Aşk Şiirleri: En İyi, Güzel, Dokunaklı 45 Farklı Şiir Listesi [Kısa ve Uzun]

Tek başına bir sanat eseri olan şiir; belirli kafiye düzenine uyarak yazılan, içerisinde aşk, sevgi, nefret ve özlem gibi birçok duyguya yer verilen edebiyat türüdür. Genelde dörtlükler halinde yazılsa da günümüzde bu durum farklı bir boyuta ulaştı. Artık insanlar hiçbir kurala ve uyağa bağlı kalmadan, diledikleri gibi şiir yazıyor. Yani özgürlükçü ve serbest şiir akımını benimsiyorlar. Şiirin tarihçesine baktığımızda ise Sümerlere kadar dayandığını görmekteyiz.

Lafı uzatmadan sizin için hazırladığım listeden bahsetmek istiyorum. Aşk; insanoğlunun yaşadığı en muazzam, en değerli ve en acıtan duygulardan biridir. Aşkın tanımını yapmak istemiyorum, nitekim yapamam da… Çünkü anlamı sonsuz olan bir kavramdır, aşk. Herkes kendine göre yorumlar. Herkese hissettirdiği duygu farklıdır. Ama aşkı en güzel anlatanlar, hiç kuşkusuz şairlerdir. Ben de bu yazımda Can Yücel, Nazım Hikmet, Cemal Süreya, Attila İlhan ve Turgut Uyar gibi isimlerin şiirlerine yer verdim. Türk Edebiyatı’nda ölümsüz olan bu isimlerin en unutulmaz, en dokunaklı ve en güzel aşk şiirlerinden oluşan kocaman bir liste hazırladım. Uğruna şiir yazılacak büyük aşklar yaşamanız dileğiyle diyor ve sizi birbirinden güzel aşk şiirleriyle başbaşa bırakıyorum.

En Güzel ve Etkileyici 10 Aşk Şiiri

Aşk şiiri dendiği zaman; Nazım Hikmet’ten, Özdemir Asaf’tan, Attila İlhan’dan ve Cemal Süreya’dan birkaç mısra almadan olmaz. İşte sizlere en güzel ve etkileyici aşk şiirleri:

Yine Sana Dair – Nazım Hikmet

Şiirler her insan için farklı anlam içerir. Herkes ruh haline göre, anlamak istediği gibi anlar şiirleri. Ancak şairin anlatmak istediği şeyler sabittir. Nazım Hikmet bu şiirinde karşıdakinden bir umut istiyor. Umudu seviyor şair… Ne olursa olsun, tüm imkansızlıkları yenerim ama bana yeter ki ümitsizlikten bahsetme diyor. Zaten aşk beklemek, ümit etmek değil mi?

İki Kalp – Cemal Süreya

Duygulara en hassas şekilde dokunan şairlerden biridir Cemal Süreya… Bu şiirinde seven iki insan bir araya geldikten sonra, aralarında mesafe ancak birbirlerine uzanan kollarıdır diyor. Öte yandan beklemenin de hüznünden ve sıkıcılığından bahsediyor. Sevgiliyi beklerken bir türlü geçmeyen zamana sitem ediyor.

Aydınlık Neyin Oluyor Senin? – Attila İlhan

İnsan bu şiiri okuyunca, şiirin yazıldığı kadını kıskanmadan edemiyor. Bir kadın daha fazla nasıl sevilebilir, daha güzel nasıl tasvir edilebilir ki? Attila İlhan şiirinde yer verdiği kadını aydınlığa ve gökyüzüne benzetiyor. Tıpkı gökyüzü gibi aydınlık olduğunu anlatıyor. Öyle yoğun hissediyor ki; kadının gözlerini şimşeğe, dokunuşlarını güneşin sıcaklığına benzetiyor.

