Dünyaca Ünlü 25 Yabancı – Türk Ressam ve Tabloları

Resim herhangi bir yüzey üzerine, renkler ve çizgilerle yapılan bir anlatım tekniğidir. Resmi yapan kişi ise aktarmak istediği düşünceyi dilediği tekniği kullanarak yapabilir. Bazen sadece karakalem, bazen renklerin uyumuyla, bazen de hiçbir kural ve düzen içermeden bunu başarabilir. Tamamen özgürdür yani bu alanda. Her ressamın ise kendine özgü bir tekniği ve üslubu vardır. Bunlar; izlenimcilik, barok, kübizm, minimalizm, romantizm, peyzaj ve portre teknikleri olabilir. Sizler için hazırladığım bu listede; dünya çapında tanınan en ünlü yabancı ve Türk ressamları bir araya getirdim. Resim tarihine damgasını vuran bu isimlerin hayatları hakkında kısa bilgilerin yanında, en ünlü tablolarını da paylaştım. Resim ve sanatseverlerin ilgiyle okuyacağını düşündüğüm yazıda çok enteresan hikayelere rastlayacaksınız.

Dünyanın En Ünlü 15 Yabancı Ressamı ve En Bilinen Tabloları

Resim sanatı ve ressamlık hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, sizlere dünyanın en ünlü ve mutlaka bilmeniz gereken 15 yabancı ressamı hakkında bilgi vermek istiyorum. Ressamların hayatları genelde sıradışıdır. Birçoğu da farklı ruh hallerine sahiptir. Eminim siz de ucundan, kıyısından ressamlar hakkında çıkan söylentileri duymuşsunuzdur. Yaptıkları her tablonun da farklı bir hikayesi vardır. Şimdi dilerseniz, hep birlikte dünyaca ünlü yabancı ressamların hayatları ve onların en ünlü tablolarının yer aldığı bir yolculuğa çıkalım.

Pablo Picasso Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Ressamlık denince akıllara ilk gelen isimlerden biriyle başlamak istiyorum listeme. Dünyanın en ünlü ressamlarından biri olan Pablo Picasso 1881 yılında, İspanya’da dünyaya geldi. Babası da tıpkı kendi gibi bir ressamdı. Bu nedenle Picasso’nun yeteneği çok küçük yaşlarda keşfedilmişti. Paris’te yaşadığı dönemde ilgisini çeken bir alan olan sirk yaşamına yöneldi. Burada palyaçoların ve akrobatların resimlerini çiziyordu. Sirk hayatındaki insanların hüzünlü yanlarını resmettiği bu dönem Picasso’nun sanat hayatında “mavi dönem” olarak adlandırılır.

İlerleyen yıllarda kübizm akımıyla ilgilenir ve geometrik şekillerden oluşan resimler çizmeye başlar. Sanat tarihinde ise kübizm akımının temsilcilerinden biri olarak nitelenmektedir. Yaşı 20’lere geldiğinde ise klasisizme yönelir. 1973 yılında, 91 yaşındayken hayata veda eden İspanyol sanatçının, Guiness Rekorlar Kitabı‘na göre; 100 bin baskı, 34 bin kitap resmi ve 300 heykelden oluşan eseri bulunmaktadır. Picasso diğer ressamlar arasında, üretkenliği en yüksek sanatçı olarak ön plana çıkmıştır. 20. yüzyılın en önemli ressamlarından olan Picasso’nun, en ünlü tablolarından biri ise Çıplak, Yeşil Yapraklar ve Büst adındaki tablosudur.

Çıplak, Yeşil Yapraklar ve Büst (Nu au Plateau de Sculpteur)

Picasso 1932 yılında resmettiği; Çıplak, Yeşil Yapraklar ve Büst (Nude, Green Leaves and Bust) tablosunun ilham kaynağının, 1927 yılında tanıştığı sevgilisi (metresi) Marie -Therese Walter olduğunu söyler. Tablo geçtiğimiz yıllarda New York’ta yapılan bir müzayedede 106,5 milyon dolara satıldı. Şu ana kadar satılan en pahalı tablo unvanını alan eseri almak için, kimin bu kadar cömert davrandığı ise bilinmiyor. Pablo Picasso’nun en pahalı eserleri hakkında bilgi verdiğimiz yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.

Salvador Dali Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Kocaman açtığı gözleri, uzun kıvrık bıyıklarıyla tanırız Dali’yi… Hakkında hiçbir şey bilmeseniz bile, ilk izlenim olarak hep sempati uyandırır insanda. O da Picasso gibi İspanya doğumlu ressamlarımızdan biri. 1904 yılında doğan Dali, sürrealizm akımının öncülerinden. Tam adı ise Salvador Domingo Felipe Jacinto Dalí i Domènech. 10 yaşındayken annesinin isteği üzerine bir resim kursuna yazılan Dali, bundan 5 yıl sonra da ilk sergisini açtı. Resim hayatına başladığı ilk yıllarda kübizm ve dadaizmin etkisinde eserler verdi. Sonraki yıllar içerisinde Paris’e giderek, burada Pablo Picasso ile tanıştı. Bundan sonra çizdiği resimlerde Picasso’nun etkisi belirgin oldu.

