Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Kara resmi X hesabı üzerinden perakende satışlar ve sanayi üretimi grafiğini paylaşarak değerlendirmelerde bulundu. Kara, “Veriler daha fazla sıkılaştırma diye bağırıyor.” İfadeleriyle Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın 25 Nisan’da duyuracağı faiz kararı öncesi fikirlerini aktardı.
kolayca yatırım yapın
Sıkılaşmanın sadece faiz artışı olarak anlaşılmaması gerektiğini savunan Kara, “Buradan nasıl çıkılır? Durum tespiti ve çözüm önerisi” başlıklı 20 Nisan’daki yazısını alıntıladı.
Ekonomi uzmanı Kara, geçmiş dönemin zararlarını azaltma adımlarının atıldığını ancak faizlerin zamanında yükseltilmemesi, para ve maliye politikalarının seçimler nedeniyle aksamalar yaşaması gibi etkenlerle ekonominin maliyetli bir şekilde ilerlediğini belirtti.
Şu anda enflasyon ve döviz talebini kontrol etmek için faizlerin yükseldiğine dikkat çekti. Kara, finansal sistemde olası sıkıntıları ve ekonomideki daralmayı önlemek için önlemler önerdi.
Öncelikle, Merkez Bankası’nın yöneticilerinin görev süresinin güvence altına alınması ve 3-4 yıllık gerçekçi enflasyon hedeflerinin belirlenmesi gerektiğini vurguladı.
Hakan Kara paylaşımında, faizlerin artırılması ve kurdaki dalgalanmaların kontrol altına alınması için adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
Önlemler Zamanında Alınmalı
Kamu harcamalarında kesintilerin ve vergi ayarlamalarının yapılması, vergi sisteminin basitleştirilmesi ve kredi piyasasındaki karmaşık düzenlemelerin azaltılması gerektiğini belirtti. Bu adımların ekonomiyi rahatlatacağını ve enflasyonun kontrol altına alınabileceğine işaret etti.
Bu önlemler alındığı takdirde, döviz kurunun önce bir miktar artacağını ancak daha sonra makul bir dengeye ulaşacağını savundu. Faizlerin aşırı yükselmesine gerek kalmadan, gereksiz karmaşık işlerden ve Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarından çıkılarak kredi piyasasında rahatlamanın sağlanabileceğini kaydetti.
Böylece Merkez Bankası rezervleri birikirken, enflasyon beklentileri ve döviz talebi kontrol altına alınacağını ve kur ile altın piyasasını bastırmak için müdahalelere gerek kalmayacağını söyledi.
Kara açıklamasında, bu önlemlerle risk primindeki düşüşle birlikte uzun vadeli sermaye girişlerinin artacağını ve büyümedeki durgunluğun boyutunun sınırlanacağını dile getirdi.
Kara, bu önlemlerin zamanında alınmaması durumunda ekonominin daha fazla zarar göreceğini ve çıkışın zorlaşacağı konusunda uyarıda bulundu. Ancak doğru adımların atılmasıyla maliyetlerin azaltılabileceğini ve ekonominin toparlanabileceğini vurguladı.