Cumhuriyetçi aday Donald Trump ve Demokrat rakibi Kamala Harris için yarış giderek kızışırken uzmanlar her iki isim için de önceliğin ekonomi olduğunu belirtti.
Bu hafta, birçok kritik ABD verisi beklentilerden iyi gelirken, bu durumun bir sonraki ABD başkanı olarak seçilen kişi için korkutucu bir görev yaratabileceği söylendi.
5 Kasım seçimlerinden birkaç gün önce, FED’in izlediği kritik enflasyon ölçütü 3,5 yılın düşük seviyesine geriledi, özel sektör istihdamı beklentileri aştı, tüketici güveni iyimserliğe doğru yükseldi ve gayri safi yurtiçi hasıla bazı beklentilerin biraz altında olsa da hızla büyüdü.
Morning Consult’a göre S&P 500, ABD Başkanı Joe Biden’ın Ocak 2021’de göreve gelmesinden bu yana yüzde 50’nin üzerinde ve bu yıl şu ana kadar yüzde 24 arttı.
Başkan Joe Biden da Salı günü konuştuğu bir etkinlikte, “Bir depresyona ve tüm o şeylere nasıl girdiğimizi hatırlıyor musunuz? Tahmin edin ne oldu? Dünyanın en güçlü ekonomisine sahibiz.” dedi.
Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve eski Başkan Donald Trump, ABD ekonomisinin gelecekteki sağlığının en iyi koruyucusu olarak kendilerini tanıtırlarken mevcut güç, iki aday için de tehlike olabilir.
Ekim ayında YouGov tarafından yapılan bir ankete göre, ABD’li yetişkin katılımcıların yüzde kırk dördü, “toplam ekonomik çöküşün” en azından biraz, hatta çok olası olduğuna inandıklarını gösterdi.
Seçmenler arasındaki ekonomik karamsarlık havası, hem Trump’ı hem de Harris’i Amerikalılar için yeni bir ekonomik gelecek vaat eden bir dizi politika önerisi sunmaya yöneltti.
Trump, tüm ülkelerden yapılan ithalatlara evrensel tarifeler, kapsamlı bir göçmen sınır dışı etme programı, derinleşen şirket vergisi kesintileri ve daha fazlasını vaat etti.
Ekonomistler ve hatta Trump’ın kendi müttefiklerinden bazıları, önerdiği evrensel tarifelerin, toplu sınır dışı etmelerin ve vergi kesintilerinin en azından geçici olarak ekonomide büyük şok dalgaları yaratabileceğini ve potansiyel piyasa çöküşlerini tetikleyebileceğini belirtti.
Bu arada Harris, şirket vergisi oranlarını artırmak, market sektöründe şirketlerin “fiyat sömürüsü”ne federal bir yasak getirmek ve konut geliştirme, çocuk bakımı ve daha fazlası için sübvansiyonlar ve vergi kredileri sağlamak istiyor.
Ancak önerdiği fiyat sömürüsü yasağı ve şirketlere uygulanan vergileri artırma planları nedeniyle ekonomistler ve kurumsal Amerika’daki liderlerden eleştiri aldı.
Michigan Üniversitesi’nde kamu politikası ve ekonomi profesörü olan Justin Wolfers, istikrarlı ekonominin bir sonraki başkanın kampanya yürüttüğü politikalara gerçekten odaklanması için bir fırsat olacağını söyledi.
Wolfers, mevcut gerçekliğin başkanlık seçimini daha da önemli hale getirdiğini belirterek şöyle konuştu:
“Eğer bir durgunluğun ortasındaysanız, ister Demokrat ister Cumhuriyetçi olun, tek bir işiniz var: Durgunluğu düzeltmek. Örneğin, Trump’ın istediği zenginler için vergi indirimleri ve Harris’in istediği de orta ve işçi sınıfına kesintiler sağlamak için zenginleri vergilendirmekse, her biri bunu yapma kapsamına sahip olabilir.” dedi.
Her iki durumda da, bir sonraki başkanın şu iki durum arasında hassas bir dengeyi sağlamak zorunda kalacağını vurguladı:
“Seçmenlerin nefret ettiği bir ekonomiyi elden geçirme sözlerini yerine getirmek, ancak gerçek ekonomik büyümenin mevcut gidişatını rayından çıkarmak.”
Moody’s Baş Ekonomisti Mark Zandi de Çarşamba günü X’te yaptığı bir paylaşımda “Ekonominin daha iyi performans gösterdiğini görmek çok zor. Elbette, birçok düşük ve orta gelirli Amerikalı olması gerektiği gibi faydalanmıyor. Bunu değiştirmek, bir sonraki Başkan ve Kongre’nin odaklanması gereken şey” ifadeleriyle benzer şekilde görüş bildirdi.