Aşk – Cahit Sıtkı Tarancı

Cahit Sıtkı Tarancı bu şiirinde, adından da anlaşılacağı üzere sadece aşkı anlatmış. Aşkın insanın gönlüne bahar gibi geldiğini, geldiği gibi de çiçekler açtığından bahsetmiş. Ama ne zaman ki ay bulutun ardına girer yani aşk giderse, o vakit gönlü kararır insanın. Başlar derdini türkülerle anlatmaya diyor.

Sevdaya Tutuldum – Orhan Veli

Garip akımının öncülerinden olan Orhan Veli, Sevdaya Tutuldum şiirinde, aşka düştüğünden ve kendindeki değişimlerden bahseder. Kendini aşık olmayacak sanmış demek ki, ben de mi böyle düşüncelere dalacaktım, ben de mi böyle uykusuz kalacaktım diye soruyor kendine. Sevdaya düşen insanın ise, gözünün aşktan başka hiçbir şey görmediğini söylüyor.

İstiyorum – Özdemir Asaf

Özdemir Asaf’ın bu şiiri baştan aşağı istek barındırıyor. Sevgiliden isteklerini, şiirinde bir bir sıralıyor. Rüzgar dediğim anda saçların savrulmalı, gece dediğim anda dalıp, daha sabah dememe kalmadan uyanmalısın diyor. Şiirin en güzel kısmı ise şu; aşk der demez, kalbin hızla çarpmalı… Asaf’ın bu dizeleri aslında hepimizin gönlünde yatan istekler. İnsan birini sevdiği zaman, daha kelimeler ağzından çıkmadan anlasın, anlaşabilsin ister.

Geçmiş Yaz – Yahya Kemal Beyatlı

Yitip giden bir aşkın ardında bıraktığı hatıralar dile getirilmiş bu şiirde. Sevgiliyle geçen, her anı mükemmel, dolu dolu bir yazdan bahsediyor. Sanki senin sesinle dolmuştu her yer diyor. Fakat şiirinde asıl, anılarının hala taze olduğunu belirtiyor. Baktığı her yerde hala onun güzel yüzünü gördüğünü söylüyor.

Güzelsin – Cemal Safi

Cemal Safi’nin Güzelsin şiirinin iki dörtlüğünü paylaşıyorum sizinle. Şiirin bütününde sevgiliye olan aşka ve övgüye yer verilmiş. Şımartarak seviyor şair kadınını… Kimin ne dediğini, ne düşündüğünü umursamadan yaşasın, salına salına yürüsün istiyor. Onu öyle güzel görüyor ki, kendine bile fazla geldiğini düşünüyor. Bu yüzden nazın da, cilvenin de ona yakıştığını söylüyor.

Ben Aşkı Ölümsüz Bilenlerdenim – Ahmet Selçuk İlkan

Ahmet Selçuk İlkan’ın birçok şiiri bestelenerek şarkı yapılmıştır. Ben Aşkı Ölümsüz Bilenlerdenim şiiri de, yıllar önce bestelenerek, birçok şarkıcı tarafından okundu. Şiirde kendini ölümsüz seven aşıklardan biri olarak gören şair, aynı şeyi karşısındakinden de beklediğini dile getiriyor. Eğer sonunda bırakıp gideceksen, en iyisi hiç sevme daha iyi diyor.

Aşk – İlhan Berk

Nasıl güzel bir duygudur kalan sevgilinin bu sözleri söylemesi öyle değil mi? Varlığındaki huzurdan bahsetmiş şair… Sen varken ne kötü bilirdik, ne mutsuzluk demiş. Sonra da onsuzluğu anlatmış. Sevgilinin yokluğunda ne deniz güzel gelmiş ne de başka bir şey. Eski günlerin özlemeni dile getirirken, bir yandan da yeniden o günleri yaşamak istediğini belirtmiş. Giden sevgiliye davet var şiirde.

En Güzel 10 Kısa Aşk Şiiri

Aşk – Özdemir Asaf

Duygusal şiirlerin insanı olan Özdemir Asaf, bu şiirde fazlasıyla betimleyici öğelerden yararlanmıştır. Sevgilinin ondaki yerini ve ona hissettirdiği duyguları, okuyucuya betimleyerek anlatmaya çalışmış. Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin derken, onun eşi bulunmayan bir varlık olduğunu; hem hastalık hem sağlık gibisin derken de, her duyguyu yaşattığını anlatmış.

