Geçen haftadan bu yana ABD ve İsviçre’de yaşanan bankacılık krizi, global piyasalar üzerinde endişenin artmasına neden oldu. Avrupa Merkez Bankası’ndan bir yetkili, First Republic Bank’a 30 milyar dolarlık bir destek oluşturulması ve FED’in bilançosunu artırmasının ardından, Euro Bölgesi bankaları için bir bulaşma beklemediklerini söyledi.
Dün büyük ABD bankaları, diğer iki orta ölçekli bankanın iflas etmesiyle tetiklenen piyasa oynaklığına kapılan San Francisco merkezli kredi kuruluşunu kurtarmak için harekete geçti.
Kurtarma paketi, İsviçre merkezli Credit Suisse’in likiditesini desteklemek için 54 milyar dolara kadar acil bir merkez bankası kredisi kullanmasının ardından geldi. İsviçre’nin en büyük ikinci bankasının hisseleri, harekete rağmen Cuma günü yeniden düştü .
ECB’den bir yetkili, piyasadaki kargaşanın Euro Bölgesi bankalarına bulaşmadığını gördüklerini ve denetçilere Credit Suisse riskinin önemsiz olduğunun söylendiğini sözlerine ekledi.
RBC Wealth Management Yatırım stratejisi başkanı Frédérique Carrier, “Piyasalar, İsviçre merkez bankasının devreye girmesiyle rahatlasa da, yatırımcıların ECB’nin agresif para politikası sıkılaştırmasının nihai ekonomik etkisinden endişe duyması muhtemel olduğundan, hava çok kırılgan olmaya devam edecek” açıklamasında bulundu.
Tüm gelişmeler ışığında, Avrupa Merkez Bankası dün 50 baz puanlık faiz artırım kararı aldı. İki anlaşma ve politika yapıcıların eylemleri, bankacılık hisseleri için sıcak bir haftanın ardından küresel piyasalarda bir miktar sakinliğin yeniden sağlanmasına yardımcı olurken, analistler ve yatırımcılar, tam gelişmiş bir bankacılık krizi potansiyelinin hâlâ sona ermekten uzak olduğundan endişe duyuyorlar.