaşmış Bir Asker;
Genellikle erkek çocuklarını kurban veren cani, mecbur olmadıkça kız çocukları tercih etmiyormuş. Bazen onların ölümünü izleyerek tatmin oluyor, bazen de kurbanlarının kalplerini kendi elleriyle söküyormuş. Kurbanları can verirken, onların üzerine oturup gözlerinin içine bakarak çılgınlar gibi kahkahalar atan Mavi Sakal, işi bittiğinde ölü çocukların bedenlerini Prelati’ye veriyormuş. Çünkü Prelati bir nekrofiliymiş. Bütün bu katliamlarını şatonun kilitli olan bölümlerinde yapan Gilles de Rais, 1940 yılına kadar suçlarına devam etmiş. Fakat bir gün karısının olanlardan şüphelenmesi üzerine gerçekler ortaya çıkmış.
Fransız Baron’un gittikçe tuhaflaşan tavırları ve her gün ortadan kaybolan çocukların hikayelerinden şüphelenen Madam de Rais, bir gün kız kardeşi ile birlikte şatonun gizli bölümlerini araştırmaya karar vermiş. Karşılarına çıkanlar karşısında şok olan kadınlar, önce Gilles de Rais’in alşimist olduğunu düşünmüşler. Fakat araştırmaya devam etmişler ve küçük bir çocuğun cesedini gördüklerinde her şeyi anlamışlar. Bu olaydan sonra Mavi Sakal’ın karısı delirmeye başlamış.
Alşimist Mavi Sakal;
1440 yılında Papaz Jean de Ferron’u karşısına alan Gilles de Rais, onu kaçırıp hapsettirdikten sonra kiliseyi karşısına almış. Bu nedenle de şatoya gelen okçular tarafından tutuklanmış. Şatoda bulunan insan kemikleri ve diğer delillerle pek çok farklı suçtan yargılanan soylu, ilk başta suçlamaları reddetse de daha sonra her şeyi itiraf etmeyi kabul etmiş. Ve yüzlerce çocuğu öldürdüğünü söyleyen cani, 27 Ekim 1440’da iki yardımcısıyla birlikte idam edilmiş.
Suçlular ilk önce asılmış, daha sonra da bedenleri yakılmış. Fakat Gilles de Rais hala bir soylu olduğu için bedeni tamamen yanmadan alevlerin içinden alınarak, gömülmesine izin verilmiş. Peki, 80 ila 200 arasında çocuğun ölümünden sorumlu tutulan Gilles de Rais, gerçekten suçlu mu dersiniz?
Suçlu mu Yoksa Kurban mı Olduğu Halen Tartışılmaktadır;
Bu soruyu soruyorum çünkü bazı kaynaklarda Gilles de Rais’e o itirafların işkence altında yaptırıldığı öne sürülmektedir. Hatta bazılarına göre de Rais, Engizisyon mahkemesi tarafından kurban edilmiş. Ayrıca Fransız Mareşal’in ölümünden sonra Rais’in bütün topraklarını ele geçiren Britanny Dükü’nün de olayda parmağı olduğu düşünülüyor.
Evet, çok uzun yıllar önce yaşanan bu olaylar, farklı şekillerde anlatılsa da gerçekler hiçbir zaman kesin olarak bilinemeyecek diyebiliriz. Fakat eminim ki Gilles de Rais, Mavi Sakal lakabıyla efsaneleşmiş isimlerden biri olarak daha uzun yıllar boyunca konuşulmaya devam edecek.