Seni Düşünmek – Nazım Hikmet

Her şiiri ayrı güzeldir Nazım’ın… Her şiirinde insan sanki o duyguları gerçekten yaşıyormuş gibi hisseder. Sanki gerçekten aşıkmış gibi, gerçekten birini özlüyormuşçasına kederlenir. Bu şiirinde de aynı şeyleri hissediyor insan. Seni düşünmek dünyanın en güzel şarkısını dinlemek gibi, ümit etmek gibi bir şey diyor. Ama artık ümit etmenin yetmediğinden, kavuşmak istediğinden bahsediyor.

Sevmeye Başlayınca Birini – Metin Altıok

Keşke herkes böyle düşünse; bir aşk bittiğinde her şey eskide kalsa ve yeni aşklara yansıtılmasa yaşanmışlıklar. Metin Altıok bu şiirinde yeni başlayan aşkla birlikte, yeni bir hayatın başladığını anlatmış. Geçmişte yaşanan her şeyin eskide kalması gerektiğini, yeni aşkla birlikte bambaşka şeylerin yaşanacağına değinmiş. Ve en önemlisi bu aşka sizden başka kimsenin, müdahale etmesine izin vermeyin demiş.

Aşk Başlamadan Güzel – Ümit Yaşar Oğuzcan

En güzel aşk şiirlerinin şairlerinden biri olan Ümit Yaşar Oğuzcan, bu şiirinde aşkı değil de, aşk yüreğe düştüğü fakat birbirine hissettirilmediği anları anlatmış. Hani birine aşık olur da gece gündüz düşünürsün, çaktırmadan bakar, acaba o bana ne hissediyor diye merak edersin ya… İşte şair o duygulardan bahsediyor şiirinde.

Sen Oradasın – Cezmi Ersöz

Cezmi Ersöz bu kısacık şiirine aslında çok büyük anlamlar sığdırmış. Dokunamadığı, sahip olamadığı birine duyduğu yoğun duygulardan bahsetmiş. Bu duyguların sonsuza kadar süreceğinden, arzularına söz geçiremediğinden bahsetmiş. Baş edemediği duyguların esiri olduğu için kendine öfke duyarken, aşkının da büyüklüğünü dile getirmiş.

Sevdan Beni – Ahmed Arif

Ahmed Arif’in dili biraz ağırdır. Şiirlerini okurken yanınızda eski kelimelerin olduğu bir Türkçe sözlük bulundurmanızı tavsiye ederim. Bu şiirinde duyduğu aşkın ve sevdanın gücünü anlatmış. Yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen kalbindeki aşkın eksilmediğini, onu hiçbir zaman bırakmadığını söylemiş. Açlıkta, susuzlukta, uykusuzlukta bile yüreğindeki büyük sevda sayesinde ayakta durabilmiş.

Eylül’dü – Cemal Süreya

Eylül hüzün ayıdır derler. Sonbaharın habercisi olduğundan mı bilinmez ama, herkes için genelde böyledir. Şair bu şiirinde duygularını mevsimin değişimleriyle anlatmış. Güzel günlerde, baharda yanında olan sevgilinin, sonbahar gelip de, ağaçlar yapraklarını dökmeye başlayınca yok olduğunu söylemiş. Aslında anlatılmak istenen mevsim değil, şairin hayatındaki iyi ve kötü günler. Bu nedenle ellerimin soğukluğunu hiç bilmedin ki diyor. Yani sen benim zor anlarımda hiç yanımda değildin ki demek istiyor.

Farzet Hiç Ayrılmadık – Can Yücel

Can Yücel bu şiirde olumlu düşünmeye çalışmak istediğini ifade etmiş. Evet bir aşk bitmiş, iki insan belki de çok uzaklardalar artık. Ama istiyor ki hala o duyguları yaşasın. Farz edelim biz hiç ayrılmadık ve dünyamız hala ikimizden oluşuyor diyor. Aslında ayrılığın onda yarattığı boşluğu ve duyduğu özlemi dile getiriyor.