Belleğin Azmi (La persistència de la memòria)

Salvador Dali’nin en ünlü tablosu olan Belleğin Azmi (The Persistence of Memory), Eriyen Saatler olarak da bilinmektedir. 1931 yılında resmedilen tablo, 1934 yılından beri New York’ta bulunan National Museum of Art‘ta yer almaktadır. Tablonun konusu ise eriyen cep saatleridir. Tablonun ortasında yer alan ve birçok eserinde yer verdiği canavar benzeri insan figürü ile, Dali’nin kendini betimlediği düşünülmektedir.

İlginizi Çekebilir: Instagram Fotoğraflarını Binlerce Dolara Satan Ressam

Frida Kahlo Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Sırada resimleri kadar yaşadığı hayat ve ilginç kişiliği ile tanınan bir ressam var. 1907 yılında doğan, Meksikalı ressam Frida Kahlo sürrealist akımın etkisinde kalmış ama daha çok özgün eserler vermiştir. Acı ve ızdırap dolu bir hayat geçiren Frida, tam 32 kez ameliyat oldu. Henüz 47 yaşındayken hayata veda eden ünlü sanatçı, kendi gibi ressam olan Diego Rivera ile evlenmiş ancak evliliği de son derece sarsıntılı geçmiştir. Toplamda 143 tablosu bulunan Frida Kahlo, eserlerinden 55 tanesini otoportre olarak resmetmiştir.

Ormanda İki Çıplak (Dos Desnudos en un Bosque)

Acılarını resmeden kadın olarak bilinen Frida Kahlo, hayatının büyük bölümünü yatarak ve başının üzerine konulan aynaya bakarak geçirdiği için, genelde otoportre tarzında eserler vermiştir. Tablolarının çoğunda ise yaşadığı acıları anlatmıştır. 1939 yılında yaptığı Ormanda İki Çıplak (Two Nudes in the Forest) tablosu, 8 milyon dolar fiyatla, Kahlo’nun şimdiye kadar satılan en pahalı tablosu konumunda.

Leonardo Da Vinci Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Tam adı Leonardo di ser Piero da Vinci olan ressamımız aynı zamanda; mimar, matematikçi, heykeltıraş, filozof, müzisyen, astronom, botanikçi ve jeolog gibi unvanlara sahip. 1452 ve 1519 yılları arasında yaşamış olan Leonardo Da Vinci, İtalyan asıllı bir sanatçıdır. 67 yaşında hayata gözlerini yuman Da Vinci’nin, kralın kollarında öldüğü söylenir. Hayatı boyunca bilim ve sanatla ilgilenen Da Vinci, sağ kolu felç olduktan sonra, resim yapmayı ikinci plana atarak, daha çok bilimsel çalışmalara yönelmiştir.

Mona Lisa (La Joconde)

Leonardo Da Vinci’nin en ünlü eseri olan Mona Lisa, aynı zamanda insanlık tarihinin en başarılı tablosu olarak kabul edilmektedir. La Gioconda veya La Joconde isimleriyle de bilinen tablo 1503 yılında yapılmaya başlanmıştır. Sfumato tekniği kullanılarak yapılan tabloda, yüzünde belirsiz bir ifade bulunan, oturmuş bir kadın resmedilmiştir. Tablo şu anda Fransa’da bulunan Louvre Müzesi‘ne yer almaktadır.

Tavsiye Ederiz: Dünyanın En Pahalı 10 Tablosu

Vincent Van Gogh Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

1853, Hollanda doğumlu olan Vincent Willem van Gogh, manzara, natürmort ve portre tarzında ederler vermiştir. Teknik olarak daha çok dağınık fırça darbelerini kullanmaktaydı. Van Gogh hakkında bilinen en yaygın bilgi, sağlık durumunun iyi olmaması ve çizdiği tablolara bunu yansıtmasıdır. Gördüğü halüsinasyonlar ve öfke nöbetleri sebebiyle, o dönemin insanları Van Gogh’u deli olarak nitelendirmişti. Ancak resmettiği tablolar daha sonra üne kavuştu ve hafızalarda azap çeken, hüznünü resmeden ressam olarak kaldı. Yıldızlı Gece, Ayçiçekleri ve Dr. Gachet’in Portresi en bilinen tabloları arasındadır.

