Bir dönemin favori çocuk programı Uykudan Önce’nin Masalcı Teyze’siydi o. Bir tek bu kadar mı? En iyi komedi filmleri listesinde de yer alan Hababam Sınıfı’nın çocuklarına hiç kıyamayan, onlar için elinden gelen her şeyi yapan melek kalpli Hafize Ana’sı, Neşeli Günler’in inatçı mı inatçı Saadet Hanım’ı, Ah Nerede Vah Nerede’nin evde kalmış çatlak Huriye’si, Süt Kardeşler’in saf ama zengin Melek Hanım’ı ve daha neleri…
Hiçbir şey yapmasa bile karşısındaki kişiyi güldürebilen Adile Naşit, henüz çocuk denecek yaşta sahneyle tanışmış ve ebeveynlerinden de gelen yetenekle kısa sürede kendini kanıtlamayı başarmıştır. Kendisi o kadar başarılı bir oyuncudur ki içi kan ağladığında bile sahneye çıkmış, en zor günlerinde seyircilerini kahkahalarla güldürebilmiştir. Evet, çok sevilen Adile Naşit kimdir, yaşam öyküsü nasıldır, bunları duyduğunuzda onun neden bu kadar sevildiğini çok daha iyi anlayacaksınız diyebilirim.
Adile Naşit Kimdir? Kısaca Bilgi
Adile Naşit kimdir denildiğinde, soruya cevap veremeyecek kimse yoktur diye düşünüyorum. 7’den 70’e herkes bu sevimli, anaç kadını tanımaktadır. Hababam Sınıfı’ndaki unutulmaz rolüyle, Şaban Oğlu Şaban’daki Tavuk Teyze karakteriyle ve daha nicesiyle hafızalarımıza kazınmıştır usta oyuncu. Tiyatroyla başladığı oyunculuk hayatına sinemayla devam etmiş, annesi ve babasının yolundan giderek Türk sinemasının en sevilen yüzlerinden biri olmuştur.
Sevimliliğin kanlı canlı örneği olan Adile Naşit; gülüşü, bakışı, doğallığı, mütevazılığı ve hayat enerjisiyle hemen hepimizin kalbinde yer edinmiştir. Ölümünün ardından asılsız dedikodular çıkmasına rağmen, hayranları bu söylentilere katiyen inanmamış, Adile Naşit’in hatırasına hiçbir zaman toz kondurmamışlardır. O zaman gelin aşağıda, “gitti, gitti, gitti…” nidalarıyla ve daha pek çoğuyla hatırlayacağımız başarılı kişilik hakkında bilinmeyenlerden ve hayat öyküsünden bahsedelim.
Tavsiye İçerik: Türk Sinemasının Her İzlendiğinde Güldüren En Komik Sahneleri
Adile Naşit’in Hayatı
Ağlatırken güldüren, güldürürken ağlatan ender sanatçılardan bir tanesidir Adile Naşit. 1985 ‘te Yılın Annesi seçilmiş, oyunculuğuyla olduğu kadar alçakgönüllü kişiliğiyle de insanların sevgisini kazanmıştır. Ailesinden gelen oyunculuk yeteneğiyle genç yaşta sahnelerle tanışmış, sonrasında hayatı boyunca sinema ve tiyatronun içinde olmuştur. Peki, yaşam öyküsü nasıl ilerlemiş başarılı ismin?
Gerçek adı Adela Özcan olan Adile Naşit, 17 Haziran 1930’da İstanbul’da dünyaya gelmiş. Babası; eskilerin daha iyi bileceği ünlü bir tuluat ustası olan Naşit Özcan, annesi de yine bir tiyatro oyuncusu olan Rum asıllı Amelya Hanım (daha sonra Emel ismini almış) imiş. Ve Adile Naşit tıpkı Komik-i Şehir unvanıyla da tanınan babası gibi herkesi güldürebilme yeteneğiyle doluymuş. (Buradan pek çok ünlü isimin yanı sıra Adile Naşit’in kardeşi Selim Naşit Özcan ve babası ile birlikte çekilen çocukluk fotoğrafına bakabilirsiniz.)