Özlem – Ahmet Hamdi Tanpınar

Ahmet Hamdi Tanpınar, Özlem adını verdiği şiirinde sevgiliye duyduğu hasreti anlatmış. Varlığının bütün hayatına, dünyasına yettiğini söylüyor. Sonrasında ise yokluğunda hissettiği boşluğu anlatıyor. Kime baksam, kime dokunsam aklımda sen; senden başka kimseyi düşünemiyorum diyor. İçindeki hasret çığlık derecesine ulaşsa da, kimsenin onu duymadığından yakınıyor.

Hasret – Fazıl Hüsnü Dağlarca

Eğer şiirlere merakı olan biriyseniz bilirsiniz; çok azdır sevgili yanındayken yazılmış şiirler. Şiirlerin geneli hasret barındırır, ayrılığın isyanıdır, çaresizliğin dizelere dökülmüş halidir. Ne dön diyebilir kalan, ne gelmek istiyorum diyebilir giden. Bu şiirde de şair yitip giden bir aşkın ardında kalan kendini anlatmış. Onu unutmak için her şeyi yaptığını, bir yandan da aslında hiç de öyle olmadığını ifade eder. Okuduğun şiirleri tekrar tekrar okuyorum derken, aslında sevdiğinden bir şeyler arar.

En Güzel ve Dokunaklı 10 Uzun Aşk Şiiri

Hoş geldin Kadınım – Nazım Hikmet

Nazım Hikmet’in hayatını okuyanlar onun yaşadığı zorlukları, memleketten sürgün edilmesini, birçok kez tutuklanmasını eminim biliyordur. En ünlü ve güzel şiirlerinden biri olan Hoş geldin Kadınım şiirinde de, kısmen de olsa o yaşadığı günlere değinmiş. Odama ayak bastığın anda, hürriyet gibi aydınlık oldu derken, şiirin o zor günlerde yazıldığını anlıyoruz. Bu muazzam şiir Volkan Konak, Koray Avcı gibi sanatçılar tarafından seslendirildi. Zaten her satırı ayrı güzel olan şiiri bir de bu sanatçılardan dinlemenizi tavsiye ederim.

Sessiz Gemi – Yahya Kemal Beyatlı

Bu şiirde genel bir sitem ve öğüt bulunuyor. Defalarca terk edilmiş, sayısız insan uğurlamış ve beklemekten yorulmuş birinin dizelerini okuyoruz bu şiirde. Rıhtımda kalanların günlerce beklediğini söylemiş. Ama bu bekleyişin nafile olduğunu, daha hiçbir gidenin geri döndüğünü görmemiş. Öyle ya diyor, memnun olmasalar gittikleri yerlerden şimdiye kadar dönmezler miydi çoktan?

Sevgilim- Murathan Mungan

Murathan Mungan da kalemine hayran olduğum, insanın duygularını ilmek ilmek satırlara dökebilen bir yazar ve şairdir. Bu şiirde sevdiği kişi gittikten sonra kendini yetim gibi hissetmesinden ve sonrasında yaşadığı günlerden bahsetmiş. Sanki o gittikten sonra hayat durmuş gibi, ne telefonlara bakıyorum ne de kimseyle konuşuyorum diyor. Yine yoğun bir özlem barındırıyor şiir. Sevdiğinin yokluğunda ona ait olan eşyaları kullanarak, en azından kokusunu almayı ve yanındaymış gibi olmayı ümit ediyor.

Seni Günlere Böldüm – Edip Cansever

Büyük sitem, biraz da öfke dolu bir şiir var sırada. Edip Cansever okuyucuya kalbinin kırgınlığını anlatmış. Giden sevgiliyi günlere, aylara, yıllara böldüm derken aslında asla unutamayacağını söylemiş. Fakat bu unutmak sadece özlemden değil, biraz da nefretten kaynaklanıyor. Kapını açarsın bir gün kimseler yok derken, giden kişinin de kendi gibi bir gün yalnız kalmasını istediği anlaşılıyor.