Dr. Gachet’in Portresi (Portrait of Dr. Gachet)

Van Gogh’un ölmeden 2 ay önce bitirdiği tabloda yer alan kişi, şizofreni ve bipolar bozukluk tedavisi için gittiği kendi doktorudur. Van Gogh 62 yaşındaki Dr. Gachet’in de kendi gibi psikolojik sorunları olduğunu düşünür. Tabloda da doktorunu betimlemeye çalışır. Yüzündeki soluk ifade mutsuzluğu, yakasından akan ip umursamazlığı ve serkeşliği, arka planda farklı tonlarda kullanılan mavi renk ikili arasındaki gel-gitler şeklinde süren dostluğu ifade etmektedir. Tabloda en dikkat çeken ayrıntı ise, masada duran bir dal yüksükotu. Sanatçı bu ayrıntıyla sanki doktorunun, yüksükotundan medet umduğunu anlatmaya çalışmıştır.

Raffaello Sanzio Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Tıpkı Da Vinci gibi Rönesans Dönemi ressamlarından biri olan Raffaello Sanzio, 1483 yılında dünyaya geldi. Henüz 16 yaşındayken Havva’nın Yaratılışı adındaki ünlü tablosunu resmetti. Tablolarında insanların ihtişamını ve zenginliği konu alıyordu. Roma’da yaşadığı dönemde ve sanat hayatının ilk yıllarında yaptığı tabloların büyük kısmının kayıp olduğu bilinmektedir. Oldukça üretken olan sanatçı, 37 gibi çok erken bir yaşta ölmesine rağmen ardında binlerce tablo bıraktı.

Atina Okulu (Scuola di Atene)

Raffaello’nun en ünlü yapıtlarından biri olan Atina Okulu (The School of Athens), 1509 ve 1511 yılları arasında tamamlandı. Felsefe ve astroloji ilahiyatını ele alan tablo fresk türünde yapılmıştır. Raffeaello tabloyu yaparken; Platon’un göğü, Aristo’nun ise yeri temsil ettiğini vurgulamaya çalışmıştır. Tabloda yine Diyojen, Öklid, Heraklitos gibi ilk çağın önemli bilim insanları resmedilmiştir.

Rembrandt Harmenszoon Van Rijn Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Hollanda ve Avrupa resim sanatının en önemli temsilcilerinden biri olan Rembrandt Harmenszoon Van Rijn, resim ve baskı ustasıdır. 1606 doğumlu olan sanatçıya, yaşadığı dönemde “ışığın ve gölgelerin ressamı” adı takılmıştı. Varlıklı bir ailede büyüyen sanatçı, ne yazık ki evliliğinde aradığı mutluluğu bulamadı. Doğan çocukları ve ardından da eşi vefat edince daha kötü bir hayat yaşamaya başladı. 1656 yılında iflas edince tüm tabloları ve mal varlığı satışa çıkarıldı.

Göz Atın: Milyon Dolarlık Tabloyu Mahveden Çocuk

Gece Devriyesi (De Nachtwacht)

Rembrandt Harmenszoon Van Rijn’in en bilinen tablolarından biri olan Gece Devriyesi veya Gece Bekçileri 1642 yılında tamamlandı. 363 cm’ye 437 cm olarak yapılan tablo oldukça büyük bir ebata sahiptir. Sanatçı yağlı boya kullanarak yaptığı tabloda, Felemenk barok tekniğini kullandı. Orijinal adı Da Nachtwacht olan tablo, İngilizcede The Night Watch olarak geçmektedir. Tabloda yer alan insanların çoğu askerdir, askerlerin arasında ise belinde ölü bir tavuk bağlı olan, küçük bir kız çocuğu yer alır. Rembrandt’ın bu tablosu ele aldığı konu ve işlediği figürler nedeniyle, birkaç satırla anlatılıp bitirilecek kadar kısa değil. Eğer bu alana merakınız varsa, tablonun konusunu daha ayrıntılı bir şekilde araştırmanızı tavsiye ederim. Çünkü oldukça dikkat çekici bir öyküsü var.

Pierre Auguste Renoir Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

İzlenimcilik akımının temsilcilerinden olan Pierre Auguste Renoir, 1841 yılında Fransa’da doğdu. Ailesi onu yazı ve aritmetik öğrenmesi için yolladıkları okuldan alarak, porselen süslemeciliği yapan bir atölyeye gönderdi. Çünkü çocuklarının yeteneğini keşfetmiş ve doğru alanda eğitim görmesini istiyorlardı. Birkaç yıl burada çalıştıktan sonra bu kez, yelpazelerin üzerine resim yapılan bir yerde işe girdi. Ancak asıl hayali gerçek bir resim yapmaktı. 18. yüzyılın en başarılı Fransız ressamlarından biri olan Pierre, resimlerini; klasik, aktüaliteci ve olgunluk gibi dönemlerle icra etti.

