VW, oluşum tarihi boyunca 2 adet devrim yapmış ve 3. devrimine de elektrikli ID.3 denilmişti. Golf, dünyanın da önemsediği, çok satılan ve markasının omurgası görevinde bir araçtır. Golf’ün en detaylı tarihi geçmişini sizlere sunarken, tüm aşamalarını vermiştik. Ancak, modelin 4. nesli diğer jenerasyonlardan farklıydı. Golf 4 için ayrı içerik yapmamızın sebebi, VW’nin Golf 8 için devrim niteliğinde, şaşıracağımız şekilde geliyor demesinden.
Tarih sayfalarını geri alıp 4. nesil Golf‘e döndüğümüzde, bugün olduğu gibi aslında model için asıl devrim o zaman yapılmış. Otomobillerde tanıştığımız çoğu detay ve özellik 1997 yılında bizlere gösterilmiş. Ve 2003 yılına kadar devam ettirilmiş. Gelin neden Golf 4 diyoruz ona bakalım!
1997 yılında Golf çıkartıldığında en sağlam karakteri gösterilmişti.
İlk olarak karoser yapısı Rabbit artık büyümüş, daha modern çizgilere sahipti. Farlarda uzun süreli o yuvarlak formları bırakılmış, modern bir ızgara eşliğinde, sportif bir Golf çıkarılmıştı karşımıza!
Otomotivin zıplama tahtası olan 2000’li yıllarda Golf sayesinde, C segmentin üzerindeki standartları öğrenmiştik. Peki onlar neydi? Güvenlik kısmında Golf 4 ESC olarak kısaltılan Elektronik Denge Kontrolü sistemiyle geldi. Fren yardımı gibi standartlar kısmından ziyade modelin çekiş sistemine 4Motion dört çekerden çekiş eklendi.
1999 yılında ilk defa 6 ileri şanzıman kullanıldı. TDI belirli zamandır kendini kanıtlamış, benzin motorda doğrudan enjeksiyonlu FSI üniteye geçilmişti.
Renault’un turuncu veya farklı markaların soluk yeşil renkli kokpit ışık düzeni üzerine, mavi ışık arka planlı kırmızı kadranlarla Golf’te çok güzel bir ambiyans vardı. Dijital klima, ergonomik koltuklar ve göze güzel gelen bir çok donanıma sahipti. Yine ilk olarak geniş inç navigasyon ekranı aracın orta merkezine monte edildi.
Jette (Bora) sedan modellerine de ev sahipliği yapan Golf 4, en büyük fedakarlığını platformunu Seat Leon ve Skoda Octavia ve MK1 Audi A3‘e vererek yapmıştı.
O yıllarda alışık olmadığımız yüksek beygirler, turbolarla yükselişe geçmişti.
1.9 TDI motorları güzel tüketim ve performansıyla kullanıcılarını mutlu ederken, GTI’da 150 ps’lik 1.8L motor yer almıştı. GTI’ın 25. yılını kutlamak için 1.8L turboşarlı bu sefer 180 ps ile hareket ettirildi. Bir sonraki yıl da VR6 sürümü geldi ve ibrelerin anında gittiği yer 250 km/h çizgisiydi.
Biraz daha zaman geçtikten sonra çift debriyajlı DSG şanzıman geliştirildi ve araca koyuldu. Bu da R32’den önce yapıldı. Golf 4 bu şekilde gelirken, halletmesi gereken önemli meseleler de bire birer yakasına yapışıyordu. O da piyasadaki rakipleri.
İlginizi Çekebilir :
1998 yılında Ford, 1. nesil Focus’u çıkarttı ve o arada Opel de 2. jenerasyon Astra’yı bantlardan indirmeye başladı. Her ikisi de zorlu rakiplerdi.
Ve en sonunda Golf 4’Ün 4.99 milyon adedi tüm dünyaya dağıtılmıştı. İşte anlattığımız şeyler, 90’lı yıllarda olağanüstüydü. Her şey inanılmazdı. Modeller büyümeye başladı ve beygir güçleri hiç olmadığı kadar yüksekti. VW’nin Golf 8 için söyledikleri artıların en az bu kadar olması gerekiyor ki karşımızda her modeli kafamızdan silecek bir Golf’ün geldiğini anlayalım.
