Taşımacılıkta uzun yıllardan beridir pick-up‘ların önemini anlatmamıza gerek yok! Bu araçlar Avrupa ve özellikle Amerika’da gündelik yaşam araçlarının baş tacı diyebiliriz. Ülkemizde ise pick-up’lara tam olarak alışkanlık yapıp, müteahhit aracı olmasına 20 yıl oldu diyebiliriz. Bu segmentin belli başlı vazgeçilmezleri var. Bunların başında bu alanda rakipsizliğini ilan eden Toyota Hilux‘u gösterebiliriz. Hilux’un arkasından gelen Ford Ranger ve Nissan Navara‘ya da yıldızı en çok parlayanlar diyebiliriz.
Ancak yıldızı daha da parlak yanan bir pick-up var ki o da Isuzu D-Max dir. 2002 yılından itibaren kamyon-kamyonet sınıfının lideri Isuzu, D-Max aracını yollara çıkartarak, arazilerin en hırçını aracı oldu diyebiliriz. Kullanma deneyimini yaşamış biri olarak D-Max’e tek kelimeyle “keçi” lakabı uyumlu olacaktır. Kuruluşu 1934 yılında olan Japon temsilci çıtayı biraz daha yükselterek D-Max’i Arctic AT35‘le tamamen yol dışı hazırlandığını görüyoruz. Şimdi D-Max daha havalı ve büyük…
D-Max’e Arctic takviyesi genel olarak dış yapısına yapılmış. Standart 4×4’e abartı olmayan, daha güçlü gözükmesini sağlayan kıyafet giydirilmiş. Dış yapıdaki ilk adım, çamurlukların genişletme işlemiyle başlanmış. Ön kısım da tampon, far ve difüzör grubuna grafik anlamadında fazla değişime gidilmemiş. Göze çarpanlar ise sis farlarının ve ızgaranın ufak grafik farkları. D-Max Arctic’i yan çevirdiğimizde saldırı kısmının profilde olduğunu görüyoruz. 17″ siyah jantla sunulacak olan Arctic, %60’ı araziye yönelik T/A tipi lastiklerle satışı yapılacak. Lastiklere verilen yeni boyutlandırma ile toplamda 35″ gibi büyük bir rakama ulaşılmış. Marşpiyel kısmı arazide takılmalara mahal vermemek adına araca yakın konumlandırılmış. Böylelikle yükseklik 290mm ve yaklaşma açısı 36 dereceye çıkmış. Arka kısımda yine temel öğelerde değişime gidilmeden, krom tampon ve alt kısmında koruyucu demirini görüyoruz. Çift kabinli olan Arctic AT35’in iç mekan standartlarında anahtarsız giriş, 7″ multimedya ekran, Apple CarPlay ve Andriod Auto bağlantı seçenekleri ile çıkış yapacak. Deri koltuk seçeneği de sunulacak olsa da bu donanım Güncel V-Cross serisinde zaten var. Sadece dikiş desenleri ve Artic logosu ilave edilmiş. D-Max, motorun güç kısmında fazla değişime gitmemiş. Bu sefer ki büyük değişim motor hacminde gerçekleşiyor. AT35’de bu sefer 2.5 litre yerine 1.9 litrelik motor kullanılacak. 160 hp güç üreten yeni nesil motoru 360 nm tork açığa çıkartıyor. Dikkat çeken konu ise 1.9L ile vergi avantajı da doğmuş oluyor. Arctic AT35 versiyonu standart olarak 6 ileri manuel şanzımanla geliyor. İsterseniz 5 ileri AT ile de satın alabileceksiniz. Fiyatı hakkında da bilgi verilen Arctic’in, Avrupa satış fiyatı 37.995 Euro olarak belirlenmiş. Satış fiyatını TL’ye uyarladığımızda tahmini olacak fiyatın 180 bin TL civarlarında bekliyoruz.* Yazar Yorumu
Gelelim bu aracın mantık çerçevesine! İncelediğimiz kısımlardan yola çıkarak yorum yaparsak; Yeni nesil Arctic AT35, görünüm anlamında iyi gözüküyor. Lastik boyutlarının artırılmasıyla araç yüksekliliği ve yaklaşma açılarıda otomatik olarak yukarıya çekilmiş. Arazi odaklı süspansiyon sistemleri de olması gerektiği gibi. D-Max AT35’in 3.5 ton çekme ve 1 ton taşıma kapasitesi de normal. Ancak takıldığımız konu V-Cross serilerinin donanım özelliklerinden bizlere fazla bir şey sunmamasıdır.
İlginizi Çekebilir :
Garip gelebilir ancak fiyatının tahmin ettiğimiz gibi olması durumunda Limited’in 118 bin ve V-Cross’un 142 bin TL‘lik satış fiyatlarından çok yüksek olacaktır. Baktığımız zaman Arctic’in çamurluk yapısının şişirilerek lastiklerin büyütülmesinden başka bir şey göremedik. AT35’in tam off road donanımlı yani vinç, ekstra tepe lambaları gibi Toyota Hilux Tonka‘ya yakın görünüm verseydi her şey normal olabilirdi. 1 Ekim’de satışlarına başlanacak D-Max Arctic AT35’in, belki son güne bırakılmış bir donanım seçeneğiyle çıkmasını umuyoruz.