Tekne Gezisinde Öğle Yemeği (Le Déjeuner des canotiers)

Pierre’nin en ünlü yapıtlarından olan Tekne Gezisinde Öğle Yemeği (Luncheon of the Boating Party) 1800 ve 1881 yılları arasında tamamlandı. Tablo tuval üzerine yağlı boya ile resmedilmiştir. Arkadaş ve sevgililerden oluşan insan figürlerinin yer aldığı tabloda, bir teknede veya sandalda, öğle yemeği yenir. Şişelerin yarıya kadar indiği ve çok hoş bir sohbetin olduğu aktarılır.

Francisco Goya Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Romantizm akımını benimseyen İspanyol ressam, 1746 doğumludur. Saray ressamı olarak görev yapan Goya, daha çok portre tarzında eserler vermiştir. Tablolarının o döneme ait, tarihi bilgi değerinde olduğu söylenir. Sanat hayatının ileriki dönemlerinde tablolarında, insanın ruh ve düşüncelerini de yansıtmaya başladı. Aynı zamanda gravür sanatçısı da olan Goya’nın tablolarının büyük bir kısmı, Madrid’de yer alan, Museo del Prado‘da bulunmaktadır.

Çıplak Maya (La Maja Desnuda)

Francisco Goya’nın en meşhur tablolarından biri olan Çıplak Maya, 1797 yılında başlanıp, 1800 yılında tamamlanmıştır. Tabloda yatak üzerinde yatan çıplak bir kadın tasvir edilmiştir. Sanatçı daha önceki yıllarda Giyinik Maya adını verdiği benzer bir tablo yapmıştır. Her ikisinde de modelin bakışları, izleyenin gözlerine direkt temas edecek şekildedir. Tablo, kadına cinsel açıdan kolaylıkla erişilebileceğini anlatan bu detayla birlikte, romantizmde erotik öğeleri işlediğini göstermektedir.

Claude Monet Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Tam adı Claude Oscar Monet olan sanatçı, 1840 yılında dünyaya geldi. İzlenimcilik (empresyonizm) akımını benimsedi ve tablolarında dağınık fırça darbesi tekniğini kullandı. Hayatı boyunca resim yapan Monet, daha küçük yaşlardayken karikatür çizerek bu alanda yeteneği olduğunu göstermişti. En başarılı tablolarını ise açık havada çizdiği manzara resimleri oluşturmaktadır.

İzlenim: Gün Doğumu (Impression, soleil levant)

1872 yılında yapılan tabloda sisli bir hava hakimdir. Tabloda sabah saatlerinde, güneş ışınlarının denize yansıması resmedilmiştir. La Havre Limanı’nın tasvir edildiği tablo yağlı boya ile yapılmış ve şu anda Marmottan Monet Müzesi‘nde yer almaktadır. Tablo, Monet’in izlenimcilik akımına adını veren resim olması sebebiyle, en önemli yapıtları arasında anılmaktadır.

Hieronymus Bosch Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Yaşadığı dönem olarak baktığımızda, listemizde yer alan en eski ressamlarımızdan biri de Bosch’tur. 15. ve 16. yüzyılın önemli sanatçılarından biri olan Hieronymus Bosch, 1450 yılında dünyaya geldi. Döneminin en ünlü ressamlarından sayılan Bosch, gotik tarzda pek çok yağlı boya tablosu yapmıştır. Tablolarının çoğu da triptik biçimde yani, birbiriyle ilişkili üç resmin, yan yana gelmesinden oluşan pano şeklinde yapmıştır.

Dünyevi Zevkler Bahçesi (Tuin Der Lusten)

Hieronymus Bosch’un triptik tarzda yaptığı Dünyevi Zevkler Bahçesi (The Garden of Delights) tablosu, 1503-1515 yıllarında yapılmıştır. Ahşap üzerine, yağlı boya şeklinde yapılan tablo şu anda Madrid’deki Prado Müzesi‘nde yer almaktadır. Üç parçadan oluşan tablonun birinci kısmında Adem ve Havva’nın yer aldığı cennet betimlenmiştir. Orta kısımda birçok insan figürü ve hayvanlar yer almaktadır. Aynı zamanda çıplak insanlarla dünyevi zevkler anlatılmıştır. Son kısımda ise, günahkarların cezalandırılması yani cehennem tasvir edilir.

Gustav Klimt Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Sembolizm ve art nouveau akımlarını benimseyen Avusturyalı sanatçı, 1862-1918 yılları arasında yaşadı. Daha çok kadın temalı ve zarif erotizmi konu almıştır. Genelde de aşık olduğu kadınları model olarak kullanırdı. Uzun yıllar Viyana Sezession Grubu Başkanlığı’nı yapan Gustav Klimt, aynı zamanda duvar resimleri ve eskiz yapan bir sanatçıydı.

Öpücük (Der Kuss)

Gustav Klimt’in tuval üzerine yağlı boya kullanarak yaptığı, Öpücük (The Kiss) adını verdiği tablosu en ünlü eseridir. Şu anda Viyana’da Belvedere Sarayı’nda yer alan tabloda, erotizm ön plana çıkmaktadır.