Adile Naşit’in Gençliği;
Birbirlerini severek evlenen Naşit Özcan ve Amelya Hanım’ın ikinci çocukları olarak dünyaya gelmiş Adile Naşit. Kendisinden 2 yıl önce doğan kardeşi de yıllar sonra hepimizin tanıyacağı ünlü tiyatro sanatçısı Selim Naşit Özcan’mış. Hem anne hem de babaları dolayısıyla tiyatroya aşina olarak büyümüş Adile ile Selim kardeşler. Ve “Sultan Hamid’i bile güldüren adam” olarak da tanınan babası 1943 yılında öldükten sonra, okulu bırakarak tiyatro hayatına başlamış. 14 yaşındayken İstanbul Şehir Tiyatroları ve Çocuk Tiyatrosu’nda oynayan Adile Naşit, başarı merdivenlerini ağır ama sağlam adımlarla tırmanmış.
Daha sonra Halide Pişkin’in tiyatro grubuna girmiş ve Her Şeyden Biraz isimli oyundaki rolüyle İstanbul turnesine çıkmış. Ardından Muammer Karaca’nın tiyatrosunda yer almış, 1948 ile 1951 yılları arasında da Aziz Basmacı ve Vahi Öz ile beraber çalışmış. Bu dönemde, kendisi gibi bir tiyatro sanatçısı olan Ziya Keskiner’le evlenmiş. 1950’de yaptığı evlilikten 1952 yılında Ahmet adını verdikleri bir oğlu olmuş. 1954 yılında geri döndüğü Muammer Karaca tiyatrosunda 6 yıl kadar çalışmış.
Adile Naşit Eşi Ziya Keskiner ve Kardeşi Naşit Özcan ile Birlikte;
1961 yılında eşi ve kardeşi ile birlikte kurdukları tiyatronun dağılması üzerineyse, 1963’ten 1975’e kadar Gazanfer Özcan – Gönül Ülkü isimli tiyatroda yer almış. 1975 yılında ise en çok ağlatan Türk filmleri arasında yer alan Bizim Aile’de oynamış. Hem annesi hem de anneannesi başarılı birer kantocu olan Adile Naşit, tiyatronun yanı sıra müzikallerde de oynamış. Sinemaya 1947 yapımı Yara filmiyle giriş yapan Adile Naşit’in ilk büyük çıkışı ise bir sene sonra rol alacağı Lüküs Hayat ile olmuş. Ancak 1970’lere kadar sinemadan ziyade tiyatroya devam etmiş büyük sanatçı.
Bu sırada hayatının en büyük acısını yaşamış Adile Naşit. Çoğu kişinin bilmediği acısı, sanatçının tek çocuğunu 15 yaşındayken kaybetmesiymiş. Hikayesi de oldukça üzücü Adile Naşit’in yaşadığı evlat acısının. Şöyle ki ikinin çocukları doğuştan kalbi delik olarak dünyaya gelmiş. Ancak bu rahatsızlığı ilkokul ikinci sınıfa gelene kadar anlaşılmamış.
Adile Naşit’in Küçük Yaşta Kaybettiği Oğlu;
İyileşmesi için Amerika’da ameliyat olması gereken Ahmet’in tedavi masrafları da epey tutuyormuş. Adile Naşit ile Ziya Keskiner’in bu parayı karşılamaları mümkün değilmiş. Neyse ki tiyatrocu arkadaşlarının yardımıyla, İstanbul Tiyatroları’nın bir gecelik geliri aileye verilmiş. O zamanın parasıyla 100 bin liranın 20 bin lirası bu şekilde toplanmış. Geri kalanı ise gazetelerde başlatılan yardım kampanyalarıyla bir araya getirilmiş.
Amerika’da başarılı bir operasyon geçirmiş Ahmet ancak daha sonra komaya girmiş ve bir daha uyanamamış. Adile Naşit, 16 Haziran 1966’da hayatını kaybeden Ahmet’in ölüm haberini İzmir’de sahneye çıkmak üzereyken almış. Ve bu acı habere rağmen, oyununu oynayarak, bütün salonu güldürmüş. Ama bir daha hiçbir zaman eskisi gibi olamamış. Doğum gününden 1 önceki gün oğlunu kaybeden sanatçı, oyundan hemen sonra uçakla İstanbul’a gitmiş. Ve bir daha ne doğum gününü kutlamış ne de uçağa binmiş.