Bekleyeceğim – Ahmet Hamdi Tanpınar

Derler ki kavuşursan aşk olmaz. Aşk beklemektir, aşk özlemektir, aşk savaşmaktır… Ahmet Hamdi Tanpınar da bu şiirinde beklemek konusunu enine boyuna anlatmış. Bir sevgili ne kadar beklenebiliyorsa, o kadar beklerim demek istemiş. Aylar yılları kovalasın, zaman istediği kadar akıp gitsin, hatta sen evlenip başka birini sevsen bile, ben seni sevmeye devam edeceğim diyor.

Orda Kaldım – Gülten Akın

Gülten Akın’ın farklı bir üslubu, şiirlerinin de farklı bir lezzeti vardır. Seçtiği kelimeler net ve keskin olur genelde. Burada bir insanın aşka teslimiyetinden bahsetmiş. Aşk denen kapıdan girdikten sonra bana ait ne varsa senle kaldı diyor. Sen gitmiş olsan bile ben hiç ayrılmadım ki derken, aslında aşkını hala kalbinde taşıdığını, aklının, fikrinin ve tüm duygularının hala aynı olduğunu ifade ediyor.

Ben Sana Mecburum – Attila İlhan

Bir şiir ne kadar tanınabilir, ne kadar ünlü olabilirse, bu şiir hepsini başarmış diyebilirim. 7’den 70’e herkes bilir Attila İlhan’ın bu şiirini. Adı gibi mısraları da olağanüstü olan Ben Sana Mecburum şiiri, içerisinde en ufak bir gurur, kibir barındırmıyor. Bir insanın başka birine ben sana mecburum demesi, onsuz nefes alamadığını, eksik kaldığını, unutmaya çalışsa bile bir türlü unutamadığını gösterir. Bu harika eser Attila İlhan’ın kaleme aldığı en başarılı şiirlerden biridir.

Saçların – Necip Fazıl Kısakürek

Necip Fazıl Kısakürek, hayatı gerçekten okunmaya değer, merak uyandırıcı bir kişiliktir. Yaşamının bir dönemini alkol bağımlısı olarak geçirdikten sonra, bir anda kendini Allah’a adayan biri olup çıkmıştır. Her iki dönemde yazdığı şiirleri de Türk Edebiyatı’nda önemli bir yere sahip. Saçların adını verdiği bu şiirde, sevgiliye duyulan hayranlık dile getirilmiş. Su nasıl mermer üzerinde akarak gidiyorsa, saçlarının da omuzlarında öyle süzülmesini istemiş.

Sana Geldim – Yusuf Hayaloğlu

Yusuf Hayaloğlu, şiirlerini genelde kendisi seslendirir. Belki de bu sebeple, son yılların en tanınan şairlerinden biri olmayı başardı. Yusuf Hayaloğlu bu şiirinde sanki kendi hatasının bedelini ödemiş ve artık affedilmeyi bekliyor. Son satırlarda dile getirdiği artık kucaklar mısın, bağışlar mısın sözlerinden bunu anlayabiliriz.

Gidişini Anlatıyorum – Rıfat Ilgaz

Şiirin adı Gidişini Anlatıyorum, bazı kaynaklarda ise Sen Gidince olarak geçer. Şiirin teması da adında toplanmış zaten. Sevdiği insan giderken onunla birlikte giden her şeyi özlediğini söylüyor. Onunla birlikte giden saçlarını, ellerini, bakışlarını her şeyi ayrı özlüyor şair. Bu yüzden de beni ancak gözlerin ayakta tutar diyor.

Nazım Hikmet’in En Çok Okunan 5 Aşk Şiiri

Aşk Mönüsü

Nazım’dan yine memleket sevgisiyle, aşkını bir arada anlatan bir şiir. Öyle güzel bir şair ki, ülkesine öyle hayran bir insan ki, sevdiği kadına hayranlığını anlatırken de bu duygularından yardım alıyor. Sen ülkemin yaz geceleri gibisin, şafaklar kadar güzelsin derken; hem sevdiği kadına hem memleketine olan aşkı bir arada dile getirmiş oluyor.

