JPMorgan CEEMEA borçlanma piyasaları birimi başkanı Stefan Weiler’dan Türkiye hakkında bir değerlendirme geldi. Yetkili isim, Türkiye’nin yıl sonuna kadar yurt dışında en az bir tane daha tahvil ihraç edebileceğini belirtti.
Reuters’a yaptığı açıklamada Türk şirketlerinin borç satışlarının ise gelişmekte olan piyasalardaki yüksek getirili ihraçları artıracağını söyledi. Türkiye’nin yıllık programı kapsamında yıl sonuna kadar yurt dışından 2,5 milyar dolar daha borçlanabileceği konusunda uyardı.
Diğer yandan yüksek enflasyon ve zayıf Türk lirası nedeniyle hükümetin ortodoks politikalara kaymasına yönelik çabalarının yatırımcıların yeniden dönmesine zemin hazırladığını ifade etti.
Türkiye’nin mevcut durumda dış finansman programında yer alan tutarın yüzde 75’ini kullandığını söyleyen Weiler, planladığı tutarı tamamlamak için bir ihraç daha yapabileceğine dikkat çekti.
Hatta Ankara hükümetinin, piyasa koşullarının el vermesi durumunda daha önce yaptığı gibi gelecek yılın ihraçlarını öne çekmeyi değerlendirebileceğini söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Mehmet Şimşek’in, Merkez Bankası başkanlığına Hafize Gaye Erkan’ın getirildiğine dikkat çekilen açıklamada, bir dizi piyasa dostu adım atıldığı belirtildi.
Türkiye’nin kredi hikayesinin tersine döndüğüne dair genel bir algı olduğunu ifade eden Weiler, diğer yandan gelecek yıl yapılacak yerel seçimlerin getireceği risklere atıfta bulundu.
S&P Global Ratings Değerlendirmesi Bekleniyor
Cuma günü kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global Ratings, Türkiye için değerlendirmesini paylaşacak.
Kurum 31 Mart’ta yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin kredi notunu “B” olarak teyit etmiş, görünümünü “durağan”dan “negatif”e düşürmüştü.
8 Eylül’de değerlendirmesini paylaşan Fitch ise Türkiye’nin kredi notunu “B” olarak teyit ederken, not görünümünü “negatif”ten “durağan”a çıkardı. S&P’nin de 29 Eylül’de benzer bir karar adım atmasını bekliyoruz.
Güven ortamındaki artışın kurumsal tahvil satışlarını canlandırdığını söyleyen Weiler, “Yakın zamanda EM kurumsal ihraçlarına ilişkin tahminimizi 20 milyar dolar artırarak 275 milyar dolara çıkardık ve artışın büyük bir bileşeni, Türkiye’den gördüğümüz ve beklediğimiz hareketliliktir.” dedi.
