İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak, sektör olarak gelecek pazarlar dışında diğer pazarlara da yöneldiklerini açıkladı. Ayrıca Amerika, Kuzey Avrupa, Uzak Doğu’ya etkinliklerini artırmak istediklerinden bahsetti. Deri sektöründe yaşanan gelişmeleri ve 2019 hedeflerini açıklayan Şenocak, 2018 yılında ihracatın 1,7 milyar dolara ulaştığını söyledi.
İhracat pazarları açısından da 2018 yılının olumlu geçtiğini söyleyen Şenocak, sektör olarak geçen sene Afrika’ya tüm zamanların en yüksek, Asya’ya ise sektör tarihinin en katma değerli ihracatını gerçekleştirdiklerini ifade etti. Şenocak, deri ve deri mamulleri ihracatının yüzde 51’ini ticaret anlaşması olan ülkeler ile gerçekleştirdiklerini da belirtti. Bu nedenle Serbest Ticaret Anlaşmaları’nın (STA) kendileri için büyük önem taşıdığını söyledi.
Şenocak, Türkiye’nin, dünyanın en büyük 6. deri ve deri mamul ithalatçısı Japonya’ya katma değeri yüksek deri ve deri mamulleri ihracatı gerçekleştirebilecek potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Japonya deri ve deri mamulleri sektöründe yüzde 30 oranlarına varan vergi uygulandığını belirten Şenocak, STA’nın bir an önce imzalanması gerektiğine dikkat çekti.
Deri ve deri mamulleri sektörünün STA’ya dahil edilmesinin, ihracat hedeflerine ulaşılabilmesi açısından oldukça önemli olduğunu söyledi.
Uzak Doğu’da önemli gelişmeler olduğunu belirten Şenocak, “En katma değerli ürünlerimizi oralara satıyoruz. Konfeksiyon birim başına en pahalı ürünü Uzak Doğu’ya satıyoruz,” dedi. Türkiye’nin deri mamullerinde dünyada bir marka olduğunu vurgulayan Şenocak, Türk deri ceketine kimsenin düşük kalite olarak bakamayacağını dile getirdi.
Buna karşın Şenocak, “Markalaşmada sıkıntılarımız var. Avrupa’da birçok marka bizden alınan bir ürünü 10 katına kadar satabiliyor. AB’nin hem ayakkabıda hem de deri saraciyede yaptıkları ithalatlar içerisinde en yüksek kalite Türkiye’de bulunuyor,” dedi. Sektörün ihracat pazarları arasında Rusya’nın ilk sırada bulunduğuna da dikkat çekti.
Rusya’nın önemli ve çok ticaret açığı verilen bir pazar olduğunu belirten Şenocak, deri ve deri mamulleri olarak 1 milyar dolara yakın mal satma şansları olduğunu vurguladı. Büyümenin en önemli ayağının ihracat olduğundan bahseden Şenocak, 170 milyar dolarlık hedef olduğuna dikkat çekti. Bu hedef ulaşabilmek için tamamen dışarıya dönülmesi gerektiğini ifade etti.
Sektör olarak kendilerini Amerika’da da geliştirmeleri gerektiğini belirten Şenocak, Afrika ve Uzak Doğu’nun da önemli olduğunu söyledi. Şenocak, “Bu kapsamda Kore, Japonya, Çin, Amerika ve Güney Amerika bizim için önemli pazarlar. Neyi nereye satabiliriz diye düşünüyoruz. Pazar araştırmaları yapıyoruz. Pazara göre ürüne odaklanıyoruz. Tanıtım hikayeleri de bu çerçevede olmalıdır. Hedef olarak ulaşmadığımız ülkelere gitmemiz, pastayı büyütmemiz lazım,” ifadelerini kullandı.
Sektörün üretimdeki dezavantajlarının iyi incelenip, ortadan kaldırılması gerektiğine de işaret etti.
Üretenin teşvik edilmesinin ve katma değerli ürün üretilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Şenocak, hem dünyadan hem de bürokrasiden kaynaklanan sorunlar bulunduğuna dikkat çekti. Belli sektörlerde yatırım değil, üretim teşviki verilmesi gerektiğini ifade etti. Şenocak, bu kapsamda iyi bir değerlendirme yapılması ve kapasite kullanım oranlarına bakılması önerisinde bulundu.
Sektör içinde tutmadıkları 40’a yakın vergi veya harç ödediklerini söyleyen Şenocak, üretimi frenleyen konulardan birisinin bu olduğunu belirtti. Üretime doğrudan katkısı olmayan ödemeler yaptıklarını ve bunun üreticinin üzerindeki yükü artırdığını belirten Şenocak, ihracatta rekabet gücünü olumsuz etkilediğinden de bahsetti.
ABD’ye ihracatın 26 milyon dolar deri konfeksiyon, 19 milyon dolar bitmiş deri ve ayakkabıda 9 milyon dolar ihracat olduğunu açıkladı.
Şenocak, toplamda ABD’ye yüzde 7,2’lik artışla 48 milyon dolar toplam ihracat gerçekleştirdiklerini belirtti. ABD’ye Türkiye Ticaret Merkezi kurduklarından da bahsetti. Rusya’ya ise 255 milyon dolar ihracat yapıldığını ve uçak krizi öncesindeki rakamların aşıldığını ifade etti. O zamanlar ihracatın 220 milyon dolar düzeyinde olduğunu ve tarihi rekorun 550 milyon dolar civarında olduğunu açıkladı.
2019 yılında alt sektörlere yönelik 3 tane Ur-Ge olduğunu söyleyen Şenocak, kapsül koleksiyonları için gidilecek ülkelere yönelik projeler gerçekleştirdiklerinden bahsetti. Japonya’nın bize karşı algısının pozitif olduğunu belirten Şenocak, “Türkiye’deki mantalite Japonya’ya çok uygun değil. Onlar önce sizi tanımak için küçük siparişler veriyor. Onların mantalitesini bizim üreticilerimize aktarmamız gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Vergi dezavantajının kalkması gerektiğini belirten Şenocak, Kore’de ciddi bir ihracat artışı olduğunu ifade etti.
Ürünlerin Kore’den Japonya ve Amerika’ya gittiğini söyleyen Şenocak, Kore üzerinden Japonya’ya daha fazla mal satılabileceğine dikkat çekti. 888 milyon dolarlık ayakkabı ihracatı gerçekleştirildiğini, ayakkabı ve saraciyede tarihi rekorlar kırıldığını da açıkladı. Sektörde 100’e yakın firmada uygunluk projeleri yürüttüklerini söyleyen İDMİB başkanı, onların ihracata yönelmesi için çalıştıklarını belirtti.
Ayakkabı ihracatında 1 milyar dolar seviyesini hedeflediklerinin bilgisini veren Şenocak, terlik ihracatının Orta Doğu ve Afrika’ya fazla olduğundan bahsetti. Sektörü bu yıl 2 milyar dolar ihracat hedeflerine götürdüklerini söyledi. Şenocak, “Saraciye, deri giyim, ayakkabı ve yarı mamul gibi alt sektörler var. Biz yarı mamulde hızlı büyüyoruz, deri konfeksiyonda yerimizi sayıyoruz, ayakkabıda ilerlemeye devam ediyoruz,” ded.