180 X 180 cm boyutlarında olan tabloda, uçurumun kenarında birbirine sarılmış halde bir erkek ve bir kadın bulunmaktadır. Erkek, gönülsüz bir şekilde duran kadının yüzünü ellerinin arasında almıştır. 1907 yılında yapılan tablodaki kadının, Klimt’in eşi olduğuna dair söylentiler bulunmaktadır.

Marc Chagall Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

1887 yılında dünyaya gelen ressam tıpkı Claude Monet gibi, kendine izlenimcilik akımını öncü almıştır. Yahudi kökenli olan Chagall, mutlu bir çocukluk geçirdi ve ressamlığa çok erken yaşlarda başladı.

Resim hayatı boyunca hemen her türde resim tekniğini denedi. II. Dünya Savaşı esnasında Paris’ten kaçarak, Marsilya’ya yerleşti. Sanatında halk yaşamının etkisinde kalan Chagall, eserlerinde; inek (hayatın mükemmelliği), horoz (verimlilik), at (özgürlük), sarkaçlı saat (mütevazi yaşam), göğüs (yaşamın verimliliği ve erotizm), ağaç (diğer hayat) gibi sembolleri kullanmıştır.

Doğum Günü (The Birthday)

Chagall 28 yaşındayken, yani 1915 yılında bu tabloyu yapmıştır. Resimde yer alan kişi aşık olduğu Bella adında bir kadındır. Chagall doğum gününde sevdiği kadına çiçek alır. Bella ise duyduğu sevinci yazıya döker. Chagall’ın tablosunun ilham kaynağı ise bu yazıdır. Tabloda elinde çiçek demeti olan ve ayakları yerden kesilmiş bir kadın; yeşil, kırmızı ve siyah renklerin hakimiyetiyle resmedilmiştir.

Michelangelo Buonarroti Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Rönesans Dönemi ressamlarından biri olan Michelangelo Buonarroti 1475 yılında doğdu. Tam adı Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simon olan sanatçı aynı zamanda; mimar, şair ve heykeltıraştır. Hatta heykeltıraşlıkta en az ressamlıkta olduğu kadar başarılı eserler vermiştir. En ünlü eserleri arasında Adem’in Yaratılışı, Kıyamet Günü Sahnesi ve Pietra (heykel) yer almaktadır.

Adem’in Yaratılışı (La Creazione di Adamo)

1511 yılında yapılan Adem’in Yaratılışı (The Creation of Adam) resmi, Sistine Şapeli‘nin tavanında fresk olarak yapılmıştır. Dünyanın en ünlü fresklerinden biri olan eserde, Adem’in vücudu oldukça cansız ve güçsüzdür.

Resmin tam orta noktasında, Tanrı’nın parmağı ile Adem’in parmağı birleşir. Bu şekilde Tanrı’nın Adem’e hayatı üflediği betimlenmiştir. Tanrı’nın sol kolunun altında duran kadın figürünün Havva olduğu düşünülmektedir.

Sandro Botticelli Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

İtalyan kökenli olan sanatçının tam adı Alessandro di Mariano di Vanni Filipepi’dir. 1445 yılında dünyaya geldi, çocukluk yıllarında kuyumculukta çıraklık yaptı. Sonraki dönemlerde resme merak sardı ve daha ilk yaptığı tablolarda, adını duyurmayı başardı. Rönesans sanatına büyük katkısı olan Botticelli daha çok, coşkulu insan figürleri çizmiştir. Eserlerinde zarafet ve estetik ön plandadır.

Venüs’ün Doğuşu (Nascita di Venere)

Botticelli’nin 1482 ve 1486 yılları arasında yaptığı tablo, tuval üzerine tempera şeklindedir. Şu an Floransa’da Uffizi Galerisi‘nde yer alan tabloda, Venüs bir deniz kabuğunun içinden doğmaktadır. Sağ tarafındaki mevsim tanrıçası Horae, elindeki pelerini Venüs’ün omuzlarına örtmeye çalışır. Tablonun gerçek boyutu ise, 172,5 X 278,5 cm’dir.

En Ünlü 15 Türk Ressam ve En Bilinen Tabloları

Dünyanın en ünlü yabancı ressam ve tablolarına yer verdikten sonra sıra geliyor Türk ressamlarına. Türk resmine büyük katkıları olan bu isimlerin eserleri günümüze kadar ulaşmış ve şu an en önemli müzelerde sergilenmektedir. Bazıları da çok yüksek fiyatlardan alıcı bulup, özel koleksiyonlarda yerini almıştır. Mutlaka bilinmesi gereken Türk ressamlarının başında; Şeker Ahmet, Abidin Dino, Osman Hamdi Bey gibi isimler gelmektedir.