Aşk Mönüsü

Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin
Sen ülkemin yaz geceleri gibisin
Saadetten haber getiren atlı kapını çaldığında
Beni unutma
Ah! saklı gülüm
Sen hem zor hem güzelsin
Şiirlerimin ılıklığında açılmalısın
Sana burada veriyorum hayata ayrılan buseyi
Sen memleketim kadar güzelsin
Ve güzel kal

Nazım Hikmet

Gözlerine Bakarken

Baktıkça kaybolduğu, dipsiz bir uçurum gibi derin, anlamı bitmeyecek bir maden olarak görüyor sevdiğinin gözlerini. Tıpkı bir buğday tarlasında kayboluyorum gibi derken, gözlerine bakarken başka hiçbir şey düşünmediğini anlatmaya çalışıyor. Sırrını her gün azar azar verdiğini düşünürken de, aslında onun için hissettiği anlamın hiçbir zaman bitmeyeceğini belirtiyor.

Gözlerine Bakarken

Gözlerine bakarken,
güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma.
bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde,
kayboluyorum…
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:
sırrını her gün bir parça veren.
fakat hiç bir zaman;
büsbütün teslim olmayacak olan…

Nazım Hikmet

Sen Benim Sarhoşluğumsun

Bu şiir de Nazım Hikmet’in en çok okunan ve en sevilen şiirlerinden biridir. Sarhoşluk aşkta en çok kullanılan kelimelerden biridir. Hani derler ya aşkınla sarhoş oldum diye. İşte o sarhoş olmayı Nazım bu şiirinin ana teması yapmış. Ancak sarhoşluğundan en ufak bir şikayeti olmadığını belirtmiş. Bunu ise ne ayılabilirim, ne ayılmak isterim sözlerinden anlıyoruz.

Sen Benim Sarhoşluğumsun

Sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
üstüm başım çamur içinde
yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim.

Nazım Hikmet

Herkes Gibi

Bitmiş, varlığı en ufak bir heyecan uyandırmayan, külleri sönmüş bir aşk anlatılıyor şiirde. Rahmetli Cem Karaca muhteşem bir şekilde seslendirmişti Nazım Hikmet’in bu şiirini. Biten sevdanın ardından o kişinin artık hiçbir his uyandırmağı, dolayısıyla da diğer insanlardan hiçbir farkı olmadığı anlatılmış. Bence artık sen de herkes gibisin derken, sıradan insanlara ne hissediyorsa, ona da öyle alelade duygular beslediğini ifade etmiş.

Herkes Gibi

Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi ta içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin
Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim
Kalbimde kalbine yok bile kinim
Bence artık sen de herkes gibisin.

Nazım Hikmet

Seviyorum Seni

Listemizde yer alan son Nazım Hikmet şiirini de yine bestelenerek, Onur Akın, Volkan Konak gibi sanatçıların seslendirdiği bir şiirden seçtim. Nazım bu şiirinde kelimelerini gayet net bir şekilde kullanmış. Anlatımın genelinde ise mübalağa hakim. Fakat öyle yakışmış ki bu sözler şiire. İlk kez hissedilen duygular nasıl heyecan verir, nasıl mutlu ederse, sevgisinin de bu denli özel olduğunu anlatmış. “Seviyorum seni, yaşıyoruz çok şükür der gibi” dizelerinin ise önünde saygıyla eğilmek istiyorum.

Seviyorum Seni

Seviyorum seni
ekmeği tuza banıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi
Ağır posta paketini
neyin nesi belirsiz
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi
Seviyorum seni
denizi ilk defa uçakla geçer gibi
İstanbul’da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldayan bir şeyler gibi
Seviyorum seni
Yaşıyoruz çok şükür der gibi.

