Borsa İstanbul’da son dönemde sergilediği performans ile tüm dikkatleri üzerine çeken Mia Teknoloji (MIATK), yüzde 1200 bedelsiz için Sermaye Piyasası Kurulu’ndan 10 Kasım’da onay aldı. Aylardır beklenen onayın ardından hissede bölünme tarihi 20 Kasım olarak belirlenmişti.
Yatırımcısına aylık yüzde 245, yıllık yüzde 1468 kazandıran şirkette bölünmenin gerçekleşmesinin ardından negatif yönlü hareketlilikler dikkat çekti.
Kaynak: Paratic Piyasalar
MIATK hisseleri bedelsiz sürecine 729 TL ile girdi ve bölünme sonrası ilk işlem gününe 56 TL ile başladı. Hisse 20 Kasım saat 17:30 itibarıyla yüzde 9 oranında değer kaybetti ve 51 TL’ye kadar geriledi. Mia Teknoloji hisseleri bedelsiz onayının hemen ardından 2 işlem günü boyunca tavandan işlem görmüştü.
Gün içinde Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) üzerinden yapılan açıklamada yüzde 1200 bölünme sonrası teorik fiyatın 56,077 TL olduğu paylaşılmıştı. 17 Kasım gün sonunda elinde 1 lot MIATK hisse senedi bulundan bir yatırımcı bedelsiz sürecinin ardından 20 Kasım’da hisse sayısını 13’e çıkardı.
Sabah saatlerinde açılışın ardından düşüşlerle birlikte MIATK için işlem sırasında sürekli işleme ara verildiği, tek fiyat emir toplamanın başladığı belirtildi.
Matriks verilerine göre MIATK hisseleri 20 Kasım’da Bank of America’nın en çok sattığı 5 hisseden biri oldu.
MIATK Neden Düşüyor?
Borsa İstanbul’da işlem gören şirketler yüksek oranla bedelsiz sermaye artırımına karar verdiğinde yatırımcıların bu şirketlere olan ilgisi oldukça yükseliyor. Örneğin MIATK 7 Haziran 2023 tarihinde MIATK yüzde 1200 bedelsiz için SPK’ya başvurmuştu. Bedelsiz açıklamasından hemen önce MIATK hisselerinde bugüne kıyasla oldukça yatay bir hareket öne çıkıyordu.
Bedelsiz süreçleri hisse senetlerinde yüksek beklentilere yol açabiliyor. MIATK de ilk duyurusundan itibaren yatırımcıların odağına yerleşti ve hissede büyük bir beklenti oluştu. Bedelsiz sermaye artırımının açıklanmasının ardından gerçekleşen yüklü alımlar “beklentilerin satın alınması” olarak bölünmenin tamamlanması ise “beklentinin sona ermesi” olarak yorumlanabiliyor.
Uzmanlar, sadece bedelsiz sermaye artırımı kararı almasından dolayı bir şirketin seçilmemesi gerektiğini belirtiyor. Elbette bedelsiz kararı şirkete yönelik beklentileri etkilese de şirket seçerken faaliyetleri, projeleri, yatırımları, pazar payı ve finansal rakamları gibi önemli başlıkların da araştırılıp ona göre değerlendirme yapılması gerektiği savunuluyor.