Osman Hamdi Bey Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Osmanlı Devleti döneminde yaşamış olan Osman Hamdi Bey, ressamlık sıfatının yanında, arkeolog ve müzeci kimliği ile de bilinmektedir. 1842 doğumlu olan sanatçı, İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde, 29 yıl boyunca müdürlük yapmış, aynı zamanda da Kadıköy’ün ilk belediye başkanı olmuştur.

Çocukluk yıllarında çok kapsamlı eğitim alan Osman Hamdi Bey, Avrupa’da da öğrenim görmüştür. En ünlü eserleri arasında; Kaplumbağa Terbiyecisi, Arzuhalci, Mimozalı Kadın ve Kuran Tilaveti yer almaktadır.

Kaplumbağa Terbiyecisi

Osman Hamdi Bey’in en ünlü tablosu olan Kaplumbağa Terbiyecisi, iki farklı versiyon olarak yapılmıştır. 1906 ve 1907 yıllarında yapılan tabloların arasında çok küçük farklar bulunmaktadır. Şu anda İstanbul’daki Pera Müzesi‘nde yer alan tabloda; arkası dönük, kırmızı giysili bir adam, ayağının dibinde ise, yerdeki yaprakları yiyen kaplumbağalar bulunmaktadır.

Kaplumbağaların sayısı birinci versiyonda 5, ikinci versiyonda 6’dır. Osman Hamdi Bey’in tablonun konusu olarak neyi ilham aldığı net bir şekilde bilinmemektedir. Ancak, kaplumbağaların geri kalmış bir toplumu, arkası dönük adamın da, toplumu çağdaşlaştırmaya çalışan, yorgun bir aydın olduğu düşünülür.

Şeker Ahmet Paşa Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Asıl adı Ahmet Ali olan sanatçı, 1841 doğumludur. Harbiye Mektebi’nde eğitim alırken anatomi dersleri görüyordu. Bu sayede perspektif yeteneği gelişti. Onun resme olan ilgisini fark eden Sultan Abdülaziz, resim eğitimi alması için Paris’e göndermiştir.

Aynı zamanda asker ve bürokrat olan sanatçı, Türk resminin en önemli isimlerinden biridir. Daha çok natürmort tarzda resimleri olan Şeker Ahmet Paşa’nın en önemli eserleri; Ağaçlar Arasında Karaca, Manzara, Tepe Üzerindeki Kale, Karpuz Dilimli Üzümlü Natürmort, Narlar ve Ayvalar’dır.

Narlar ve Ayvalar

Şeker Ahmet Paşa’nın 1906 yılında yaptığı tablo natürmort tarzda verdiği en ünlü eserlerinden biridir. Resimde bir sepet içerisinde yer alan ayva ve narların, birbirleri arasındaki kompozisyonu öne çıkmaktadır. Renkler birbiriyle o kadar uyumlu ve o kadar ustaca geçiş yapmış ki, reelden ayırmak neredeyse mümkün değil.

Hoca Ali Rıza Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

1858 doğumlu olan Hoca Ali Rıza, en önemli peyzaj ressamlarımızdan biridir. Hayatını İstanbul’un Üsküdar semtinde geçiren sanatçı daha çok, buranın kıyı-köşesinde kalan yerleri resmetmiştir. Suluboya ve karakalem tarzında da resim yapan sanatçının, 5 binden fazla eser bıraktığı bilinmektedir. En ünlü tabloları arasında; Peyzaj, Kız Kulesi, Sümbüllü Yalı, İftar Sofrası, Üsküdar’da Bir Sokak ve Göl Kenarı gibi eserler bulunmaktadır.

Göl Kenarı

Askeri kökenli olmasına rağmen, en başarılı ressamlar arasına adını yazdıran Hoca Ali Rıza, eserlerinde batılı tarzı kullanmaya özen gösteriyordu. Avrupa’yı hiç görmemişti ama izlenimci akımı başarıyla uygulayabiliyordu. Kendisi ilk Türk empresyonist ressam olarak bilinmektedir. Bu tablosu da empresyonist tarzda verdiği bir eser olduğundan, sanatçının en ünlü tablolarından biri olarak anılmaktadır.

İbrahim Çallı Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Türk resmine büyük katkıları olan diğer bir isim ise 1882 doğumlu olan ressamımız, İbrahim Çallı’dır. Gençlik yıllarında katiplik ve arzuhalcilik yaptı. Daha sonra Ermeni bir ressamla tanışarak, ondan resim dersleri almaya başladı.

1910 yılında Maarif Vekaleti’nin yaptığı sınavı birincilikle kazanınca, öğrenim görmek için Paris’e gönderildi. Daha çok natürmort, nü, manzara ve portre tarzında eserler veren sanatçı, iyi bir ressam olmasının yanında, çok da iyi bir öğretmendi.