Nazım Hikmet

Turgut Uyar’ın En Çok Okunan 5 Aşk Şiiri

Acıyor

En değerli şairlerimizden biri olan Turgut Uyar şiirlerinin çoğu duygu yüklüdür. Bu şiirinde ise müthiş bir akıcılık ve anlam bütünlüğü hakim. İnsan sevinçlerini tarif edebilir, mutluluğunu anlatabilir ama en zoru acıyı tarif etmektir. Şair bu şiirinde biten bir ilişkinin ardından duyduğu acıyı anlatıyor.

Acıyor

Mutsuzluktan söz etmek istiyorum
Dikey ve yatay mutsuzluktan
Mükemmel mutsuzluğundan insan soyunun
Sevgim acıyor

Biz giz dolu bir şey yaşadık
Onlarda orada yaşadılar
Bir dağın çarpıklığını
bir sevinç sanarak

Turgut Uyar

Bir Gün Sabah Sabah

Turgut Uyar’dan çok ama çok güzel bir şiir daha. Yine yalın, yine akıcı, yine gösterişten uzak bir anlatım hakim. Uzun ve yorucu geçen bir yolculuğun sonunda soluğu sevdiğinin yanında almak isteyen biri… Tamamen temenni içeren bir şiir. Olmasını istediği şeyleri yazmış şair ve gözünde canlandırdığı sevgilinin güzelliğini dile getirmiş.

Bir Gün Sabah Sabah

Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
Kim o dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıkdır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,
Bir sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni,
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliç ten.
Fabrika düdükleri ötmektedir.

Turgut Uyar

Bitmemiş Şiirler

Yüreğe bu kadar dokunulur mu, duygular bu denli güzel ifade edilir mi? Turgut Uyar’ın bu şiiri için de şaheser kelimesini kullansam sanırım abartmış olmam. Bir öpücüğünü cennete değişmem demiş. Şiirin ilham kaynağı kişiyi öyle yüceltmiş, öyle değerli hissettirmiş ki, insan bu kadar güzel sevilmek istiyor.

Bitmemiş Şiirler

Şöyle bir içten öpmeni senin,
Bin tane cennete değişmem..
Varsın yatağımız ipek olmasın,
Güzel vücudun danteller içinde değilmiş,
Ne çıkar..
O bütün tatlı saatlerinde gecenin
Güneş perdelere gelene kadar,
Kollarında bulutlarda gibiyim…

Turgut Uyar

Şimdi Gelsem ki

Bu şiiri de az önce yer verdiğim Bir Gün Sabah Sabah şiirinde olduğu gibi, istek ve temenni içeriyor. Şair aslında hayal ettiklerini ve görmek istediklerini anlatıyor şiirde. Genel olarak sade dil kullanan Turgut Uyar bu şiirde de duruluğu korumuş. Bu sayede hem okuyucu anlatılmak isteneni direkt anlıyor, hem de şiir bir solukta okunuyor.

Şimdi Gelsem ki

şimdi gelsem ki sen, yıkanmışsın
saçlarını taramışsın.
alnında mini mini damlalar,
bir hafiflik, bir incelik yüzünde.
buğu ardından yıldızlar gibi
parmak uçların pembeleşmiş,
sere serpe yatağa uzanmışsın…
bunu sevda türküsü olsun diye yazdım, gelinim
şimdi yağmur yağıyor yollara, yapraklara.
gelsem ki sen evdesin,
cümle sıcaklıklarla berabersin.
göğsün kapalı,
dudakların aralık.
ellerimi hohlayıp hohlayıp ısıtsan.

Turgut Uyar

Göğe Bakma Durağı

Turgut Uyar’ın en çok okunan, en sevilen ve en bilinen şiiri Göğe Bakma Durağı’dır. Aynı isimli kitabı Yapı Kredi Yayınları tarafından, 2016 yılında basıldı. Kitabın içerisinde şairin diğer ünlü şiirlerine de yer veriliyor. Kendini anlatırken şiire çok küçük yaşlardan beri ilgisi olduğunu söyleyen Turgut Uyar, Türk Edebiyatı’nın ölümsüz şairleri arasına adını yazdırmayı başarmış bir isim.

