Tüketici haklarının korunması günümüzde devletin yanı sıra özel girişimlerin öncelikli politikaları arasında yer almaktadır. Çünkü ekonomik faaliyetlerin nihai amacı, tüketici ihtiyaçlarının maliyet ve toplumsal fayda gibi unsurlar gözetilerek karşılanmasıdır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile de tüketicileri daha ileri seviyede korumaya yönelik tedbirler alınmıştır.
Yapılan çalışmalar ve bilgiye erişilebilirlik sayesinde tüketiciler her geçen gün biraz daha bilinçlenmektir. Artan farkındalıkla tüketiciler haklarını savunmakta ve böylece taraflar kazan-kazan ilişkisi sürdürebilmektedir.
Zaten bugün pek çok tüketici, alınan bir ürünün hiçbir gerekçe gösterilmeden bir hafta içinde iade edilebileceği hakkı olduğunu bilmektedir. Tüketici mahkemelerine başvuranların sayısı artmakta, duyarsızlık yapmak yerine gerektiğinde hakkını yasal yollardan arayanlar çoğalmaktadır.
Peki, bilinçli tüketici kimdir ve özellikleri nelerdir? Cevaplar aşağıdaki başlıklarda ele alınmıştır.
Bilinçli Tüketici Kimdir?
Sivil toplum kuruluşu Tüketici Hakları Derneği’ne göre bilinçli tüketici;
Bilinçli tüketici, yerel, etik ve çevre dostu ürünlerle daha doğru satın alma kararları veren müşterilerdir. Sahip oldukları çevre ve sosyal bilincine bağlı olarak hangi şirketlerden alışveriş yapacağını bilen kişilerdir.
Temel olarak, bilinçli tüketicilik tüketicinin gezegen üzerindeki olumsuz etkilerinin bir kısmını dengelemeye yardım etmek amacıyla satın alma sürecinde olumlu kararlar almaya odaklanmaktadır. Adil ticaret ürünlerini tercih etmek, ikinci el kıyafetler giymek veya doğal malzemeler kullanmak bilinçli tüketiciliğe verilebilecek birkaç örnektir.
Bilinçli tüketicilik, sürdürülebilir tarımı, çevre dostu ürünleri ve yalnızca gereken miktarda üretmeyi teşvik etmektedir. Ücret eşitliği ve insani çalışma uygulamaları gibi diğer faktörler de bu tür tüketimin sürücülerindendir.
Y kuşağının başı çektiği küresel pazarda bilinçli tüketiciler, kendi cüzdanlarının yanında çevresel değişim için aktif sorumluluk almaktalardır. Sosyal medyanın gücü sayesinde genişleyen şeffaflık ilkesi de bilincin artmasına katkı sağlamaktadır.
Tüketicilerin dürtmesiyle işletmelerin dünyayı daha iyi hale getirme sorumluluğunu almaları kaçınılmaz olmuştur. Örneğin havacılık veya petrol gibi çevreye zararlı şirketler, karşılaştıkları baskı sonucunda sürdürülebilirlik faktörünü operasyonlarının kilit noktalarına yerleştirmektedir.
Farklı sektörlerden şirketler de bilinçlenen tüketicilerin istekleri doğrultusunda yön almaktadır.
Kozmetik şirketlerinin ürünlerinden kimyasalları çıkarması, gıda firmalarının içeriklerinden şeker-yağ oranını azaltması, restoran zincirlerinin paketlemeleri için geri dönüşüm çalışmaları yapması hep bilinçli tüketimin sonucudur.
Bilinçli Tüketici Nasıl Olmalıdır?
Bilinçli tüketici olmak için öncelikli kural haklarını bilmek ve aramaktır. Güvenilir yerlerden alışveriş yapmak da kritik önem taşımaktadır.
Kişi piyasanın aldatıcı, istismar ve mağdur edici uygulamalarından korunmak için gerekli konularda bilgi sahibi olmalıdır. İstek-ihtiyaç faktörünü göz önünde bulundurarak ihtiyacı kadar almalıdır.
Bununla birlikte ihtiyaç, tüketim miktarı hesaba katılarak alınmalı, hem keseye hem de dünyaya zarar verecek israftan kaçınılmalıdır. Mal ya da hizmet satın alımlarında sözlemeler okunmalı, tüketici aleyhindeki maddelere dikkat edilmelidir.
Tüketicinin bilmesi gereken belli başlı yasal hakları şunlardır:
Satın alınacak mal ve hizmetin kalitesi hakkında araştırma yapılmalı, deneyimli tüketicilerin yorum ve görüşleri dikkate alınmalıdır. Her alışveriş sonrasında fiş ya da fatura alınmalı, belge siz üründen emin olana ya da garantisi boyunca kadar saklanmalıdır.
Etiketteki fiyat ile fiş-faturadaki fiyat farklı çıktığında aradaki fark talep edilmelidir. Ödenecek rakam, tüketici lehine olan fiyattır. Satın alınan ürünlerde TSE damgası olup olmadığına bakılmalıdır.
Alışverişe çıkmadan önce alınacakların listesi yapılmalıdır. Malın içeriği ve son kullanma tarihleri mutlaka gözden geçirilmelidir. Televizyon, gazete ya da internetteki aldatıcı reklamlara kanılmamalı, duyulmamış markalara karşı özellikle dikkatli olunmalıdır.
Karşılaşılabilecek sorunlara karşı haklar bilinmeli, tüketici buna göre savunma yapmalıdır. Hakların savunulması için Sanayi Bakanlığı, Ticaret Odaları, Tüketici Rekabetinin Korunması Genel Müdürlüğü, Belediyeler, TÜKODER, Tüketici Hakem Heyeti gibi ilgili kuruluşlara başvuru yapılmalıdır.
Böyle bir durumda hakkınızı aramazsanız sadece sizin zarara uğramanız değil, aynı zamanda tüketiciye saygılı olmayan satıcıyı ödüllendirmek ve başkalarının da benzer zararlara uğramasına sebep olmak anlamına gelir.
Perakende olarak satışa sunulan ürünlerin üzerine fiyat etiketi konmasının zorunlu olduğu unutulmamalıdır. Aynı şekilde restoran, cafe gibi yerlerde de fiyat tarifesi bulundurulmalıdır. Bunların yanında elektrikli ev aletleri ve elektronik ürünlerde garanti belgesi istenmelidir.
Yararlı bilgiler verilmektedir. Bence bu bilgiler bilinçli tüketiciyi çok güzel anlatmıştır. Yani çok iyi?