Zeybekler Kurtuluş Savaşında (Zeybekler)

İbrahim Çallı’nın 1923 yılında yaptığı tablo, şu anda Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi‘nde yer almaktadır. Tabloda Kurtuluş Savaşı’na gitmek üzere hazırlanan askerler ve onları uğurlayan bir grup kadın göze çarpmaktadır.

Resimde beyaz bir at, onun üzerine yükü yerleştirmeye çalışan bir zeybek tasvir edilmiştir. Rivayete göre bu tabloyu Mustafa Kemal Atatürk görür, atların Kurtuluş Savaşı’nın zorluklarını anlatan yoksulluğu ifade etmediğinden yakınır. Bunun üzerine sanatçı tablosunda birkaç küçük değişiklik yaparak yeniden resmeder.

Burhan Doğançay Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

1929 doğumlu olan sanatçı, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirmiştir. Paris Üniversitesi’nde doktorasını yaptıktan sonra, 1970’li yıllarda resme ve fotoğrafçılığa ilgi duymaya başladı. 114 ülkeyi gezerek, burada şehir duvarlarının fotoğraflarını çekti. Sanatçının eserleri dünyanın en önemli müzelerinde sergilenmektedir.

Mavi Senfoni

Burhan Doğançay’ın en ünlü tablosu olan Mavi Senfoni, 2009 yılında iş adamı Murat Ülker tarafından, 2.2 milyon TL’ye satın alındı. Tablo bu satışla birlikte, 2005-2010 yılları arasında satılan en pahalı Türk tablosu olma unvanına sahip.

1987 yılında yapılan tablo, tuval üzerine karışık tekniklerle yapılmıştır. Sanatçı tabloyu yapmasındaki ilham kaynağı olarak Sultan Ahmet Camii’ndeki çini desenler olduğunu söyler.

Bedri Rahmi Eyüboğlu Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Yazar ve şair olarak da tanıdığımız Bedri Rahmi Eyüboğlu, aynı zamanda Türk resim sanatına önemli eserler bırakmış değerli bir ressamdır. Gravür, mozaik, heykel, litografi, serigrafi ve seramik alanında da çalışmaları olan sanatçının, bu kategoride de çok başarılı eserleri vardır.

1911 yılında, Giresun’da doğan sanatçı, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğrenim gördü. Bir süre Paris’te resim alanında eğitim aldıktan sonra, yurda dönerek Yeni Adam Dergisi’nde ressamlık yapmaya başladı.

İstanbul

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun en önemli eserlerinden biri olan İstanbul ismini verdiği tablosu, 2015 yılında bir müzayedede 1 milyon 830 bin liradan alıcı buldu. Aynı zamanda şair olan sanatçı, bu tablosunda sanki yazdığı dizelerin hepsini tuvale dökmüştü.

1955 yılında yapılan tablo, sanatçının yaptığı en büyük ebatlı çalışması olarak bilinmektedir. Önemli yazarlarımızdan Ferit Edgü, İstanbul tablosu için “Bir kente duyulan aşk bir ressamın fırçasından ancak böyle anlatılabilirdi” sözlerini kullanmıştır.

Abidin Dino Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Çağdaş Türk resminin en önemli temsilcilerinden olan Abidin Dino, aynı zamanda karikatürist, yazar, çevirmen, şair, editör ve film yönetmeni kimlikleri ile de bilinmektedir. 1913 doğumlu olan sanatçı; ABD, Cezayir, Türkiye ve Fransa gibi ülkelerde resim sergileri açmıştır.

Sol görüşü nedeniyle bir dönem sürgün edilen Dino, 1939 yılında yeniden ülkesine döndü. Yaptığı karikatürlerle gerçekçi sanat anlayışını savunan sanatçı, birçok dergide çalıştı. D Grubu ve Yeniler Grubu gibi sanat topluluklarının öncüsü oldu.

Uzun Yürüyüş

Usta sanatçı Abidin Dino bu tablosunu 1956 yılında yapmış. Tablonun öyküsü şöyle; Mao Zedong ve yoldaşlarının etrafını 700 bin kişiden oluşan Chiang Kai-Shek önderliğindeki ordu kuşatır. Uzun yürüyüşün ardından binlerce kişi Mao’ya katılır. Tabloda bu olay tasvir edilmektedir. Nazım Hikmet bu tablo için şu şiiri yazmıştır:

Bu adamlar, Dino,
ellerinde ışık parçaları,
bu karanlıkta, Dino,
bu adamlar nereye gider?
Sen de, ben de, Dino,
onların arasındayız,
biz de, biz de, Dino,
gördük açık maviyi.

Sanatçı hakkında bilinen bir yanlışa da açıklık getirmek istiyorum. “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?” Bu cümleyi eminim birçoğunuz hatırlıyorsunuzdur. Nazım Hikmet yine Dino için yazdığı bir şiirde bu satırlara yer verir.

