Paratic Haber: Ekonomi, Finans RSS Interactive

Uzun Yanıtladı: Deprem Bölgesinde Yeniden İnşa Sözü Gerçekçi mi?

Depremin enkazını kaldırmak ve yaraları sarmak için acele edilirken, 1 yıl içinde yeniden inşa sözünün bilimsel karşılığını Prof. Dr. Ali Uzun açıkladı.
Uzun Yanıtladı: Deprem Bölgesinde Yeniden İnşa Sözü Gerçekçi mi?
HABER GİRİŞ
SON GÜNCELLEME

Kahramanmaraş, Hatay, Diyarbakır, Gaziantep, Adana, Adıyaman, Şanlıurfa, Kilis, Osmaniye, Malatya ve dün itibarıyla afet bölgesi kapsamına alınan Elazığ’da depremin yarattığı yıkım büyük oldu. Evsiz kalan çok sayıda depremzededen 1 yıl mühlet isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu süre zarfında yeniden inşa sözü verdi. Ancak depremlerin 1 yıla yayılacağı ve bölgede yüksek şiddetli depremlerin beklendiği uzmanlar tarafından çok kez dile getirildi.

Afet bölgesinde inşa edilecek yapılarla ilgili son açıklama, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Uzun’dan geldi.

Uzun, zemin kaynaklı sorunların beşeri faktörlerce giderilemeyeceğine dikkat çekerek, bölgede yeni yerleşmelerin mümkün olmayacağını açıkladı.

Alüvyal zeminlerde görülen depremlerde zemin sıvılaşmasıyla karşılaşılacağını ve yeniden inşa için başka alanlara yönelmek gerektiğini belirterek, “Sıvılaşmayı önlemek mümkün değildir. Uygun alanlarda yapılar yapılması gerekir” diye konuştu.

Deprem gerçeği olan Türkiye’de inşa edilecek yapıların bu gerçekliğe göre planlanması gerektiğine dikkat çekerek, uygun alanlar için yumuşak zeminlerin yerine ana kayaların tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

GCM Yatırım Banner

İzmit Depreminde de Zemin Sıvılaşması Görüldü

Profesör, sert zeminlerin depremden daha az etkileneceğini yineledi. 1999 depreminden yoğunluklu olarak ova ve çukur alanların etkilendiğini ekledi.

Uzun, “İbn-i Haldun’un da dediği gibi coğrafya kaderdir. Kuzey Anadolu fay hattı, fay oluğu içerisindeki bütün ovalar, tektonik ve çukur alanlar bundan etkilenir. Geçmişte yaşadığımız depremlerde Adapazarı, Düzce, İzmit buralarda da zemin sıvılaşması görülmüştür” dedi.

Güvenli Binada Yaşam Üçgenine Gerek Yok

Zemindeki kırılmanın büyüklüğü ile depremin yıkıcı etkisi arasında doğru orantı olduğunu belirten Profesör şöyle açıklamada bulundu:

“Kırılan kompartımanın büyüklüğü önemlidir yani bir masayı iteklerken harcayacağınız enerji ile bir kitabı sürüklerken harcayacağınız enerji aynı değildir. Dolayısıyla kırılan kompartıman küçükse depremin büyüklüğü az olacaktır. Kırılan kompartıman büyükse yani büyük bir arazi, büyük bir fay ortaya çıkmışsa o zaman daha fazla enerji harcanmış olacak. Yani depremin büyüklüğü fazla olacak.”

“Maalesef zemin şartlarına uygun binalar yapamadık” diyerek, aslolan meselenin korunaklı yapılar olduğunu savunan Uzun, “Güvenli bina yaparsanız ‘Yaşam üçgeni yapayım’ diye düşünemezsiniz” şeklinde ifadede bulundu.

Manşet Haberleri

Size daha iyi hizmet verebilmek için Yasal Mevzuat çerçevesinde, veri politikalarımızda belirtilen amaçlarla sınırlı olmak üzere çerezler (cookies) kullanıyoruz. Detaylı bilgi ve izin iptali ile ilgili olarak Gizlilik Politikamızı inceleyebilirsiniz.

Ayrıntılar
Sponsorlu | 2024/3Ç Kar/Zarar 39.98%/60.02%
Yatırımlarınızı GCM Yatırım Aracılığıyla Yönetin
Kişisel Yatırım Temsilciniz ve Piyasa Analizlerine Ücretsiz Ulaşın