Adile Naşit Karakterleri;
Kendini tiyatroya, sinemaya ve çocuklara adayan Adile Naşit, 1976 yılında oynadığı İşte Hayat isimli filmle En İyi Kadın Oyuncu ödülüne layık görülmüş. 1978’de Uluslararası Sanat Gösterileri’nin tiyatro ve müzikallerinde yer almaya başlamış. Bu dönemden sonra daha çok komedi filmlerinde oynayan Adile Naşit, özellikle Ertem Eğilmez ve Kartal Tibet’in yönetmenlik yaptığı filmlerde çalışmış. 1982 yılında eşi Ziya Keskiner geçirdiği kalp krizi yüzünden ölmüş ve oğlunun yanına Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilmiş. Bir yıl sonra Adile Naşit, ikinci eşi Cemal İnce ile evlenmiş.
Çocuklara her zaman düşkün olan tonton sanatçının bu sevgisi, Ahmet’i kaybettikten sonra daha da artmış. Tek kanallı televizyonun olduğu dönemlerde, çocuklar için yapılan ilk program özelliği de taşıyan Uykudan Önce’de Masalcı Teyze olarak gönüllerde bir kez daha taht kurmuş. Pek çok sinema ve tiyatro oyuncusu gibi borçlu yaşayıp borçlu ölen Adile Naşit, hiçbir zaman maddiyatçı olmamış. Maneviyatı her zaman ön planda tutarak, alacaklarının çoğunu bile alamamış bir sanatçı.
11 Aralık 1987’de yakalandığı bağırsak kanseri nedeniyle 57 yaşında hayata veda etmiş. Ve ilk eşi Ahmet Keskiner ile oğlu Ahmet Keskiner’in yanına defnedilmiş. Adile Naşit’in kabir azabı çektiği ve mezarının açıldığı yolundaki söylentiler ise tamamen şehir efsanesi. Böylesine büyük bir sanatçının ardından nasıl bu kadar çirkin sözler edebiliyorlar bilemiyorum ama sinemanın tonton teyzesinden bahsederken, mezarının açıldığı yönündeki dedikodulara da kısaca değinmek istedim.
Ankara, Çankaya’da Bulunan Adile Naşit Büstü;
Söylentiye göre, başarılı sanatçının defnedildiği gün bir yakını mezara pasaportunu düşürüyor. Sonrasında bunu fark ederek mezar açılıyor ve Adile Naşit’in naaşı korkutucu bir halde bulunuyor. Ayakların başa kadar çıkması, ağzının ayaklarına kadar uzaması, üzerinde kocaman bir yılan bulunması gibi sözlerle, karşılaşılan görüntü anlatılıyor. Ancak doğal olarak, böylesine çirkin, yakışıksız söylemlere yalnızca aynı vasıftaki insanlar inanıyor. Sonuçta; güneşin balçıkla sıvandığı ne zaman görülmüş, değil mi?
Adile Naşit Filmleri
Aile Şerefi, Bizim Aile, Salak Milyoner, Süt Kardeşler, Tosun Paşa, Ah Nerede Vah Nerede, Gülen Gözler, Gırgıriye, Neşeli Günler, Şaban Oğlu Şaban, Namuslu, Milyarder ve daha bir dizi filmdeki başarılı performansıyla sevdirmiş kendini Adile Naşit. Evet, yukarıda yalnızca oyunculuğuyla değil kişiliğiyle de örnek bir sanatçı olan Adile Naşit’in hayat hikayesinden tutun da hakkında bilinmeyenlere varana kadar pek çok konuya değindik. Şimdi gelin, bu yazıyı Adile Naşit’in Hafize Ana karakterine hayat verdiği Hababam Sınıfı filminin ünlü Vokal Grubu sahnesiyle bitirelim.