Göğe Bakma Durağı

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım

Turgut Uyar

Cemal Süreya’nın En Çok Okunan 5 Aşk Şiiri

Biliyorum Sana Giden

Cemal Süreya’nın bu şiiri tamamen umutsuz duygularla yazılmış. Sevdiği kişiye giden tüm yolların kapalı olduğu konusunda umutsuzluk yaşarken, aslında hiç sevilmediğinin de farkında. Aklında o kişiden başka hiçbir şeyin olmadığını, yalnız onu düşündüğünü dile getiriyor. Bu davranışlarını ise kendine yakıştıramayarak, gurursuzluk olarak nitelendiriyor.

Biliyorum Sana Giden

Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

Ne kadar yakından ve arada uçurum;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi

Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

Cemal Süreya

Öyle Uzaktan Seviyorum Seni

Bu şiiri okuduktan sonra insan durup bir düşünüyor, günümüz aşklarını. Sizce böyle uzaktan aşk mümkün mü artık? Şimdilerde insanlar birbirini bir süre görmesin ya araya başka heyecanlar girer, ya da sevgileri azalır. Okuduğumuz şiir bize uzaktan da olsa aşkın dolu dizgin yaşanabileceğini anlatıyor. Kokunu alamasam da, boynuna sarılamasam da seviyorum seni diyor.

Öyle Uzaktan Seviyorum Seni

Öyle uzaktan seviyorum seni
uzaktan seviyorum seni
kokunu alamadan,
boynuna sarılamadan
yüzüne dokunamadan
sadece seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
elini tutmadan
yüreğine dokunmadan
gözlerinde dalıp dalıp gitmeden

şu üç günlük sevdalara inat
serserice değil adam gibi seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden
en çılgın kahkahalarına ortak olmadan
en sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan

Cemal Süreya

Üvercinka

Cemal Süreya’nın bu şiiri birçok kesim tarafından eleştiriye maruz kalmıştır. Dizelerde yer alan bazı kelimelerin erotizmi anlattığından şikayet edenler olmuştur. Oysaki Cemal Süreya’nın satırlarını okurken kitleniyor insan. İnsanın kalemi eline alıp, duygularını en cesurundan yazası geliyor. Ama Cemal Süreya kadar yüreğe dokunmak ne mümkün!

Üvercinka

Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu kesmemeye

Laleli’den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında Afrika dahil

Cemal Süreya

8.10 Vapuru

Şairin en sevilen ve en güzel şiirlerinden biri de 8.10 Vapuru isimli şiiridir. Sevdiğinin sesine sığdırdığı anlamları sıralamış satırlarında. Ona hissettirdiklerinden, neleri anımsattığından bahsetmiş. Şiirin devamında sesinde söylenmemiş sözcükler var diyor. Aslında her kelimenin, onun sesinden bambaşka güzel olacağını anlatıyor.

8.10 Vapuru

Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
Mavi ipek kış çiçeği
Sigara içmek için
Üst kata çıkıyorsun

Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
İşinden memnun değilsin
Bu kenti sevmiyorsun
Bir adam gazetesini katlar

Cemal Süreya

Sevgilim, Bir Günün

Cemal Süreya’nın fazlasıyla eleştiri alan bir şiirini daha paylaşmak istiyorum sizinle. Öncelikle şiirde geçen kırıtarak yürüyen işçi kızlar ifadesi birçok kişi tarafından hoş karşılanmadı. Bu satırlar, kırıtarak yürüyen işçi kız mı olur tarzında tepkilere yol açtı. Şair ise şiirin tamamında günlük hayatta olan şeyleri anlatıyor ve bunların hepsi olurken ben sadece seni düşünüyorum diyor.

Sevgilim,  Bir Günün

Sevgilim, bir günün ortası şimdi
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Güvercinler güneşten bir sessizliği biriktiriyor
Ben seni düşünüyorum seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
Kalbim diyorum kalbim

Cemal Süreya