Ama Abidin Dino hiçbir zaman mutluluğun resmini yapmamıştır. İnternette yaygın şekilde dolaşan ve Abidin Dino’ya ait olduğu sanılan Mutluluğun Resmi tablosu ise, Dianne Dengel adındaki bir ressama aittir.

Hale Asaf Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Listemizde yer alan tek kadın ressam olan Hale (Salih) Asaf, 1905 doğumludur. Henüz 33 yaşındayken hayata veda eden Asaf, kavramsal sanat anlayışını benimsemiştir. Kendisi ünlü ressam Mihri Müşfik Hanım’ın yeğenidir.

Resim eğitimi almak için gönderildiği Berlin’de, çocukken oluşan bir hastalığı nüksetmiş ve burada da hastalığıyla uğraşmıştır. Ama o, kısacık hayatı boyunca hastalığıyla mücadele ederken, resim yapma tutkusunun da önüne geçememiştir. Az önce yer verdiğimiz ressamlarımızdan İbrahim Çallı’dan resim dersleri almıştır.

Otoportre

Sanatçı Hale Asaf’ın kendi portresini resmettiği bu tablosu, 50 X 36 cm gibi küçük bir boyuta sahip. Tabloda kübizm akımının etkisinde kalmıştır. Tablonun en güzel ve dikkat çeken yanı ise, kendini çağdaş bir Türk kadını olarak tasvir etmesidir. Yüzündeki ifade ve duruşuyla, kendinden emin, modern bir Türk kadını betimlenmektedir.

Namık İsmail Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

1890 doğumlu olan Namık İsmail çok erken yaşlarda resim dersleri almaya başladı. O da diğer başarılı Türk ressamları gibi, bir dönem Paris’te eğitim gördü. Resim hayatı boyunca belirgin bir çizgide gitmeyen sanatçı, birçok akımın etkisinde kalmış ve birçok tekniği denemiştir.

Örneğin Köy Evi adını verdiği tablosunda izlenimci akımın etkileri göze çarpmaktadır. Eserlerinin büyük bölümünde ise biçime ve desene önem vermeden, renklerin ön plana çıktığı resimler yapmıştır. Oldukça melankolik tablolar yapan sanatçının, 250’ye yakın eseri olduğu bilinmektedir.

Sedirde Uzanan Kadın

Namık İsmail daha çok nü tarzında tablolar yapmıştır. 1917 yılında resmettiği bu tabloda, sedir üzerinde uzanan bir kadın tasvir edilmiştir. Ancak kadın üzerinde dönemin elit tabakasına özgü kıyafetler bulunmaktadır.

Arka planda yer alan içi kitap dolu kitaplık ise, modern ve çağdaş bir izlenim vermektedir. Namık İsmail’in eserlerinde melankolinin ağır bastığını az önce söylemiştim. Bu tabloda da model olan kadının yüzünde, son derece hüzünlü bir ifade bulunmaktadır.

Nuri İyem Kimdir? Kısaca Hayatı ve En Ünlü Tablosu

Gelelim en ünlü Türk ressamlarının yer aldığı listemizin son sırasına…Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşamış olan Nuri İyem, toplumcu gerçekçilik akımını benimsemiştir. 1915 doğumlu olan sanatçı, daha çok Anadolu kadınlarını resmettiği portreleriyle ünlüdür.

Bunda küçük yaşlarda ailesiyle birlikte gittiği ve bir dönem yaşadığı Mardin hayatının da etkisi olmuştur. Sanatçı resmettiği kadınların yüzlerinde; çekingen, ürkek, mağrur ve hüzünlü duyguları aktarmaya çalışmıştır. Sıradışı resim anlayışı ile, Türk resim tarihine çok değerli eserler bırakan sanatçı, birçok ödülün de sahibi olmuştur.

Üç Güzeller

Nuri İyem bu tablosunu, Anadolu kadınına övgüyle bakan gözlerle çizmiştir. Yunan ve Roma mitolojisinden üç tanrıça olarak düşünülen tabloda; bu tanrıçalar neşe, övünç ve görkemi ifade etmektedir.

Sanatçının bu yüzlerde, aynı zamanda küçük yaşta kaybettiği ablasının hayalini de yansıttığı düşünülmektedir. Bu üç tanrıça; doğurganlığı, yaratıcılığı, güzelliği ve cazibeyi temsil etmektedir.

Sizlere dünyaca ünlü yabancı ve Türk ressamların hayatlarından kısa kesitler ve en ünlü tabloları hakkında bilgi vermeye çalıştım. Ben yazımı hazırlarken inanılmaz bir serüvenin içerisinde buldum kendimi. Çünkü neredeyse bütün ressamların sıradışı bir yaşam öyküsü var.

Yaptıkları tabloların hikayeleri de bir o kadar ilgi çekici. Eminim bizim bilmeyip, sizlerin bildiği, çıkış noktası merak uyandırıcı birçok değerli tablo vardır. Bunları bizimle paylaşmaya ne dersiniz?