Ülkemizde ve dünya üzerinde bulunan birçok banka türü vardır. Her birinin öncelikli amacı farklıdır ve buna göre hizmet birimlerini geliştirmişlerdir. Bu yüzden banka türleri hakkında bilgi sahibi olmak, hem şirket hem de bireysel müşteri olarak önemlidir. Amaçlarınıza en yakın olan banka türünü seçerseniz eğer işlemlerinizde daha güzel avantajlar sağlayabilirsiniz. İşte bu yüzden bankacılık türleri nelerdir şeklindeki araştırmalar yapmanız ve bu konuda bilgiler edinmeniz gereklidir.
İlgili İçerik: Ülkemizde Bulunan Banka Çeşitleri Nelerdir?
Bankacılık türleri arasında yer alanlardan bir tanesi de İslami bankacılıktır. İslami bankacılık; faizi sevmeyen, faizin haram kılındığını düşünen toplumlarda kullanılır. Bu sebeple bizim ülkemizde de yer almaktadır. Ülkemizin İslamiyeti benimsemesi ve İslam dininde de faizin yasak olması, bankacılığın bulundurulmasını gerekli kılmıştır. Bu tür bankaların çıkması ile faizden uzak olarak paralarını değerlendirmek ve çeşitli ihtiyaçlarını gidermek isteyen müşterilere alternatif seçenekler sunmaktadır.
Bu durumda İslami bankacılık hakkında daha detaylı bilgi vermekte fayda vardır.
İslami Bankacılık Nedir?
İslami bankacılık kavramı; 1970’li yıllardan sonra petrol fiyatlarında yaşanan yükselmeler sonucunda, sermaye artışlarının Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Irak, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, İran ve Umman ülkelerinde meydana gelmesi sonucunda ortaya çıktığı söylenmektedir. Sermayelerin bir şekilde değerlendirilmek istenmesi ve bunun için faiz kullanılmak istenmemesi İslami bankacılıkta kullanılan finans yöntemlerini ortaya çıkarmıştır. Böylelikle faizsiz bankacılık sistemine uygun olarak kurulmuş ve faiz konusunda hassasiyeti olan kişilerce kullanılmaya başlanmıştır.
İslami bankacılık sistemi, paradan para kazanma üzerine kurulmamıştır. Bu tür bankalarda para ekonomiye yatırılır ve ekonomiden gelen paradan kazanç payı alınır. Yani para alınıp kullanıldığı için kazanç sağlanmaz, para ekonomide bir yerlerde bulunduğu için kazanç sağlanır. Bu durum karşısında bankalarda yapılan işlemlerde kaybedilen paralarda olabilir. Yani ekonomik faaliyetin zararına da karına da ortak olunur. Böylelikle paralarını faiz ile değil, ekonominin içerisine katarak değerlendirir. Böylelikle faiz hassasiyetine sahip olan kişiler İslami bankacılığı rahatlıkla kullanabilir.
İslami Bankacılık Nasıl Çalışır?
İslami bankacılık Türkiye’de çok yaygın olarak kullanılmamaktadır. Daha doğrusu yeni yeni kullanımında artışlar görülmektedir. Uzmanlar İslami bankacılık pazarının şuanda az olan işlem hacminin, gelecekte daha da yükseleceği beklentisi içerisindedir. Zaten bunu daha öncesinde ülkemizde kullanılmayan İslami bankacılık yöntemlerinin, bir bir giriş yapması ve tercih edilmeye başlanmasından da anlayabiliriz. Bu yüzden İslami bankacılığın nasıl çalıştığı önemlidir.
Müşteriler için faizsiz olarak işleyen İslami bankacılıkta sistem oranlar üzerine işler. Katılma payı olarak söylenen oranlarda elde edilen karın %80’i hesap açan ve parasını değerlendirmek isteyen müşterilerin katılma oranlarına göre dağıtılır. Geri kalan %20’si ise bu hizmeti veren kuruma kalır. Bankalar faizsiz sistemi kullanmak isteyen kişilerden topladıkları mevduatları, ekonomik faaliyetlerde kullanır ve kazanılan kar ya da zararı yine müşterilerine yansıtır. Bu işlemleri yaparken de finansman desteği, kar – zarar ortaklığı, leasing, mal karşılığı vesaik alım – satımı şeklinde verdiği hizmetlerle gerçekleştirir.
İslami Bankacılık Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?
İslami bankacılığın öncelikli olarak ülke ekonomisine katkısı mevcuttur. Çünkü faiz kullanmak istemeyen çoğu kişilerin birikimleri, evlerinde yastık altında saklanır. Bu durum ise ekonomik faaliyetten uzak kalması ve ekonomik herhangi bir katkısının olmamasına neden olur. İslami bankacılık sayesinde bu kişilerde bankalarda hesap açar ve birikimlerini o hesaplara yatırırlar. Değerlendirmek istediklerinde de ekonomiye katkıları olur ve birikimlerin katılımı sağlanır.
Ayrıca İslami bankacılık faiz kullanmadığı için çeşitli risklerde çok söz konusu değildir. Özellikle kriz dönemlerinde ortaya çıkan yüksek faiz oranlarından korunmuş olunur. Faiz ile ilgili olan yatırım araçlarını kullanmazlar. Sadece döviz ya da dövize endeksli fonları değerlendirirler. Bunu yaparken ise karşılıklı aynı para birimler olarak gerçekleştirirler. Böylelikle kur farkı gibi risklerden de bahsedilmez. Bu durum ise katılım yani faizsiz bankacılık için güvence oluşturulmasına neden olur.
Dezavantajı ise işlemlerinizde elde edeceğiniz kar ile ilgili bilginiz olmamasıdır. Yani dağıtılan karlar belli değildir ve bu durum zarar olarak da karşınıza çıkabilir. Ne olacağının belli olmaması da zarar olarak karşınıza çıkmasına sebep olur. Bunun dışında bariz dezavantajı yoktur.
İslami bankacılık yöntemlerinin ülkemizde son zamanlarda artış göstermesi ve artışında giderek devam etmesi bence oldukça önemlidir. Bunun sebebi ise faiz nedeniyle atıl duran paraların ekonomiye katılması ve insanlar için çeşitli değerlendirme seçeneklerinin sunulmasıdır. Bu yönlerden bakıldığında İslami bankacılık yani katılım bankalarının sayısının ve işlem hacminin artması, ülke ekonomisine katkısı olumlu yöndedir.